• 6 senedir istanbul'dayım, en fazla 5 defa akbil istemişimdir, o da mecburiyet sonucu, ama ancak 1 defa alabilmişimdir. bu insanların derdi ne ya sanki canını istiyoruz, bi tripler bi suratlar, bakış kaçırmalar.

    edit: sizin karşılaştığınız insanları bilemem ama ben civarda makine veya akbil dolum bayisi varken gidip yüklüyorum, ama yoksa veya kapalıysa napabilirim? ki böyle bir şey isterken inanılmaz utanarak istiyorum. çakallık yapıyorlar büyük para veriyorlar diyenler olmuş, ben asla hmm belki almaz diyerek kağıt para uzatmadım, yanımda her zaman bozukluk olur. yani bunu huy filan edinmedim, hiç hoşlandığım bir durum da değil. eleştirdiğim şeyse insanların o anki surat ifadeleri. muhtemelen aklına anlattığınız türde tecrübeleri geliyor. neyse. her insan sizin tecrübe ettiğiniz olaydaki gibi değil, herkes çakallık peşinde de değil.
  • akbil kullanılmamasından olabilir.
    (bkz: istanbulkart)
  • yanlış önerme. akbil veren de alan da oldum defalarca. bedava verdiğim de oldu -özellikle öğrencilere-, bedava aldığım da. sayısını hatırlamadığım kadar da etrafımda verildiğine şahit oldum. bu konu istanbul halkının az sayıdaki sevdiğim yönlerinden biri.
  • adamdaki piskinlige bak ya.

    millet sana akbilini vermek zorunda mi kardesim? adam olda kendi akbilini tasi. birde 5 kere istedim diyor. hani kazayla 1 kere falan da degil yani. aliskanlik haline getirmis.
  • tek başıma yalanlayabileceğim durum. bir kişi istedi ona da akbil bastım. yüzde yüz orana sahibim. ha ama istanbul insanı değilim, yeniyim.*
  • aylık istanbul kart yüklemem sebebiyle, rica eden herkese "üzgünüm aylık kullanıyorum" demek zorunda kalıyor ve içten içe üzülüyorum.
  • bir kaç kere insanlara yardım amaçlı yaptığım eylem ancak bunun çakallığını yapanlar var ciddi ciddi. adam veya kadın akbil benim yerime de basabilir misiniz diyor özellikle metrobüste falan basıyorsun 100 tl veya 50 tl uzatıyor. fırınız sanki biz para bozacağız.

    4-5 liranın hesabını mı yapıyorsun diyecek olan varsa evet yapıyorum kardeşim. siz yapmıyorsanız beleş akbil basımlarınıza talibim.
  • (bkz: entry ve nick uyumu)

    kartını basacak adam verdiğin fazla parana tenezzül ederek basmayacak o kartını, sana yardımcı olmak için basacak güzel kardeşim. sen istanbulluları çok yanlış tanımışsın.

    istanbul çocuğu yemez senin pişkin pişkin davranışlarını.
  • tecrübeler neticesinde doğrudur.

    bir tecrübemi aktarayım. lisans öğrencisi iken bir hanım benden akbilimi istemişti. ben de verdim tabii. parayı uzattı bozuk değil. baktım paranın üstünü tam olarak veremiyorum. ben de kadından fazla almamak için parayı eksik aldım. kadına parayı uzattım kadın artık nasıl bir hesap yaptı ise bana bağırarak fazla almışsınız dedi. o an elim ayağım boşaldı. sakin bir dille bozuğum çıkışmadı hak geçmesin diye ben cebimden size verdim dedim. sakinim ama yüzüm kıpkırmızı oldu. resmen fırsatçılıkla suçlandım. o gün bir karar aldım ve "fazla akbili olan var mı ?" sorusunu hiç duymadım, kulağımı o soruya kapattım.
  • sürekli bütün para uzatıp para üstü veremesin beleşe bineyim diye bekleyen uyanıklardandır.

    bu uyanıklar size min. 20 lira 50 lira gibi para uzatıp para üstü verememenizi daha doğrusu vermemenizi sağlayıp binişi beleşe getirmeye çalışıyorlar.

    madem akbilin kalmadı, git bakkaldan bir mendil al su al paranı boz öyle iste değil mi?

    niye yapmıyorlar bunu? çünkü niyetleri kötü.

    istanbul kart makineleri 5 lira karşılığı sıfır kart veriyor. onu alıp üstüne de doldursana, niye benden akbil istiyorsun para karşılığı?
hesabın var mı? giriş yap