• lisedeki din hocasi tarafindan arapcanin dil yapisinin farkli olmasi hede hödösüyle anlatilan ama arapcada da her dilde oldugu gibi ben ve biz kelimeleri oldugundan hic bir anlami olmayan durum.

    obur tarafa gittigimizde birden cok tanri gorup de sok yasamamiza sebep olabilecek durum.

    tanri7 : ama sen bana hic dua etmemissin bu yuzden seni cehenneme atmak zorundayim.
    kul : nasil olur ben her hafta cumaya giderim, namaz kilarim, dana bile keserim.
    tanri7 : onlar 1 numarali tanriya yapilan ibadetler benim nezdimde herhangi bir gecerliligi yoktur onlarin.
    kul : ama ama...
  • (bkz: nihat doğan)
  • neden biz kullanıldığını samimi şekilde merak edenler için:

    http://www.youtube.com/watch?v=bxldizjr4gc
  • (bkz: takım ruhu)
  • uzun uzun hadis veya surelere girmeden açıklayacağım. allah bizim algımıza göre bir şey değildir. insanı kendi suretinden yaratmıştır ve her yerdedir (bu kuran'da geçiyor.) yani evren gibi çevreni kaplayan bir olgu basitleştirirsek... belki evrenin kendisi (içindeki bütün mahlukatları kaplayan sen dahil) veya daha büyük ve algılanması güç bir şey... (bkz: ene'l-hakk)
  • kuran, yaşam ve ölüme dair püf noktaları ihtiva ettiği için gayet normal olan bir durumdur. çünkü bu meslekte yaşamak da ölmek de bir ekip işidir. yaşamak da ölmek de...
  • türkçe'de de karşılığı olan bir kullanımdır. ayrıca sadece "biz" değil, "o" zamiri de kullanılır kur'an'da.

    arapça noktasından bakıldığında, bir ayette allah lafzı geçiyorsa, ikinci kez geçerken "o" kullanımı daha edebi bir ifadedir. ayrıca, "biz" zamiri, allah'ın azametini, büyüklüğünü anlatmada bir vasıtadır ve "kibir" sadece yaratıcı'ya yaraşan bir niteliktir. zaten kur'an-ı kerim inmeye başladıktan itibaren, arapça diline gayet hakim olan müşriklerin, "burada "rabbin" neden "ben" dememiş de "biz" demiş?" diye hz. muhammed'e (sav) böyle bir soru sordukları vaki değildir.

    bu kullanım bir de esma-i hüsna açısından yorumlanabilir; ama o izaha girmek epey bir vaktimizi alır. allah'ın isimlerinin insan üzerindeki tecellilerinden uzun uzadıya bahsetmek gerekir. sonra inşallah...

    türkçe'de ise, "bu aralar çok yaramazız," gibi bir kullanım vardır, mesela bir anne çocuğundan bahsederken.

    yine türkçe'deki "siz" ifadesi sadece nezaket noktasında değil, muhataba hürmet duyarken de kullanılır. hatta "onlar" zamiri bile kullanılır bu hürmet ifade edilirken:

    "sayın büyükelçi, bugün nasıllar efendim?"

    son olarak akademik bir makalede veya başka bir ortamda yazar veya konuşmacı birinci çoğul şahsı kullanabilir.

    "bu yazıda, ortaçağ avrupası'nda kilisenin başka dinlere olan tutumunu ele alacağız."
  • ben, biz ve o kelimelerinin kullanımı cebrail'in kendinden, cebrail'in allah'tan, cebrail'in meleklerden bahsetmesi ya da bunlardan birinin ağzından konuşması yüzündendir. kaynak, yaşar nuri öztürk'ün kitaplarından biri, şimdi tam hatırlamıyorum.
  • bencillikten ırak bir şekilde takım çalışmasına vurgu yapıyor olabilir.
hesabın var mı? giriş yap