• kure seklindedir, dunyaya ait olaninin merkezinde dogal olarak dunya vardir ve yaricapi yaklasik 46.5 milyar isik yilidir. evrenin yasi 13.7 milyar yilken nasil oluyor da bunun yaricapi 46.5 milyar isik yili oluyor derseniz, en uzak gozlemlenebilir noktadan gelen isik yol alirken, daha once aldigi yol ayni zamanda evren genisledigi icin genislemis ve su an 46.5 milyar isik yili uzunlugunda olmustur. butun evren, bu gozlemlenebilir evrenden daha kucuk olsaydi, cok uzaklarda, bulundugumuz noktanin milyarlarca yil onceki halini gormemiz mumkun olabilirdi. fakat butun evrenin, bu gozlemlenebilir evrenin en az 10^23 kati oldugu seklinde teoriler var. bu da, gorup gorebilecegimiz, bizi herhangi bir sekilde etkileyebilecek evrenin, butun evrenle karsilastirildiginda en cok dunyayla karsilastirilan proton buyuklugunde oldugu anlamina geliyor.
    http://en.wikipedia.org/…eldwithscalecomparison.jpg
    resimde, ayin sol alt kosesinde kirmizi ile gosterilen bolgedeki yuzlerce galaksi, hubble tarafindan cekilmis resimde gorulebiliyor. boyle bir evrende, degil bir ulkenin, dunyanin ve gunes sisteminin, butun galaksinin hakimi olsaniz bile pek bir onemi yok.
    bir ingiliz genetikcisi ve evrim biyolojicisi j.b.s. haldane'in soyledigi gibi, evren sadece zannettigimizden garip degil, zannedebilecegimizden de garip. "now my own suspicion is that the universe is not only queerer than we suppose, but queerer than we can suppose."

    edit: evrenin yasi 13.7 milyar isik yili olmaz, 13.7 milyar yil olur. yaricap da 46.5 milyar yil olmaz, 46.5 milyar isik yili olur.
  • ben bunun tam olarak neye tekabül ettiğini anladığımda sanırım ağlamıştım. o günlerden beri, bana neye inanıyorsun diye sorduklarında hep "galaksilere inanıyorum" demek istemişimdir. açıklaması o kadar da kolay olmadığından hiç söyleyemedim. bu görsele her baktığımda aynı hissi yaşıyorum. ben, galaksilere inanıyorum.

    https://upload.wikimedia.org/…n_in_the_universe.jpg
  • *

    pablo carlos budassi adlı sanatçı tarafından illüstrasyonu yapılmış. nasa da bunu ta 2022'de paylaşmış.ben yeni gördüm. bugün twitter'da biri yazmıştı, ben de ondan kopyaladım. notuna da şey yazmış: ruh eşimle ilk fotoğrafımız!

    ben ruh eşine pek inanmıyorum, ama yol arkadaşlığına inanıyorum. benim de yol arkadaşımla ilk fotoğrafım oluyor bu hesapla :)
  • mesafelerden, büyüklükten vs. bahsedilirken genelde 'evren' denildiğinde kastedilen alandır.. mesela evrenin çapı 93 milyar ışık yılıdır denildiğinde anlamamız gereken görünür ya da gözlenebilir ya da gözlemlenebilir evrendir.. ama evrenin yaşı 13,7 milyar yıldır denildiğinde bu kez bütün evrenden bahsediliyor demektir.. çünkü görünür evrenin yaşını evrenin bütününden ayırmak sözkonusu değildir.. bu durumda evren görünür evrenden trilyonlarca kat daha büyük olabilir.. bu durumda görünür evren evrenin merkezine de yakın olabilir sınırlarına yakın bir yerde de olabilir.. buraya kadar benim açımdan her şey normal.. ama evrenin genişlemesi, galaksi kümelerinin birbirinden uzaklaşması konusuna dalınca kafam karışıyor çünkü olan biteni internette türkçe olarak okuyup anlayacağım kaynak bulmakta zorlanıyorum.. çünkü evrenin genişlemesi konusu ile bizim evrenin neresinde olduğumuz konusu iç içe giriyor.. sonuçta genişlemenin, birbirinden uzaklaşmanın bir merkezden dışarıya doğru olduğundan hareket edersek, eğer görünür evrenimiz bütün evrenin küçük bir parçasıysa ve sınırına yakın bir yerdeyse gözlemlediğimiz bütün galaksi kümelerinin uzaklardaki bir merkeze göre nispeten aynı yönde ilerliyor olması gerekir.. gözlemlenen durum bu mu? ama görünür evren bütün evrenin merkezine yakın bir yerdeyse, hatta merkezi de içine alıyorsa o zaman merkezin diğer tarafında kalan galaks kümelerinin bizim galaksi kümemize göre ters yönde merkezden uzaklaşıyor olması gerekir.. yoksa durum bu mu? galaksi kümelerinin birbirinden uzaklaşmaları, hatta ışık hızından bile daha hızlı uzaklaşmaları tamam da birbirlerinden hangi yönde uzaklaştıklarını anlatan bir yazı bulamadım.. yani aynı yöne doğru giderken genişlemeden dolayı birbirlerinden uzaklaşmaları farklı bir durum, birbirlerinden ters yönde uzaklaşmaları farklı bir durum.. öyle değil mi? bu soruların cevabı da bize kabataslak da olsa evrenin neresinde olduğumuz sorusuna daha doğru cevaplar vermemizi sağlayacaktır..

    not: bu yazıda galaksilerin değil galaksi kümelerinin birbirlerinden uzaklaştığını özellikle yazdım.. çünkü bildiğim kadarıyla bir galaksi kümesinin içinde yer alan galaksiler birbirlerinden uzaklaşmıyorlar, galaksi kümeleri uzaklaşıyorlar.. hatta bizim galaksi kümemizdeki andromede ile bizim galaksimiz birbirlerine yaklaşıyorlar, hatta birkaç milyar yıl sonra çarpışacaklar.. ama bu galaksiler uzaklaşmıyor, galaksi kümeleri uzaklaşıyor bilgisi de yanlış olabilir, çünkü her yerde galaksiler birbirinden uzaklaşıyor deniliyor.. o zaman andromeda ile samanyolu nasıl oluyor da birbirine yaklaşıyor sorusuna da ben kendimce aynı çizgi üzerinde bir merkezden uzaklaşan iki galaksinin birinin diğerinden daha hızlı hareket etmesi durumu olabilir şeklinde cevap veriyorum..
  • astronomlar tarafından, daha önce düşünülenden 10 kat daha fazla galaksiye ev sahipliği yaptığı hesaplanmıştır. sonuç: 2 trilyon galaksi.

    https://www.sciencedaily.com/…6/10/161013111709.htm
  • gözlenebilen evren parçası. görünen evren sınırında evrenin genişleme hızı ışık hızı olduğu için sınır ve ötesi görünmez.
  • dünyadan veya şu an itibariyle sahip olduğumuz uzay merkezli teleskoplar tarafından gözlemlenme imkanı olan hayali bir küresel uzayzaman bölgesi.

    yakın bir tarihte hubble space telescope'u tarafından yapılan gözlemlere dayanarak nasa daha önce tahmin edilenden daha fazla galaksinin olabileceğini ve tahmini olarak gözlemlenebilir evrende yaklaşık 2,000,000,000,000 galaksi olabileceğini ifade belirtmiştir. galaksilerde bulunan yıldız sayısı en küçük cüce galaksilerden en büyük dev galaksilere kadar yaklaşık olarak 100,000,000 ila 100,000,000,000,000 arasında değişmektedir. bu da gözlemlenebilir evrende yaklaşık olarak tahmini 200,000,000,000,000,000,000 ila 20,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000 arası yıldız olabilme ihtimaline işaret etmekle birlikte yaygın tahminlere göre yaklaşık 1,000,000,000,000,000,000,000,000 yıldız olduğu düşünülmektedir. tabii ki bu hesaplamaları yapılırken evrenin sürekli genişlediğini, bir yanda yaşlı yıldızların ömürlerini tamamlayarak öldüklerini bir yanda da yeni doğmakta olan yıldızlar olduğunu unutmamak lazım.

    1 ocak 2020 itibariyle güneş sistemi dışında keşfedilerek onaylanmış 3,154 gezegen sistemi içinde 4,268 gezegen bulunmaktadır. 698 sistemde birden fazla gezegen bulunmaktadır. bunlardan en az 100 tanesinin dünya ile aynı boyutta olduğu tahmin edilmektedir. bunlardan 9'ununsa aynı zamanda sistemlerindeki yıldıza olan uzaklıklarının dünyanın güneşe olan uzaklığı ile aynı mesafe olduğu keşfedilmiştir.

    günümüzde bilinen en uzak galaksi ise gn-z11'dir.
  • evrenin genişleme hızı nedeniyle, ışık bile olsak 90%sine asla ulaşamayacağımız "boşluk"
  • evrenin görebildiğimiz ve giderek (görece) küçülen kısmıdır.

    evrenin genişlemesinden ötürü birbiri arasındaki çekim güçlü olmayan galaksiler birbirlerinden uzaklaşırlar. evrenin genişleme hızı artan bir hız olduğu için, şuan görebildiğimiz ve bizden uzaklaşan galaksiler, günün birinde bizden ışık hızında uzaklaşacaklardır. bu durumda yaydıkları ışık gezegenimize ulaşmayacak, günümüz yöntemleriyle gözlem yapmayı deneyecek gözlemci tarafından görülemeyeceklerdir. bugün gökyüzünde yıldızlarla dolu, cıvıl cıvıl olan yerlere bundan yıllar* sonra bakıldığında görülebilecek tek şey karanlık bir boşluk olacaktır.

    dolayısıyla 30 sene öncesinin görünür evreni, günümüzün görünür evreninden daha büyüktür. 30 sene öncesine oranla daha çok şey görmemizin sebebi de, baktığımız şeylerin giderek daha görünür olması değil, bizim daha iyi bakmayı öğrenmemizdir.
hesabın var mı? giriş yap