• emeklilik yaşıyla ilgili, avrupa'da da böyle, oecd ülkeleri arasında en erken emeklilik bizde argümanlarıyla savunulan ama madalyonun öteki yüzü görmezlikten gelinen bir durum var. şimdi şöyle, sen istersen en vasıfsız işçi ol, bulaşıkçı ol, garson ol avrupa birliği ülkelerinde çalışma saatleri standart. 8 saatten fazla çalışamazsın, ha saat usulü vardır onda da fazla çalışan garson vs isen çalıştığın saat kadar ücretini alırsın,sana kalmış. yine hafta sonu vs haftanın 6-7 günü öyle zırt pırt çalıştırılmazsın. bizdeki alışveriş merkezleri mübarek 7 gün saat 22.00-24.00 e kadar açık. bazılarında vardiyalı çalışma da yok, kısaca normal bir avrupalı işçi haftada 40-45 saat arası çalışırken bizim türk işçisi günde 10-12 saatten haftada 6 gün toplamda 70 saate varan çalışma saatlerini buluyor. hatta avrupa'da çalışma saatlerini düşürme eğilimi var. haftada 40 saatin altına çekmek gibi. bizdeki gibi insanı iliğine kadar sömüren bir çalışma sisteminde bu tempo ve şartlarda sen istesen bile seni bilhassa özel sektör 50 yaşından sonra tutmaz. geriye kalan 10-15 senede artık ne yaparsın sana kalmış. kısacası çalışma ilişkileri ve koşullarının insani şartlarının yerine getirilmediği bir durumda emeklilik yaşının 60 lara yükseltilmesi kölelikten başka bir şey değildir.
    ha bir de oecd ülkeleri demişken o ülkelerin içinde çalışan yararına olan istatistiklerdeki durumumuza da baksınlar bir zahmet en dipteyiz, meksika'dan halliceyiz.
  • ben şu 360 gün prim ödeme meselesini merak ediyorum.

    bir yıl 365 gün değil mi canlar... 25 yıl bilfiil çalışan bi' adamın, 1 yılda 5 günden yaklaşık 125 günü (yani 4 aylık çalışma süresi) güme mi gidiyor merak ediyorum...

    (burada fena gaza gelip gelişme bölümünü giriş bölümünden alakasız olarak şekillendiriyorum)

    % 40 bedensel özürü olan ve kesinlikle iş garantisi veremediği bir engelliden 19 yıl sigortalılık süresi ve yaklaşık 4500 gün prim ödemesini isteyen yüce sosyal devlet yıllık 5 gün 6 saati neresine monte diyor acaba diye taklalar atıyorum bi' süredir...

    engeli % 35 olan bir insanı sağlıklı insanlarla aynı kefeye koyan zihniyet, benim 65 yaşıma kadar yaşayacağımı varsayıp beni sigortalıyor ve kazandığım kuruş paradan da kesinti yapıyor... teşekkür ederim...

    ancak elime geçecek maaşın yaklaşık 4'te 1'i (yanılıyorsam düzeltin) belki de hiç erişemeyeceğim yıllarda bana geri ödenmek koşuluyla elimden alınıyor...

    acaba diyorum;

    devletin bile ücretli öğretmenlik adı altında çalışanlarına yarım sigorta ödeyerek devranını döndürdüğü şu dönemde, evet evet, 1 sene çalışıp 3 ay sigortası yatırılan milyonlarca emekçinin olduğu kimsenin hakkını tam olarak alamadığı şu nadide dönemde, daha ben elimi süremeden uçup giden o parayı bana faydası olmayan devlete ödeyeceğime, özel bi' bankaya ödesem beni ne kadar sürede emekli ederler? emekli olduğumda bana ne kadar para verirler? mezarıma çiçek de yollarlar mı?

    bir milletvekili kaç yıl görev yapınca emekli olurdu sahi?

    sizi mezar bile paklamasın inşallah... mezarda dahi emekli olamayasınız...

    mezarda emeklilik, beddua sebebi...
  • asıl gündeme getirilmesi gereken mesele eyt değil mezarda emekliliktir. çalışma şartlarının hiç birisi avrupa gibi değilken emeklilik yaşı söz konusu olduğunda avrupa'nın örnek gösterilmesi siyasetçilerin bu millete attığı en büyük kazıktır.
  • - abi benim 5000 gun doldu veriyorum emeklilik dilekcesini bu hafta
    - bu islere girmek kolay cikmak zordur yigidim
    - tonguc abi, gun diyorum, 25 yil diyorum.
    - bu odadan cesedin cikar o dilekce cikmaz sebati. torun torba severim diyorsan hic bulasmayacaktin.
    - tarim bakanliginda memur olduk diye mi butun bunlar?
    - sikin ulan bu maymuna tarim ilacini
  • vatandaslarina ancak bunu sunabilecek kadar güclü oldugunu gösterir devletin. yani ne kadar gücsüz oldugunun ironik bir ifadesi.
  • emeklilik yaşının o kadar ileri yaşlara alınmasi ki insanın ancak öldükten sonra emeklilik yaşının gelmesi.
  • krizin faturasını işçi sınıfına ödetmek isteyenlerin tüm dünyada dolaşıma sokmak istedikleri insanlık düşmanı uygulama. avrupa birliği de bayağı yoğun çaba sarf ediyor bu iş için:
    http://www.marksist.org/…asinin-70-olmasini-istiyor
  • kurban olduğum akp'nin zamanında geçirdiği yasayla başardığı.

    (bkz: sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası yasası)
  • kardeşim hayatını kaybetmeden önce, malulen emekli olmak için baş vurmuştu. uyku apnesi obezite ve şeker hastalığı vardı. yeterli koşulları sağlamadığı gerekçesiyle, başvurusu reddedildi. 1 ay sonra aort damarı yırtılması nedeniyle hastanelik oldu. konumu nedeniyle hayati tehlikesi yoktu ama 1 sene sonra uykusunda hayatını kaybetti. çalıştığı o kadar sene boyunca, ödenen primleri de havaya karıştı. sorun sadece yaşı beklemek değil, yaşlı olduğu veya sağlıklı olmadığı için, çalışma olanağı olmayanlar da bu sorunun görünmeyen kısmıdır.
hesabın var mı? giriş yap