kutsal devlet
-
fert,devlet ve toplum için vardır ilkesine dayalı devlet biçimidir.kişi hak ve özgürlükleri her zaman devlete ve topluma feda edilebilir.bir diğer adı da faşist devlettir
-
alparslan türkeş'in dokuz ışık doktrini ile kurmayı öngördüğü devlet anlayışı.
-
(bkz: kutsal roma imparatorlugu)
-
(bkz: state nationalism)
-
"kim kutsal devlet diyorsa, kutsal değerlere küfür ediyordur. devletin kutsalı olmaz. kutsal olan insandır, millettir, duygudur. üç - beş kişinin biraraya gelip kurduğu yönetim organizasyonunun adı olan devletin nesi kutsal.
bizde demokrasi talebi yok; bu yüzden de antidemokrat adamlar istedikleri gibi at koşturuyorlar.
atçalı kel mehmet 1826'da hademe olarak çalıştığı valiliği basar ve kendini vali ilan eder. buna ilk demokrasi girişimi deniliyor.
işte ilk demokrasi girişimi böyle olursa, bugünün demokrasisi de böyle olur.
kendi çıkarlarını korumak isteyenler önce "sistem elden gidiyor, rejim tehlikede" derler. ülkenin dirliği hep, menfaatlere çalışıyor. kim bu ülkenin dirliğini savunanlar, bir düşünmek gerekiyor.
sistem ya da rejim halkı içine çekerek güçlendirilir. askerdeki kürt çavuşlara bir bakın bakalım nasıl da çakı gibi askerlik yapıyorlar.
doğu halkı sistemin içine çekilip sorumluluk verilseydi bugün doğu sorunu olmazdı."
(bkz: recep yazıcıoğlu) -
bir deli gömleğidir: http://www.marksist.org/…gomlegimiz-devletin-bekasi
-
(bkz: tc)
-
(bkz: leviathan)
sömürü ve zorbalıktan kurtulmak adına kendisinden daha iyi bir yöntemin icat edilmediği şey. -
-
devletin körü körüne yüceltilmesiyle oluşan bir anlayıştır.
engels'ten alıntılarsak:
"şimdiye kadarki devlet iktidarının bu parçalanması [sprengung] ve onun yerine yeni, gerçekten demokratik devlet iktidarının koyulması, iç savaş'ın üçüncü bölümünde ayrıntılı olarak tarif ediliyor. ama burada bunun bazı özelliklerine bir kez daha kısaca değinmek gerekiyordu, çünkü tam da almanya'da devlete olan boş inanç, kendisini felsefe alanından, burjuvazinin ve hatta pek çok işçinin genel bilincine taşıdı.
devlet, felsefi anlayışa göre; 'düşüncenin gerçekleşmesi' ya da tanrı'nın yeryüzündeki krallığının felsefe dilindeki çevirisi, üzerinde ebedî gerçeğin ve adaletin gerçekleştiği ya da gerçekleşeceği alandır. ve sonra bundan, devletin ve devletle bağlatılı olan her şeyin körü körüne yüceltilmesi sonucu çıkar; bu da, tüm toplum için ortak olan işlerin ve çıkarların bugüne kadarkinden farklı bir şekilde, yani devlet ve onun yüksek düzeyli makamları olmadan gözetilemeyeceği düşüncesine çocukluktan itibaren alışılmış [veya alıştırılmış] olması ölçüsünde, çok daha kolay bir şekilde yerleşiklik kazanır. ve insanlar, sadece kendilerini soya dayalı monarşi inancından kurtarıp demokratik cumhuriyet üzerine yemin ettiklerinde, muazzam derecede cesur bir adım atmış olduklarına inanır.
oysa gerçekte; devlet, bir sınıfın bir başkası tarafından ezilmesini sağlayan bir mekanizmadan başka bir şey değildir. ve bu söylenen, demokratik cumhuriyet için, monarşi için olduğundan daha az geçerli değildir; ve devlet, en iyi durumda, sınıfsal egemenlik mücadelesinde zafer kazanan proletaryaya miras olarak kalan bir kötülüktür, ve proletarya, yeni ve özgür toplum koşullarında yetişmiş olan bir kuşağın, bütün bir devlet hurdasından kurtulabilecek duruma gelmesine kadar, tıpkı komünün yapmak zorunda kaldığı gibi, onun en kötü taraflarını mümkün olan en kısa zamanda budamak zorunda kalacaktır."
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap