• levent kırca' nın faith altaylı' ya yönelttiği ters köşe soru üzerine birlikte kırca' nın yazıp yönettiği bir skeci oynamaya başlamışlardır. eğlenceli bir skeçtir.

    çoğunluğun içinde tek olmak, muhalefet olmak normal olmamak yani anormal olmaktır; anormal olmaksa yalnız olmaktır.
  • izlemeden önce gene levent kırca ne saçmalamış gibi bir düşünceye sahipken, izledikten sonra anladım ki olay levent kırca tarafından flawless victory + fatalty ile sonlandırılmış.
  • bel altı, bel üstü, bel altı, bel üstü, bel altı, bel üstü ve sonunda bellerin büküldüğü saçma ötesi düello. ne komik "takmak"la birbirine laf geçiren medyatik insanlarımız var. olağanüstüyüz gerçekten. gerildik ya e pes vallahi. levent kırca mı kazanacak, fatih altaylı mı kazanacak diye inanılmaz strese girmiştik. çekirdek çitliyoduk ekran karşısında, üstümüzdeki adrenalin, seratonin hormonlarını dengelemek için. en sondaki şarkıya izin vermesiyle altaylı sağ olsun ki, aslolanın, reytingin sağ olduğunu öğrenmiş olduk ve içimizi sahih bir huzur kapladı.
  • levent kırca'nın fatih altaylı'yı belden aşağı darbelerde altüst ettiği karşılaşmadır.

    adama elin titriyor sakin ol falan dedi. ben de olsam sinir krizi geçirmiştim. başarılı bir üstüne oynama taktiği.

    not: ikisine de sempatim yok. fatih altaylı gerçeklere gözlerini kapamış ve tarafsızlığını kaybetmiş bir "her devrin adamı", levent kırca'da doğru şeyi savunurken bile tribünlere oynayacak kadar alkış bekleyen, öfkesini dizginlemekten aciz bir unutulmuş bence.
  • kazananı kaybedeni bir tarafa(zira yok öyle bir şey), hiç kimseye bir faydası dokunmayan, olabilecek en seviyesiz karşılaşma. ben ne ideallere ne ilkelere ne de herhangi bir politik duruşa ilişkin hiçbir veriye rastlamadım. kaşarlanmış bir ağız dalaşı, olabilecek en çirkin tartışma yöntemi ile tiksintiyle karışık utanma duygusu yarattı izlerken. tarafların mensup olduklarını iddia ettikleri meslek grupları bu insanlarla temsil edilmemeli zira anlaşıldığı üzere ikisinin de son kullanma tarihi geçeli çok olmuş.
  • "iki kişi tartışırken sinirlenen taraf her zaman kaybeder" sözünü hatırlatan karşılaşma. kimin sinirden çatladığı da ortada. altaylı'nın durumu için ıstván szabó'nun mephisto filmine göz atmakta fayda var.
  • (bkz: #31757024)
  • onu bunu bilmem de, "sunuculuğu bırakıp, konuğuna saldıran tartışma sovu yöneticisi" olayını bize canlı canlı yaşatan program olmuştur. madem levent kırca iddia edildiği gibi savları kolay çürütülebilecek bir adam; o zaman neden fatih altaylı kendini sakince savunacağına çileden çıkıyor?
    (bkz: #31758637)
hesabın var mı? giriş yap