• hürriyet gazetesinin bugün "bu tuzağa dikkat" manşetiyle duyurduğu alengirli mevzuu. iddia edildiğine göre planın ana hatları şu şekilde:

    http://www.hurriyet.com.tr/…&gid=69&srid=3041&oid=1

    "bir şehit annesi ’vatan sağ olsun demiyorum’ diyorsa bunu desteklemek. bu sesleri artırmak. savaş karşıtlığı adı altındaki bu tür çıkışları sistemli olarak yükseltmek. barış anneleri savaş karşıtı olan şehit yakınlarıyla ’ancak acılı anneler birbirlerini anlar’ yaklaşımıyla bir araya gelmeli. böylece halkla güvenlik güçleri arasındaki moral bağ çökertilebilir. evladını askere gönderen annenin kafasına bu endişeyi koymak. sonra da en duygulu anı olan cenaze sırasında bu tepkileri yükseltmek. böylece devletle, hükümetle, tsk ile vatandaşlar arasındaki ’vatanseverlik bağı’nı kopartmak. oğullarımız boşuna ölüyor fikri yerleştirilmeli. askere göndermeme ve savaş karşıtlığı duygusu körüklenmeli."

    gördüğümüz üzere, toplumun kendi iç dinamikleri dahilinde oluşmuş reaksiyonlar, şehit annelerinin yüreklerinin derinlerinden gelen haykırışlar bir anda pkk planı oluverdi. oğlunun hakkını vatana helal etmeyen neriman okay da bu durumda isteyerek ya da istemeyerek terör örgütüne hizmet etmiş oluyor. ne garip bir tekamül..

    gelecekte vuku bulacak benzer durumlarda ise neriman okay gibi şehit annelerini belki daha trajik bir akıbet beklemekte. şu açıklamalardan anlıyoruz ki, sözkonusu durumda bu insanlar ağır bir üslupla terslenecek, hatta belki de pkk nın çıkarına eylemde bulunmakla itham edilmelerine kadar varacak iş. tam bir adnan aybaba üslubu;

    "... işte başbakan’ın önündeki "o sinsi plan" değerlendirmesi bu. çok yakınından aldığım bilgiye göre başbakan, "bu sinsi planı engellemek ve oyuna gelmemek için gerekirse tepki almayı göze alarak konuşacağım" diyor. yani, "vatan sağ olsun demeyeceğim" türünden ya da savaş karşıtı ifadelerle tsk’ya ya da hükümete eleştiri yağdıran seslere karşı sessiz kalmak yerine sert cevaplar vereceğini söylüyor."

    işte son durum böyle. e tabi politika bu, bel altı vurmak serbest. çok tehlikeli bir hava sezinliyorum..
  • habere göre stratejinin esası "şehit yakınlarıyla ortak duygu illüzyonu sağlanması" şeklindedir.

    (bkz: ortak duygu illüzyonu)
    (bkz: naptın cevat abi)
  • kötü niyetten midir yoksa okuma yazma bilgisi yoksunluğundan mıdır bilinmez, pek bir çarpıtılmış olan haber.

    yapılan açıklamanın iki paragrafı cımbızlanmış, araya da taşın gediğine konduğu bir açıklama yerleştirilmiş:

    "gördüğümüz üzere, toplumun kendi iç dinamikleri dahilinde oluşmuş reaksiyonlar, şehit annelerinin yüreklerinin derinlerinden gelen haykırışlar bir anda pkk planı oluverdi. oğlunun hakkını vatana helal etmeyen neriman okay da bu durumda isteyerek ya da istemeyerek terör örgütüne hizmet etmiş oluyor. ne garip bir tekamül..

    gelecekte vuku bulacak benzer durumlarda ise neriman okay gibi şehit annelerini belki daha trajik bir akıbet beklemekte. şu açıklamalardan anlıyoruz ki, sözkonusu durumda bu insanlar ağır bir üslupla terslenecek, hatta belki de pkk nın çıkarına eylemde bulunmakla itham edilmelerine kadar varacak iş. tam bir adnan aybaba üslubu"

    oysa bahsedilen haberde "pkk planı" olarak bahsedilen şey bu değil. yazıda bahsedilen pkk planı, yazıda yeraldığı şekliyle şu:

    "hatip dicle yazısında şehit binbaşının annesinin "vatan sağ olsun demeyeceğim" sözünü hatırlatıyor. sonra cenazelerde ortaya atılan "zenginlerin çocukları neden gitmiyor" sloganını vurguluyor. ve şehit düşen askerler üzerinde bir araştırma yapılmasını öneriyor. bu araştırmada hangi şehit yakını benzeri tepki verdiyse o şehidi pkk’nın "şehit!" albümüne almayı teklif ediyor. yani pkk albümüne "vatan sağ olsun" demeyen, devleti eleştiren, savaş karşıtlığı yapan, şehit yakınlarına ait askerlerin resimlerinin konulmasını öneriyor.

    işte başbakan’ın önündeki "o sinsi plan" değerlendirmesi bu."

    yani kimse şehit anası "vatan sağ olsun demeyeceğim" demişse pkk'lıdır demiyor. pkk "vatan sağ olsun demeyeceğim" diyenlerin şehit çocuklarını kendi şehidi ilan edecek deniyor, sinsi plan olarak adlandırılan da bu.

    bunu anlamamak için de ya yazıya "şöyle bir göz atmak" lazım ya da gerçek anlamda kötü niyetli olmak.
  • savaş karşıtlarını kendilerindenmiş gibi göstermeye çalışan pkk ve diğer bölücü tayfasının planıdır.

    düne kadar, en azından şehit cenazeleri eller üzerindeyken konuşmaktan utanan sözde demokrat bölücü güruhu, adeta şehirlere şehitlerin cenazeleri yağarken yüzsüzce çıkıp konuşabiliyor bu kez her fırsatta, çünkü tutunacak bir dal buldular. nedir o dal? bir şehit annesi çıktı "vatan sağ olsun demeyeceğim" dedi. çünkü oğlunu kaybetmişti, oğlunun böyle bir tehlikeye atılacak kadar -askeri anlamda- eğitimli olduğunu düşünmüyordu, profesyonel askerliğin daha doğru olduğunu düşünüyordu. ama o kadıncağızın haykırışının sebebi olan katil orospu çocukları, ne kadar utanmaz olduklarını göstermek için hiç beklemediler. bu terörist orospu çocukları her gün onlarca askerimizi öldürürken, "çözüm askeri değil"di.

    şimdi de çıkmışlar boka batasıca kıçımın şehitleri albümüne askerlerimizi dahil edeceklermiş. bu plan gizli midir ya da gerçek midir bilmem ama haince ve adicedir, tam da onlara yakıştığı gibi. ama unutmasınlar, her ne kadar annesi "vatan sağ olsun" demiyorsa da, o çocuğun ölmeden iki saniyesi daha olsaydı -ya da olduysa- son sözü vatan sağolsun olurdu - ya da oldu-.
  • evimde oturduğum yerden haberdar olduğum çok gizli plan.

    (bkz: tom waits)
  • hatip dicle'nin ortaya attığı fikir, resmi makamlara tepkilerini gösteren şehit ailelerinin çocuklarını, kendi şehitleri olarak göstermekmiş. okuma yetileri süper gelişmiş bir takım zevatın sinsi plandan kastı buymuş. öldürdüğü askeri kendi şehidi gibi saymak isteyen olağünüstü zihniyet için edeceğim tek bir kelamım dahi yok. onun için bir kenara bırakalım. burada mesele, haberde geçen "sinsi plan"ın salt bundan ibaretmiş gibi görülmesi. hadi öyle diyelim, buradan yapılan şu tümden gelimin bir aklı mantığı var mıdır?

    "bir şehit annesi ’vatan sağ olsun demiyorum’ diyorsa bunu desteklemek. bu sesleri artırmak. savaş karşıtlığı adı altındaki bu tür çıkışları sistemli olarak yükseltmek. barış anneleri savaş karşıtı olan şehit yakınlarıyla ’ancak acılı anneler birbirlerini anlar’ yaklaşımıyla bir araya gelmeli. böylece halkla güvenlik güçleri arasındaki moral bağ çökertilebilir. evladını askere gönderen annenin kafasına bu endişeyi koymak. sonra da en duygulu anı olan cenaze sırasında bu tepkileri yükseltmek. böylece devletle, hükümetle, tsk ile vatandaşlar arasındaki ’vatanseverlik bağı’nı kopartmak. oğullarımız boşuna ölüyor fikri yerleştirilmeli. askere göndermeme ve savaş karşıtlığı duygusu körüklenmeli."

    şimdi ortada iki ihtimal var. ya sözkonusu haberde birisi işkembeden analiz yapıyor, ya da sen olaya sığ yaklaşıyorsun. üçüncü bir ihtimal ise ikisinin birlikte geçerli olması. ne kadar üzücü..

    gelelim planın geçtiği iddia edilen paragrafa;

    "hatip dicle yazısında şehit binbaşının annesinin "vatan sağ olsun demeyeceğim" sözünü hatırlatıyor. sonra cenazelerde ortaya atılan "zenginlerin çocukları neden gitmiyor" sloganını vurguluyor. ve şehit düşen askerler üzerinde bir araştırma yapılmasını öneriyor. bu araştırmada hangi şehit yakını benzeri tepki verdiyse o şehidi pkk’nın "şehit!" albümüne almayı teklif ediyor. yani pkk albümüne "vatan sağ olsun" demeyen, devleti eleştiren, savaş karşıtlığı yapan, şehit yakınlarına ait askerlerin resimlerinin konulmasını öneriyor."

    sayın başbakan ise bu plana engel olmak için harekete geçiyor ve şunları söylüyor;

    "bu sinsi planı engellemek ve oyuna gelmemek için gerekirse tepki almayı göze alarak konuşacağım"

    şimdi sayın başbakanın buna mani olmak için kullanacağı metodu dikkatle okuyalım;

    "vatan sağ olsun demeyeceğim" türünden ya da savaş karşıtı ifadelerle tsk’ya ya da hükümete eleştiri yağdıran seslere karşı sessiz kalmak yerine sert cevaplar vereceğini söylüyor."

    yazık ki halen açıklama yapmaya devam etmek zorundayım. siz bilmiyor musunuz ki, pkk'nın bu olası şehit sahiplenme teşebbüsü durumunda, şehit aileleri nasıl bir tepki ortaya koyarlar. bunu engellemek için "vatan sağolsun demeyeceğim" diye ağlaşan insanlara, savaşa karşı olan insanlara sert cevaplarla mukabele etmeye lüzum var mı, a iyi niyetinin gıdısı öpülesi sözlük yazarı kardeşim.

    hurriyet gazetesinin buram buram dezenformasyon kokan haberlerini çarpıtmak boynumun borcudur. ne de olsa eksiyle eksiyi çarparsan artı eder. işte belki böyle çıkar karanlıklar aydınlığa..
  • olası savaş karşıtı sesleri bastırmak için hurriyetin gizli planıdır bu olsa olsa. yine hurriyet, yine bambaşka bir dezenformasyon, yine balıklama atlamaya hazır balık ordusu.. pek de gizliymiş hakikatten, sırlar dünyası resmen.
hesabın var mı? giriş yap