• soz, akıl, anlam, dusunce kavramlarının tumunu kapsayan deyim.
    herakleitos' a gore hersey degistigi halde degismeden kalan tek sey.
    (bkz: olus)
  • türkçe "söz" sözcüğünü ele alalım. ne kadar çok anlamı var aslında. "sözümü kesme", "sözüm söz", "söz kestik". ortak temel anlam belli gibi: ağızdan çıkan anlamlı ses. buna, eylemde bağlayıcılık fikri eklenerek taahhüt anlamı ortaya çıkmışa benziyor...

    eski yunanca "logos" da böyle çokanlamlı bir sözcük: söz, hesap, oran, önem, gerekçe, akıl, tanrı kelamı... (barbara cassin'in the dictionary of untranslatables'ından sentezliyorum.) ama bu anlamların ortak paydasını bulmak daha zor.

    türkçede logos'lu sözcüklerden bakalım. gê toprak ve dünya demek, jeoloji de yeryuvarlığının bilimi. ama anthos çiçek anlamına gelse de antoloji çiçek bilimi demek değil. antoloji şiir seçkisi demek, şiir toplamı demek, bazen "güldeste" denir. bu kıl laf aslında logos'un temel anlamını verir. bu temel anlam, bilimle, bilmekle, akılla, sözle, konuşmakla, sayımla, hesapla direk bağlantılı değildir.

    logos'un bu temel anlamı, fiil biçimi olan legein'den gelir: "toplama".

    antolojide bu anlam apaçık. birisi şiiri nasılsa çiçeğe benzetmiş, logos işte bu "çiçeklerin" aranjmanı. (hiçbir belge ve yandaş bulamasam da ben mitoloji ve terminolojinin de birer bilim, inceleme ya da söylem olmadan önce, birer koleksiyon olduğunu düşünüyorum. biri efsaneler koleksiyonu (kşz: rhapsodia), öbürü elbette çok çok geç tarihli bir sözcük olmakla birlikte bir terimler koleksiyonu, bir kelime haznesi, bir dağarcık.)

    sonuçta logos ve fiili legein temelde toplama demek.

    söz, hesap, oran, önem ve benzeri öbür anlamlar bundan türemiş. logos'un "toplama" anlamının "söz" anlamına nasıl kaydığını gösteren belgeler var. öncelikle homeros metinleri: ilyada'da 23.239, 21.27, 2.222, 24.380, 24.656; odysseia'da 11.374, 1.169 gibi pasajlarda hep bir toplayıp sayıp dökme listeleme bağlamında "söyleme" gerçekleşiyor. homeros'taki örnekler harika: küfürler lanetler "sayma", yani "sıralama", "saydırma" anlamı "söyleme"ye eşlik ediyor vesaire... (oğuznamelerdeki dede korkut anlatılardaki bazı söyleyişlerde buna benzer şeyler var galiba...)

    cassin'e göre, latincede legere oculis (bir bakışla kavramak, toparlamak, toplamak) deyimi de "okuma" fikrini vermişe benziyor, bu da latincede, yunancada ve bazı avrupa dillerindeki kökteşleri açıklıyor: yunancada ve latincede nadir de olsa rastlanan "okuyorum" anlamındaki lego/legô, lectio, collection vs. (cassin'e göre "toplama" anlamı zaten "seçme" [élire, election, vs.] anlamını içeriyor gibi görünüyor ama bu kökenin latince lex, legis (yasa) anlamına nerden geçtiği tam belirgin değil. düşündüm de belirgin: yasa, koyulan bir şey olmadan önce "toplanan" bir şey ise, ki gayet mümkün.) stoacılarda ve hele yuhanna incili'nde logos'la ilgileniyorsanız cassin'in kitabına bakabilirsiniz. lampe'nin patristik leksikonu'na da.

    sonuçta logos çokanlamlı ama bu anlamların temelinde "toplama" anlamı var gibi görünüyor.

    ama cassin'e göre, logos'un bir tek matematiksel anlamı, yani "hesap" anlamı, bu açıklamayla tam açıklanmıyor. türkçede buna bir cevap var: türkçede "toplamak" iki anlama gelir, biri "çiçek toplamak" gibi, öbürü de aritmetik bir işlem olarak "2 ile 2'yi toplamak" gibi. lokantada garsonun getirdiği hesap, piyaz, su, duble köfte, garsoniye, kısa camel gibi ilgisiz şeyleri önce tek tek alıp alt alta dizer, sonra en alta bir çizgi çekip bunları ilişkilendirerek toplar ve toparlar. ilişkisizleri tek tek alıp dizer ve ilişkilendirir.

    logos öyle yapar.
  • "zihnin sesi zayıftır ama, dinleyicisini kazanmadan durup dinlenmez. sonuçta, sayısız terslenmeden sonra dinletir kendini...tanrımız logos, bizim dışımızdaki doğanın bize izin verdiği arzularımızı yerine getirecektir getirmesine, ancak azar azar ve önceden bilinmesi olanaksız bir gelecekte, yeni bir insan kuşağı için. yaşamın ağır acılarını çeken bizlere hiçbir karşılık sözü vermeden...tanrımız logos çok güçlü değildir belki; belki öncellerinin verdiği sözlerden de pek azını tutabilecektir; onu tanımak zorundaysak, tevekkülle kabulleneceğiz." (freud- bir yanılsamanın geleceği)
  • "her görüşün peşinden bir inanç gelir, inancın peşinden ikna olmuşluk, ikna olmanın peşinden de bir logos gelir."
    (aristoteles, "ruh üzerine")
  • "logos" sözcüğü yunancada us ile/duyularla kavrama anlamına gelen "pathos" sözcüğü yerine de kullanılabilir.

    "düşünme, akıl, oran, ölçü gibi bir çok sözcüğü kapsayan bir anlamı vardır. logos; hem oluşumların altında yatan düzen ilkesi hem de evreni bir düzen olarak kavramada belirleyici olan bilgi ilkesidir." / heraklitos

    "logos(kelam/söz) başlangıçta var idi ve kelam tanrı nezdinde idi. ve kelam tanrı idi. o başlangıçta tanrı nezdinde idi. herşey o'nunla oldu ve olmuş olanlardan hiç biri o'nsuz olmadı. hayat o'nda idi. ve hayat insanlarin nuru idi. nur karanlıkta parlar ve karanlık onu anlamadı." / yuhanna incili bap: 1

    "başlangıç kaosu tanrı'nın kelamıyla düzene girmiş, yeryüzü ve gökyüzü haline gelmiştir." / hıristiyanlık düşüncesinin logos kelam öğretisi (kaynak: james joyce - bir sanatçının genç adam olarak portresi, iletişim yayınları, murat belge önsözü)

    "ey ilk devindirici* senin olağanüstü adaletin bu, hiç bir güçte düzen ve o düzenin zorunlu sonuçları eksik olmasın istiyorsun. çünkü hiç bir şey için 'işte bu tek başına onun yarattıklarının nedenidir.' diyebileceğimiz şekilde düşünemeyiz." / leonardo da vinci
    --------------
    *ilk devindirici logos'tur. var olan her şeye, - aydınlık gökte dağılan buluta bile - akıp giden suya bile varlık nedenini veren söz'dür.

    logos/kelam tarihin her döneminde bu kadar değerliyken tüm sorunların konuşarak çözüleceğine inanmanın nesi yanlış? biraz ütopik olabilir ama yanlış olduğunu sanmıyorum.
  • ilhan berk'in şiir ve şiirin yazılma amacıyla ilgili düşüncelerini şiirsel bir üslupla anlattığı kitabı. ilhan berk kitapta şiiri: "şiir duvarcının elinden düşürdüğü tuğlanın yere düşmesinde değildir; havada asılı kalmasındadır" diye tanımladıktan sonra; şiirin bir amacı olamayacığı ile ilgili de :"nereden bakarsak bakalım ebemkuşağıdır şiir, ebemkuşağı - o tansık- ne işe yararsa şiir de o işe yarar." der.
    kitap ayrıca ikinci yeni şiirinin şiirden anlamı kovduğu yönündeki eleştirilere de zarif bir cevap gibidir.
  • çalışmalarına çaktırmadan devam eden ankaralı rock grubudur. hatta şurdan takip bile edilebilir:

    http://logos.anatolianrock.com/
  • cümlenin niteliğine göre farklı anlamlara bürünebilen yunanca kelime. konuşma, hüküm, mantık, kavram, anlam, tanrı, güç, eylem gibi.
  • matrix 3'te neo nun konuğu olduğu gemi... gemi böylece ismini haketmiş oldu...
  • izmir alsancak'ta kilise sokagindaki me$hur kafe.. yunan'lilardan kalma eski iki katli ev $eklinde kurulmu$ relax ortam. uzun suredir takilan coluk cocuk tayfasiyla hafiften gazi kacmi$ olsa da dersane ciki$larinda hala kaci$ yeri..
hesabın var mı? giriş yap