• tarımsal üretim ve gıda tedariki açısından önemli, halkımızı çok yakından ilgilendiren ve son derece olumsuz bir gelişme.
    2021 ciddi anlamda gıda krizi yaşanılacak bir yıl olacak. corona virüs kaynaklı arz/talep sıkıntıları ve küresel iklim değişikliğine bağlı kuraklık nedeniyle yaşanan rekolte düşüşleri, küresel gıda fiyatlarının son 3 senedir kesintisiz artmasına neden oluyor. türkiye ise 2018-2019 ekonomik krizinin bir buhrana dönüşmesi ve kötü ekonomi ve tarım idaresi nedeniyle gıda fiyatlarında çok daha büyük bir şahlanma yaşıyor. bazı ürünler iki sene içinde %100-150 civarı zamlandı. yıllık ortalama gıda enflasyonu, tüik manipülasyonları'nın iddia ettiğinin aksine %50 civarında gerçekleşmekte (tüik'e göre %20).

    gübre tarımsal üretimin en asli unsuru. onsuz tarımsal üretim ya da üretimde artış söz konusu değil.
    gübre fiyatlarındaki ciddi oranlardaki artış ise gıda krizini derinleştirip, gıda enflasyonunu daha da azdıracak gibi duruyor. zaten kuraklık nedeni ile bir rekolte düşüşü yaşanması beklenirken, fahiş fiyatlar nedeniyle, çiftiçinin kullanacağı gübre miktarında azalma olması kaçınılmaz. herkesin bu yıl yaradan yardımcısı olsun!!

    gübre tarımdaki en önemli girdilerden biri (mazot, zirai ilaç, elektrik, enerjisi su, tohum... gibi) belki de en önemlisi. gübrenin çok büyük bir bölümü yurt dışından ithal ediliyor. bu nedenle döviz fiyatlarındaki değişimden çok fazla etkileniyor. eğer türkiye kendi kaynakları ile üretilebilen yerli gübre miktarını artıramaz ise mevcut nesillerimizi ve gelecek nesillerimizi ciddi bir gıda güvencesi problemi beklemekte. kimyasal gübrenin üretimi için en önemli girdi petrol ve türevleri. dünyada petrol fiyatları son yıllarda bu kadar düşük seyrederken, gübre fiyatlarındaki bu artış, %50 döviz kurundaki yükseliş %50 de akpli ithalatçıların vatandaşa sokuşturması anlamına geliyor. tarım bakanlığı istese bu fiyat zamlarını 2-3 senelik planlı politikalarla çiftçisine çok az yansıtabilirdi. ama ortağı ithalatçı yerine kölesi çiftçiye mi yardım etsin?

    tarım bakanlığı ise, tarım kredi kooperatifleri kanalıyla çiftiçiye görece ucuz gübre temin etmemekte direnmekte. gübre ithalatçısı firmalara fiyatları arttırmayın ricasında bulunmakla yetiniyor pakdemirli'nin enteresan tarım bakanlığı. ithal gübre miktarını azaltacak, yerli üretimin önünü açacak hiçbir projesi yok bakanlığın. zaten kendisi dememiş miydi pakdemirli'nin:
    "paramız var ki ithal ediyoruz rahat olun"
    ama artık paramız yok sn. pakdemirli!!! o 125 milyar dolar reis/damat döviz indirme operasyonları ile buhar oldu.
    bir ülke tarımı/hayvancılığı ancak bu kadar kötü yönetilebilir.
    üretemeyen toplumlar başka ülkelerin kölesi/müşterisi olmaya mahkumdur. müşterilik te para tükenene kadar. ondan sonrası ölene kadar kölelik.
    bundan daha büyük beka meselesi var mı? bırakın şu, kısır siyasi tartışmaları, sanal beka vehimlerini, din, iman, bayrak, ezan, kitap siyasetini. millet açlığa mahkum edilirken ve her gün daha da kötüye giderken, muhalefetin tek konuşacağı şeyler, ekonomik sorunlar ve gıda/tarım krizidir. yoksa evren liderinin gündem prizmasına hapsolursunuz. çıkış bulamazsınız. bunların oyu neden hala çok düşmüyor diye hayıflanırsınız!!!

    (bkz: türkiye'nin gıda güvencesini kaybetmesi)
    (bkz: 2021 gıda krizi)

    gübrede şahlanma
    gübrede şok zamlar
  • bir baharat firmasına etiket tasarımı yapıyorum. kuru maydanozu, soğanı, sarımsağı hatta naneyi bile yurtdışından getiriyoruz. nane lan nane camın dibindeki saksıya eksen yetişiyor. menşei türkiye olan ürünlerin menşei de aslında türkiye değil. burada paketlenmeden önce işlem gördüğü için türkiye yazılmış.

    köye gidiyorum herkes hayatından bezmiş iş yapıp yapmama arasında gidiyor. tamam köylüde de suç var bunu hep söylüyorum hep savunuyorum ama durum gerçekten vahim. bu hızla giderse bizim köyde 5 sene sonra 35 yaş altı insan kalmayacak. hepsi yakınlardaki sanayi bölgelerine akın ediyor.

    bu tarz söylemleri gerçekten sevmem ama cidden bunlar iyi günlerimiz.
  • bu ülke geçen sene topraklarında 40 farklı unsur olan, iç savaş yaşayan, bölgelere ayrılmış suriye'den patates ithal etti arkadaşlar.
    bilinçli bir şekilde köyler boşalttırılıp ucuz iş gücü dolu şehirler yaratılmak isteniyor. ne olacak sonu? sen dünyaya ucuz iş gücü olacak aynı zamanda beslenebilmek için de dışarıya bağımlı olacaksın.
    cargill, şeker fabrikalarının satılması, hıfzısıhha'nın kapanması, limanların satılması, eğitimin özelleştirilip paralı hale getirilmesi, gdo'lu içeriğin korunması, gdo'lu kısır tohumun şart koşulması.... yani sıkılmasam şuraya 20 paragraf daha girdi eklerim.
    yani şu beşli çeteye verilen paralarla , ülkenin kasasından hiç edilen 130 milyar dolarla çok mu zordu şu ülkede amerika tipi kendi içinde kavrulan, sosyal ve huzurlu kasabalar yaratmak.
    bazıları sıkış tıkış kalabalıkları, ofis hayatınıi trafik keşmekeşini, kendine olan zamanı başkalarına harcamayı sevebilir ama benim gibi bazıları da mümkün olduğu kadar az popülasyonlu, gürültüden, hengameden uzakta basit bir hayat yaşamak istiyor olamaz mı ?
    devlet olarak bu senin işine gelmez mi?
    hem üretimini arttıracağım, hem ulaşım, sağlık, eğitim, kamu düzeni gibi seni yoran maddelerde sana pozitif geri dönüş yapacağım.

    yani şöyle bir az kasalım düşünce yapımızı...
    dediler ki küresel olarak pandemi şartlarını ağırlaştırdık bütün ülkeler kendi içine kapanacak ve hayatta kalmaya çalışacak.
    turizm seni kurtarır mı?
    üçüncü köprü?
    toki?
    borsa?
    bütün gençler hizmet sektöründe çalışmak zorunda bırakıldığı için o insanlara zamanı geldiğinde çiftçiliği mi öğreteceksin?
    hadi iki yılda çatpat öğrettin diyelim, sen kendine yetecek gübre üretme şansına sahip değilsin. israil'in kısır tohumlarına gebe olmadan nasıl tohum ıslah edeceksin?
    tarım sadece ekmek için şart değilki, besicilik yapmak için yonca ekeceksin, saman toplayacaksın, küspe elde edeceksin.
  • korkunç bir şey bu !
    100 dekara yakın bir arazide modern tarım yapmaya çalışıyorum.

    geçen yıl kişisel olarak en büyük giderim elektrik faturası ve gübre oldu ki normaldede çiftçinin en büyük gideri icar dışında gübre bazı kültür tohumları ve elektrik faturasıdır.

    tarım kredi kooperatifleri hiçbir zamam piyasadan ucuza gübre satmadı ! 50 kg gübretaş üre tarım kredi de 120 lirayken dr tarsa üreyi 110 liraya başka bir bayiden alabiliyordum.
    bakın bayi diyorum kendi karını koyan tüccar !
    tarım kredinin vatandaşa faydası ağza dahi alınamaz !

    hiçbir üretim maliyeti %90 artmadı kur 6 aydır neredeyse aynı %90 zam oranı bu koşullarda vatan hainliğidir başka hiçbir şey değil...
  • 50 yıldır aynı hikaye. varsa böyle bir durum gider örgütlenirsin, taleplerini devlete iletirsin. ziraat odaları bunun için var. seçimlerde de buna göre tercih yaparsın, senin istediğin taleplerini dillendiren partileri desteklersin. ama bakıyoruz ülkedeki kırsal kesimin seçimleri uzun süredir aynı. demek ki, böyle şikayet edilecek bir durum yok.
  • oğuzhan şahinkaya bunu beğendi dedirten hadise.
    (bkz: gübretaş)
  • türkiye gibi bir tarım ülkesinin zamanında iran'dan soğan aldığını biliyoruz. soğan, soğan. bolluktan sobaya at yak kadar çok olan soğandan bahsediyoruz.

    hala almaya devam edecek gibi görünüyor.
  • bunlar daha iyi günler, ve diğer bir sorun ise malum kitle halinden memnun.
  • zamanında bu arkadaşlar daha iyi bir hayat sürsün diye kendilerini ateşe atan devrimcileri faşizmin pençelerine teslim etmekte bir an tereddüt etmeyen bu kesime oh olsun demek isterdim ama, insanız işte. dememeliyiz. halka rağmen, halk için.
hesabın var mı? giriş yap