• eğer hala fosur fosur sigara içip sabahları boğazınızı temizlemeden güne başlayamıyorsanız. mutlak bir gerçek varki gizli bir misafiriniz ya geldi ya da yolda. işte koah gerçekten sigara içtiğiniz her güne küfretmenize sebep olacak hastalık.kontrol altına alınmazsa zaten felaketler silsilesi başlar. eğer geleceğin koah hastası iseniz şunları anlatmam gerek. önce sık sık ama hiç bir işe yaramayan nefes alışlarınız olacak. nefes verirkende uzun uzun vericeksiniz sanki içinizdeki zehir çıkabilecek. sonra her zaman gittiğiniz yollar gözünüze görünecek, merdiven çıkmak hayatınızın kabusu bile olabilir. ve gün gelicekki gecen ve gündüzün bir makinenin sana oksijen vermesi ile sürüp gidecek. raporlu bir sürü ilaç ve düzenli bir ilaç takibiniz olması gerekecek. ve normalde o yirmili yaşlarda saçını kurutmadan yatıp kalktığındaki ufak burun akıntısı yerini lanet bir akciğer enfeksiyonu olacak. sonra tüm vücudunu lanet bir yorgunluk saracak. göz kapaklarını açabilmek bile mesele olacak bir koltukta oturup kalakalcaksın. hani önceden yorulunca sırtüstü yatar dinlenirdin ya o zaman sırtüstü yatmak kabusun olacak. sürekli evin içinde yorgun bir kişi olmak mevcut hastalığınla birlikte seni çekilmez bir adam yapacak o tonla raporlu ilacın yanında bir de sabah akşam antidepresanlar girecek hayatına. bugün sana bir anlam ifade etmeyen nefes almak o gün senin duan olacak. o yüzden sen bugün sigarayı bırak ve yürü. çünkü insan mucizeleri kaybettiğinde farkeder.
  • bu öyle bir hastalıktır ki bir gün gelir evde yeniden parfüm sıkabildiğiniz için dünyanız kararır. koah hastası yakınınız tıkanmasın diye apartman girişindeki dolaba dizdiğiniz deodorantları toplarken bir şeyleri anlarsınız. yakınınız çokça kere hastaneye gidip her seferinde geri geldiği için anlamazsınız çünkü diğer ölümler gibi kolayca. evdeki oksijen tüplerini evden almaları için görevlileri aradığınızda anlarsınız. koahla birlikte tüm ev halkı yeni alışkanlıklar kazanır. kazandığınız tüm alışkanlıkları bir bir terk ederken anlarsınız ki koah'ın acısı zamana yayılır.
    (bkz: ışıklar içinde uyu babaanne)
  • bilgi içeren bir şeyler yazacağım. buraya geldiyseniz muhtemelen siz ya da yakınınız bu hastalıkla uğraşıyorsunuz. hastane ve acil serviste genel olarak oksijen/hava ve ilaçlı serum verip birkaç saat bekletip gelen atakların bitmesi neticesinde eve yolluyorlar. yapacakları pek bir şey yok. hastane ya da doktorlara çemkirmeyeceğim merak etmeyin.

    fakat işe yarar/yaradığı söylenen nefes egzersizleri varmış. varmış diyorum çünkü yakın zamana kadar biz bilmiyorduk bunu. yıllarca koah ile yakın bir ilişkide olmamıza rağmen. hastanelerin rehabilitasyon fizik tedavi servisine gidip bu egzersiz/tekniği öğrenin elbette hastanızla beraber. bizzat doktor tarafından iyi geldiği, hastanın bir nebze daha iyi olduğu söylendi. iki üç farklı şekilde nefes alma olayı var. ve bunun eşliğinde koah olan hastaya fizik tedavide kullanılan hafif ağırlık çalışması yaptırıyorlar dambılla. ağırlık 1-2 kg hem el hem de ayaklar için veriliyor. zamanla yapılan bu işlem hastanın nefes almasında bir tık kolaylık sağlıyormuş. muşlu yazıyorum çünkü yeni başladık ve bizim hastamız ileri evrede.

    burada hastanın durumu, koahın kaçıncı evrede olduğu ve başka hastalığa sahip olup olmadığı önemli bir ayrıntı. doktor değilim. uzman vs değilim dediğim gibi hastamız var ve yıllardır bu şekilde. yani benden uzman görüşü beklemeyin. tamamen bilginiz olsun bakın bu da var diye yazıyorum. bize şans eseri göğüs hastalıklarında uzman bir doktor sohbet esnasında demişti bunu. ve aynı şeyi son gittiğimiz doktor önerdi.

    ayrıca endobronşiyal valf sistemi denilen bir operasyon mevcut. bu da pek bilinmiyor. bunu da tesadüfen öğrendik. yeni bir sistem. bir iki farklı ameliyat/tedavi şekli daha var. fakat bilmiyorum isimlerini. balon tedavisi diyorlar galiba. türkiye'de uygulayan hastane ve doktor sayısı az. fakat büyük illerde mevcut. tam olarak bilmesem de bunu yaşadığınız yerde hastanelerden/doktorların yönlendirmesiyle öğrenebilirsiniz.

    yine aynı şeyi diyeceğim. kan aldırmak gibi düşünmeyin bunu. hasta değerlendiriliyor, testler yapılıyor. yaşı, vücudu uygunsa karar veriliyor buna. devlet hastaneleri ücretsiz yapıyormuş. özel hastaneler ve doktorların ücret olayını bilmiyorum fakat adı üstünde özel. bunu dikkate alın derim. çünkü aşırı özeller.

    tamamen bilgi amaçlı girdim bu entryi. anlattıklarımdan başka farklı bilgim yok. uzman değilim. alanım tıp değil. yanlış bilgi vermek istemem. çünkü ne kadar ciddi bir hastalık olduğunu biliyorum.

    netten araştırırsanız hastane/doktor ismi bulur randevu alabilirsiniz. fakat pat diye gidip sözlükte bunları okudum palyaço böyle dedi demeyin elbette. hastanızı muayene ettirin. ne yapabiliriz diye bilgi alın. doktora internetten hastalık araştıran yakınlar gibi akıl vermeyin.

    yazdığım 2 şeyi, egzersiz ve ameliyat olayını bilmediğim için, bizim gibi bilmeyenler olabilir diye yazmak istedim. çünkü çok zor bi hastalık. yaklaşık 7 saattir kriz/atak bitsin diye uğraştık. uğraştık dediğim bir şey yapamıyorsunuz. oksijen ver, ilaç ver, fısfısı kullan vs. yapabilecekleriniz sınırlı. geçiyor, bitiyor ve siz de kendinizden geçiyorsunuz bu anlarda. çünkü çaresizlik berbat bir şey.

    eğer hastanız ileri evrede değilse lütfen dediklerimi dikkate alın. doktora götürün ve bu dediklerim uygunsa hastanız için fikir alın, yaptırın. hiçbir şey kaybetmezsiniz. en fazla iki üç saatiniz gider bir hastanede. fakat bir kişiye bile faydam dokunursa bunu yazarak, çok sevinirim. geçmiş olsun.

    edit: coil, sarmal, tel tedavisi diye bir ameliyat tekniği daha var. bunu da araştırın derim. ameliyatı yapan hastane ve doktorlar nette araştırınca karşınıza çıkar. biz bu ameliyatı yaptırmıştık ve memnun kalmıştık.

    konu hakkında yazdığım diğer entry: (bkz: #86908959)
  • babamı bizden alan hastalık , malesef bir kere başladıktan sonra geri dönüşü yoktur ve günden güne ölüme götürür.
    en büyük tetikleyicisi %90 oranında sigaradır.uzak durun.
  • kronik obstrüktif akciğer hastalığı
  • anneme tanısı konulan hastalık.

    kendimi bildim bileli anama "sigara içme, sigara içme, sigara içme" dedim durdum. o da ben bunu demiyormuşum gibi uyanır uyanmaz sigara içerdi. sigara çay, sigara çay, sigara çay düzleminde sürekli gitti geldi. yemek yiyen bir tip değil. midesindeki rahatsızlıktan ötürü şu an hiç yiyemiyor, almıyormuş midesi. zayıfladı haliyle. üstüne bir de bu çıktı. sigarayı bıraktı. yani sayılır. paket almıyor da babamdan otlanıyor bir iki tane.

    kendini düşünen ve seven sigara içmez.
  • koah hastalığı nedir?
    koah hastalığı, kalp-damar hastalıkları, zatürre ve aıds’ten sonra 4’üncü en sık ölüm nedeni olarak bilinmektedir. akciğerlerde yaşanan hava yollarında daralma nedeniyle tahribata neden olan koah, bu nedenle bu hastalarda nefes darlığı oluşmasına neden olur. işte, koah hastalığı hakkında bilinmesi gerekenler

    çoğumuzun adını bile duymadığı koah, dünya sağlık örgütü’ne göre, kalp-damar hastalıkları, zatürre ve aıds’ten sonra 4’üncü en sık ölüm nedeni. ölüm nedenleri arasında bu kadar üst sıralarda yer almasının ötesinde koah, yaşam kalitesini bozan, iş gücü kaybına neden olan ve kişiyi zaman içinde kendi bakımını bile gerçekleştiremeyecek hale getiren bir hastalık. ülkemizde yaklaşık 3 milyon kişinin koah’lı olduğu tahmin bu sayı tüm dünyada 600 milyona ulaşıyor.

    koah’ın başlıca nedeni (yüzde 90 hastada) sigara. yalnızca sigara değil, pipo ve puro kullanımı da koah’a yol açıyor. sigara içenlerin beşte birinde bu hastalık gelişirken, içmeyenlere göre riski 30 kat artıyor. sigaraya erken yaşta başlanması ve uzun süre çok miktarda içilmesi, koah’ın daha ağır seyretmesine neden olur. sigara dışında bazı mesleki faktörler (madencilik, fırın/tahıl işçiliği, çiftçilik gibi) ve ısınma amaçlı tezek
    “koah, sigara ve diğer tütün ürünlerinin içilmesine bağlı akciğerlerde hava yollarında daralma ve harabiyete neden olan ilerleyici müzmin bir hastalıktır. uzun yıllar sigara içen bir kişide hava yollarında harabiyet ve balonlaşma sonucu ‘amfizem’ adı verilen hava kesecikleri oluşur. koah’ta hava yollarındaki daralma nedeniyle, hava giriş çıkışı rahat bir şekilde sağlanamaz. bu nedenle bu hastalarda nefes darlığı çok belirgindir ve doğal olarak bu kronik hastalıktan kurtulmak amaçlı çareler ve arayışlar içine girerler. kullanılan nefes açıcı ilaçlarla ne yazık ki tedavi edilemez.
    bu hava kesecikleri ve baloncukların harap olmuş o akciğerden cerrahi olarak çıkarılıp alınması ile kurtulmak mümkün. akciğer volüm (hacim) azaltıcı cerrahi, hastalığın kontrol altına alınamadığı ağır amfizemli hastalara uygulanan bir yaklaşımdır.

    kişiye özel tedavi

    1950’li yıllardan itibaren bu açık ameliyatlar yapılmaya başlanmış ve amfizemli alanlarının cerrahi olarak çıkarılması ideal yöntem olmasına karşın; ağır koah’lı olan olguların solunum fonksiyonları çok kısıtlı olduğu için günümüzde açık cerrahi yöntemler çok yaygınlaşamamış ve sınırlı yaklaşımlar olarak kalmıştır. açık ameliyat komplikasyonlarından çekinceler üzerine, bu hava keseciklerine bazı spiral teller ya da tıkaç adı verilen küçük tıbbi ekipmanlar yerleştirilmesi yöntemleri 2000’li yıllardan sonra gündem tedavileri olmuştur.

    önemli olan nokta; bu işlemlerin ancak iyi seçilmiş, az sayıda amfizem ağırlıklı koah’lı hastalarda yarar sağladığının unutulmamasıdır. doğru hastada işe yarayan yöntemlerdir. her koah’lı birbirinden farklıdır. değerlendirmeler ve tedaviler ‘terzi işi’ dediğimiz kişiye özel olmalıdır. koah’ın en iyi tedavisi sigara içmemektir.”sigara
    bırkılacak birşey değil ,başlanmayacak birşeydir.
  • bu hastalığın gelişimi kişiden kişiye değişiyor olsa gerek. bir akrabam en az 45 yıldır sigara içiyor. bundan 6 ya da 7 yıl önce doktor koah teşhisi koydu. tabiki de bu durum onu yıldırmadı hala günde 2.5 paket sigara içiyor. ne nefes alamama sorunu yaşıyor ne de yatalak halde.
  • en önemli sebepleri sigara ve hava kirliliği. hastalar öksürük ve nefes darlığından şikayetçi. hastalığa nefes ölçüm cihazıyla tanı konabiliyor. dünyada en fazla ölüme sebep olan üçüncü hastalık.
hesabın var mı? giriş yap