ingiliz otomobilleri

• (bkz: tvr)
  (bkz: westfield)
• ingilizlerin pek bir bayıldıkları, asilzadelik geleneklerine uygun olarak dandik bir arabanın içine yerleştirilmiş hakiki tahta gösterge kaplamalarının o otomobilin ingiliz ölçülerince cool sayıldığı otomobiller güruhuna verilen isimdir.
  
  yine de ingilizlerin seri üretim şeyleri pek sevmemeleri ve girişimci ruhlarını kaybetmemeleri tvr, ariel, lotus gibi az ama öz üretilen spor arabaları rolls-royce ve bentley gibi (gerçi satıldılar ama) prestij modelleriyle dünya piyasasında hatırlanır imajlarını korumalarına yardım etmiştir
  
  bu arada tüm dünyada formula 1 ekiplerinin ana üssü ingilteredir. demek ki bu işin "ruhu" hala adada yaşıyor olabilir.
• genelde direksiyonlari sagda olan otomobiller.
• vakti zamanında bbc'de yayınlanan bir programda görmüştüm, '60'lı yılların tasarımına sahip önde 2 arkada 1 tekeri olan coupe bir araçtı. bir daha başka yerde görmediğime göre kesin o da bir ingiliz otomobiliydi.
• "if there's no oil under a british car, there's no oil in it."
  (eğer bir ingiliz otomobilinin altında yağ yoksa, motorunda da yoktur)
• bir dönem ingiltere'den çıkan otomobiller hala otomotiv tarihinin en zarif ve güzel modelleridir.
  
  (bkz: jaguar e-type)
  (bkz: ac cobra)
  (bkz: morgan)
• (bkz: british racing green)
• 2000 yılı öncesini zaten saymıyorum ama son 20 yılda üretilmiş modeller için konuşmak gerekirse ..
  
  “bentley“ - clarksonlardan jeremy nin deyimi ile “a volkswagen with some wood on dashboard” ama gene de ben bentley markasını severim gerçekten çok klas otomobiller.
  “rolls royce“ - markanın sahibi olan bmw son yıllarda gerçekten kötü otomobiller üretiyor. ama özellikle son 20 yılın rolls royce modelleri tarihinde hiç olmadığı kadar kaliteli ve istisnasız bir şekilde güneş sistemi içerisindeki en prestijli otomobil markası. bazı konularda “bugatti” markasından bile daha saygın bir konumdalar.
  “jaguar“ - ford motor company yönetiminde gerçekten başarılı modellere imza attılar. ama hintliler yönetime geçtiğinden beri(belki f type modeli hariç) stil sahibi ama teknik açıdan işe yaramaz modeller markası haline geldi.
  “land rover“ - inanılmaz tipik bir ingiliz sahtekârlığı olarak şanlı bir tarih hikayesi ile pazarlanmaya çalışılan çöpün çöpü suv benzeri modeller topluluğu. tüm otomotiv sektörünün en büyük balonudur herhalde bu marka. neredeyse premiumlardan bile daha yüksek fiyat etiketleri ile satılmaya çalışılan kalitesiz ötesi modeller topluluğu. ulusal satış müdürlerinin kendilerinin bile of the record bizim showroomlardan ürün alan adamın ufkunu sikeyim dediği marka.
  “mini“ - premium fiyata sorunluluk abidesi modeller topluluğu. en basitinden fiyat listesindeki en basic fiat 500 modeli en pahalı mini cooper seçeneğinden 50 kere daha kaliteli bir otomobildir gözümde.
  “lotus“ - rahmetli colin chapman’ın basitlik felsefesinin ve otomotiv tarihinin en başarılı mühendislik ürünlerinden birisi olan elise efsanesinin ekmeğini yemeye devam ediyorlar. kalitesi fiyatının karşılığı ama yönetim olarak doğru yoldalar en azından ..
  “mclaren“ - kendi alanında dünyanın en iyilerinden(özellikle 600lt ve 765lt ailesi muazzam) ama çok acil bir şekilde mali yapısını düzeltemezse işleri zor. keşke “toyota motor corporation” satın alsa bunları önümüzdeki 100 yılını sağlama almış olurlar.
  
  evet ..