• karl ove knausgaard 'ın yazmış olduğu, olaylar yaratan serinin ilk cilti.

    bana yayınevi tarafından önceden yollandı. çok şanslıyım, evet. şu an deli gibi okuyorum ve kafayı yedim! adam boşuna günümüzün yeni edebiyat fenomeni ilan edilmemiş. bitirince düşüncelerimi yazacağım.

    ayrıca kitaba özel çok şukela bir web sitesi de mevcut.
    http://kavgam.monoklkitap.com/

    2 haziran'da çıkıyor. monokl edebiyat tarafından çıkıyor. bence acilen edinin!

    kitabın arkasında yazanı da ekleyeyim, insanlar pek sever ya hani arka kapağı okumayı. o sebep paylaşmak istedim*

    "kavgam'ın ilk iki cildinde sıtma ateşine tutulmuş gibi oldum. dört gün boyunca okumaktan başka çok az şey yaptım, e-postalarımı cevaplamadım, köpeğimi yürüyüşe çıkarmadım, bulaşıklar lavaboda yığıldı. anlatının ışıkları sizi olduğunuz yere mıhlıyor, tıpkı otobanın ortasında kalakalmış bir hayvan gibi.
    ~ dwight garner, new york times

    kalp için hayat basittir: atabildiği kadar atar. sonra durur.

    hiçbir sır bırakmayan bir dürüstlükle yazıyor kanusgaard. o yazdıkça nefesler tutuluyor, heyecandan kalp çok kereler duracak gibi oluyor. onun yaşamına giriyor, kendi kalbinizden çok ama çok uzaklara gidiyorsunuz ama bir anda orada sadece kendi kalbinizin attığını duyuyorsunuz. knausgaard kavgam'da eşsiz bir ustalıkla bize yaşamlarımızı geri veriyor.

    bırakamıyorum, bırakmak istiyorum, bırakamıyorum, sadece bir sayfa daha, sonra akşam yemeğimi hazırlayacağım, bir sayfa daha...
    ~ vasterbottens-kuriren, isveç"
  • monokl'un - zannedersin - ilk bastığı kitap. zannedersin kitabı ilk monokl yayınladı. sanırsın ilk çevirdikleri kitap.

    bütün monokl'da izinler iptal oldu, herkes her çeşit ortamda bu kitaptan bahsetmekle vazifelendirildi.
    müsterih olsunlar. ben de alıyorum kitabı.
    biraz sakin de olunabilir kitap satarken. bu kadar coşmaya gerek var mı?
    yok.
  • üniversite döneminde kantinde millete şekil yapma itemi olarak kullanılan, taşıyıcıları tarafından çokta okunmamış, okuyucuları tarafından da adolfun hayatının yanlış izlenimler üzerine insanlara yansıtıldığını düşündüren, kalın, kallavi kitap.
  • kesinlikle kendini beğenmiş ve bencil bir yazar tarafından yazılmış beni gayet sıkan bir kitap.
  • knausgaard yapımı olanına bir bakayım dedim ve son yarım saattir hakkında o kadar ipe sapa gelmez övgüler okuyorum ki bu kadar olmaz hakikaten. bu çağın edebiyat olayı ilan etmeler, adının bile yan yana gelemeyeceği yazarlara referans göstermeler, neler neler. bu bende ister istemez kolpa bir kitap izlenimi bıraktı ne yalan söyleyeyim.

    akıcı olabilir. edebiyat? sanmıyorum.

    "kalp için hayat basittir: atabildiği kadar atar. sonra durur."

    sonra instagram kızı da demiş ki "ayyy ne kadar da derin bir yazar"
  • tirt oldugunu tahmin ederek aldigim, tahminimden daha tirt cikan kitap.

    hicbir sey olmuyor kitapta. siradan bir ergenin bugun sunu yaptim, bu oldu gibisinden dumduz cumlelerle yazilmis hikayesi.

    ınsan otobus duraginda oturup gelen gecene baksa bu kitaba harcayacagi zamandan daha iyi zaman gecirir.
  • kitabın sitesindeki ön okuma nedeniyle sanmıştım ki geniş tasvirler kocaman düşüncelerle dolu bi kitap. oysa ki okuyunca gördüm ki kendi olağan hayatını anlatan, çok ufak ayrıntıları kendi bakış açısıyla tasvir eden bi yazarla karşı karşıyayım. akışına bırakarak tadına varılacak bir kitap olduğunu düşünüyorum. bağımlı olduğun için içtiğin sigara değil de kahvenin yanında keyifle içtiğin sigara gibi. bir yerden sonra gün içinde yaptığım ufak şeyler hakkında knausgaard olsa bunu nasıl görür, bununla ilgili ne düşünür diye sorgular oldum. kitabı okumuyorsunuz da sanki karl ove sizinle bi yerlerde yaşıyor. yani demem o ki hadi ama ikinci cilt.
  • içerisinde ufuk açıcı birçok bilgiler bulunduran, ayrıca ana fikrinin neden yanlış ve hatalı olduğunu mantıki olarak kendimden başka hiç kimseden duymuş olmadığım kitaptır.
    hitler bu kitapta bir nevi milletler/devletler neden başarılı olur ve neden sonra başarısız hale gelir sorusuna cevap aramış ve ideolojisini bulduğunu zannettiği yanlış cevap üzerine inşa etmiştir.
    hitlerin başarı kıstasında örnek aldığı kavim germanik olmayan romalılardır ve alman milleti için bu milletin yöntemlerini referans gösterir. burada hitlerin ideolojisini yanlışlayan ise yüzeysel de olsa roma tarihi bilen birisinin bilebileceği gibi romalıların kuruluşta dahi tek bir ırktan meteşekkil olmayıp farklı kavimlerin karışımı olduğu gerçeğidir.

    bu yanlış yanında hanedan milliyetçiliği ile millet milliyetçiliğini ayırt edemeyen insanları eleştiren cümleler de vardır ki çok hoşuma gider. bu nedenle osmanlı, selçuklu, safevi devlet yöneticilerinin ne kadar savaş kazansalar da kendi egoları uğruna milletlerine ihanet ettiklerini düşünürüm.
hesabın var mı? giriş yap