• yine bahar dallarını döküyor yere..
    olgunlaşmadan donup kavrulan çiçekler asfaltı kaplamış..

    (bkz: mart/#49737981)
  • kemiklerinize işler, kolay kolay ısınmanıza fırsat vermez. dört mevsim nemi bol ülkelerde yaşamış olanlar/ yaşayanlar daha iyi bilir ne demek istediğimi. hele bir de kuru ayaza alışkınsanız daha da zor gelir ısınmak.

    bir ankaralının istanbul'da üşümesi değil de, burada daha çok üşümemesidir garip olan aslında. ankara soğuğunda götünüz donar kabul, buz tutarsınız eyvallah. lakin kat kat giyinirsin kalın kalın, sıcak bir ortama girdiğinde de ısınırsın kısa bir süre sonra. bu canına yandığımın nemli soğuğu öyle mi ama? sıcak bir ortama girdikten uzun süre sonra bile üşüyorsun arkadaş, kemiklerinin ısınmıyor bir türlü. kurban olayım kurusuna ayazına ankara'nın ben, çekilir dert değil şu istanbul'un soğuğu.
  • istanbul soğuğu en soğuk soğuk değildir. istanbul soğuğu denince akla gelen pis ve aşırı nemli havanın insanın derisinden ziyade içini üşütmesi, kıyafetin her derzinden sızmaya çalışan rüzgar ve incecik taneli düzensiz bir yağışın rüzgarla birlikte suratınızı dövmesidir, burada bahsedilen soğuk odur. giyinirsiniz, sıkınırsınız, kapıdan çıkışınızın onuncu saniyesinde kroşe yemiş boksör gibi olursunuz, her şey ıslak, tozlu yağmurla azıcık yapış yapıştır, yerler buzdan değil çamurlu sudan kayar, sokaktan geçen araba çukurlardan seke seke ıslanmamış yerlerinizi ıslatır, bir şeyiniz eskaza yere düşse çektiği suyun ebola içermesi ihtimali bile olduğu için almak istemezsiniz ve her yer ıslak halı kokar. gerçek soğukların karla birlikte ortalığı beyaza bürümesinin aksine bütün şehri bok rengi kaplar, soğuktan mal olmuş herkes bir kat daha kabalaşır, kent bir tık daha çirkin ve boğucu hale gelir.
    stelyo berberakis istanbul'dan bildirdi.
  • koskoca istanbul'da bir tek beni ziyaret eden soğuk. nedense herkes bu şehrin soğuğunu görmezden gelir. ekşi'de hakkında başlık bile açılmamış bu zamana kadar. o derece yani. ankara ve eskişehir, erzurumu buz savaşlarına davet ederken istanbul da şezlongunda uzanmış sex on the beach'ini yudumluyodu zaten.
    o halde bu istanbullu kızlar çıldırmış olmalı 3 ekimde çekmeye başladılar uzun çizmelerini dizlerine kadar.
    bir de ankara'dan istanbul'a gelenlere üşüme hakkını çok görmeleri yok mu?!
    -uvv çok soğuk
    -ankara'dan geldin ve üşüyosun? (karşısında ankara'dan değil de kutuplardan gelen kutup ayısı var sanki)
    -üşümeyim mi?
    -yok yani ankara daha soğuktur.
    -ha tamam o zaman üşümeyim ben.
    -yok üşüyebilirsin öyle demek istemedim ama ankara daha soğuktur yani.
    -yok yok üşümeyim ben en iyisi hep aynı şeyi yapıyosunuz zaten.
    -ya kusura bakma hani ankara daha soğuk ya ondan.
    -.....
    bu nasıl muameledir ya? sere serpe üşümeyi özledim resmen! özgürce, kimseye hesap vermeden.
    ben antalya'dan gelip ankara'ya yerleşen arkadaşıma bir kez olsun yazın terlemeyi çok görmedim mesela.
    kendi ellerimle soğuk içecekler hazırladım, yeri geldi yelpaze uzattım, hatta bi keresinde 'hırkanı çıkar istersen' bile dedim. ama aynı hoşgörüyü bu şehirde bulamadım ne yazık ki.
  • martta hiç çekilmez, merhaba kutuplar, sana da merhaba sayın sibirya kurdu ve kutup ayısı.
  • egeli ve kansız bir insana fazla gelen soğuk
  • 2013 yılında hissedileni kesinlikle istanbul'a ait değildir. moskova yahut novosibirsk'ten ödünç alınmış olabilir ibb tarafından.
  • artık tam olarak hissedilmeye başlanmış olan soğuktur.

    bildiğin kar soğuğu başladı. zaten hafta başı yağmur yağıp, yapraklar dökülüp sonbahar gelmişti. şimdi de bir anda kış geldi. bir an önce nisan ayını bekliyorum. seni sevmiyorum soğuk, ister istanbul'da ol, istersen paris'te.
  • hiçbir yerin soğuğuna benzemez. özellikle deniz kenarı daha keskin soğuk olur. aslında istanbulun soğuğunun farkı işte keskin olmasıdır. özellikle rüzgarı içinize işler resmen.
  • ankara'dan gidene dokunmaması gereken soğuktur.
hesabın var mı? giriş yap