• tüpçünün 7 puanını daha gaspettiği futbol takımı.
    gerekçe ne ? mali kriterler.
    ulan, senin süper liginde mali kriterleri karşılayan kaç takım var ?
    mali kriterleri karşılayamadığı için uefa dan ihraç edilen bjk'nin puanını silebildin mi ?
    aynı gerekçeyle ihraç edilen antep'in puanını silebildin mi ?
    parasızlıktan oyuncu alamayan gs kriterlerini karşılıyor mu ?
    şike sürecinde hangi kuralı uyguladın ?
    15-16 sezonunda silinen 7 puan.
    14-15 sezonunda zirveye koşan takımın silinen 3 puanı.
    13-14 sezonunda playoff finalinde verilen uyduruk ve gerekçesiz seyircisiz oynama yasağı. üstelik maç tarafsız sahada oynanıyor.
    ne alıp veremediğin var bu takımla açıkla ?
    sorunun ne olduğunu herkes biliyor, bu takım yakasında atatürk taşıyan bir takım ve size batıyor değil mi ?
    hadi silsene gs'nin puanını, silsene bjk'nin puanını, düşürsene feneri ikinci lige.
    osmanlıspor senin kriterlerini çok mu iyi karşılıyor ?
    belediyelerden beslenen, milletin vergilerini sağa sola harcayan belediye takımları karşılıyor mu kriterlerini ?

    not:samsunlu değilim.*
  • 2011-2012 sezonunda çıkmıştık lige.

    o sezon çok fazla yanlış yapıldı. önce başkan birilerinin hatırı ile istifa ettirildi, yerine kazım yılmaz geldi. ardından bizi lige çıkaran hüseyin kalpar hocayı gönderip, türk futboluna yabancı, vladimir petkoviç getirildi. şampiyon takımın iskeleti darmaduman edilip, onlarca transfer yapıldı. üstelik bu transferleri hesapsızca yapan isim adnan sezgindi.

    oysa gençlerbirliği maçıyla lige fırtına gibi başlamıştık. ne yazık ki lig ilerledikçe gidişat kötüleşiyordu. önce petkoviç gönderildi. samsunsporumuz, "kurtarıcı" sıfatıyla lig arasında mesut bakkal'a emanet edildi.

    fena gitmiyorduk. özellikle theofanis gekas, michael fink, murat yıldırım'ın kişisel becerileriyle toparlanmaya başladık ikinci yarı. feneri kendi sahamızda 3-1 yendik. beşiktaş'ı inönüde murat yıldırım'ın füzesiyle 1-0 mağlup ettik.

    o sezonu hatırlayanlar olacaktır mutlaka. hani şu saçma sapan play-off sisteminin apar topar getirildiği sezon. şampiyonda, avrupaya gidecek kulüplerde play-off ile belirlenecek, ancak düşecek takımlar her zamanki gibi, son üç sıradaki takımlar olacaktı.

    ve artık ligin son haftasındaydık.

    kendi evimizde sivasspor ile oynuyorduk. kazanırsak ligde kalacak, bizim yerimize düşecek takımda antalyaspor olacaktı. maça iyi başladık. fink attı, öne geçtik. ardından sivas beraberliği yakaladı. ikici yarı bir tane daha attı rıza hocanın öğrencileri. mağluptuk, düşüyorduk. o maç askerdeydim, sinirden duvarları yumrukluyordum. sonra son düdük sesi, stadda ölüm sessizliği.

    ah uğur boral ah! o karşı karşıya kaldığın pozisyonu atabilseydin, belki de çok farklı geçecekti yıllar.

    sonuç olarak, samsunumuz lige çıktığı sezon, beceriksiz yönetim ve bozulan kadro yapısı yüzünden düştü.

    neredeyse tüm kadro şehri terk etti. derler ki, o gece samsun-istanbul uçağında 20'den fazla futbolcu varmış.

    kalan acıyı yıllarca biz yaşadık.

    düştük.

    ama hep ait olduğumuz yere geri gelmek için uğraştık, yıllarca...

    şükrü saraçoğlunda taraftarımızın alınmadığı play-off finali oynadık.

    yenildik, çıkamadık.

    sonraki sezon yine play-off finali oynadık, antalyaspor ile. o maç staddaydım. tam "bu sefer oldu" derken, kırmızı kart-uzatmalarda gelen goller.

    penaltılarda elendik, yine çıkamadık.

    anladık ki, play-offlar bize göre değildi. bu takım şampiyon olup çıkabilirdi bu bataklıktan.

    her sezon yapılan transferler, kulübü iyice borca sokmuştu. battıkça battık. kulüp sahipsiz kaldı. "amatöre düşsen, kaldırımda destekleriz" derken, koca yürekli, kaza gazimiz kaptan emin kar kulübe başkan oldu. ancak para yok, borç çoktu.

    artık ait olduğu süper lige çıkmaya odaklanan samsunspor yerine, tff 1.liginde kalmayı başarı olarak gören bir takım hüviyetine bürünmüştü şehrimizin takımı.

    samsunumuzu en son süper lige çıkaran, erkurt tutu tekrar başkan oldu. ancak, ne yazık ki o da çare olamadı. artık samsunspor, düşmenin kolay, çıkmanın ise imkansıza yakın olduğu, türkiye profesyonel futbol liglerinden en zoru olan ikinci lig kademesindeydi.

    tüm şehir suskun, mutsuz ve ümitsizdi.

    bunlarda yetmezmiş gibi; kulübe başkan olmak isteyen çıkmayınca, koca samsunspor'a kayyum atandı. artık adım adım tepetaklak gidiyorduk.

    derken, yüksel yıldırım geldi. efsane başkanımız ismail uyanık ile birlikte. yeniden samsunspor'u ait olduğu yere çıkarma sözü verdi. teknik direktör olarak takımın başına diğer efsanemiz ertuğrul sağlam getirildi. tüm şehir uyanmış ve ümitle dolmuştu.

    ilk sezon bu lanet ligden çıkamadık. ikinci sezonda rekor puanla şampiyon olduk.

    artık tek beklentimiz bir an önce süper denen o lige çıkmaktı.

    pandemi zamanıydı. son haftalara 3 takım eşit puanla giriyorken, üçlü averajda en kötü durumda olan bizdik. statlara seyirci alımı yasakken, rakiplerimiz statlarına seyirci alıyor, geri pastan rakibimizin yediği gol ofsayt diye verilmiyordu. yapılan haksızlıklara çıkardığımız sesi sadece biz duyduk.

    play-offa kaldık, bu sefer ilk turda altınorduya elendik. dedik ya, play-offlar bize ters.

    sabırla bekledik. her sezon inançla dolduk ancak hep kötü sonlar, kaybolan yıllar hanesine bir çizik daha attırdı.

    bu sezonda, ilk yarının ortalarında, birilerinin hatırı ile kulübün başına getirilen bayram bektaş gönderildi. yerine, yüksel başkan büyük risk alarak hüseyin eroğlu'nu getirdi.

    hüseyin eroğlu yıllarca altınordu'yu çalıştırmış, yabancı hiçbir futbolcu ile çalışmamış, hedefi olan bir takımda hiç bulunmamıştı.

    yine kafamızda soru işaretleri vardı. çünkü yanlış teknik direktör seçimleri yüzünden kulüp yıllar kaybetmişti. dile kolay, düştüğümüz sezondan sonra samsunspor'un başına gelen 23. teknik direktördü.

    hüseyin hoca kötü başladı ama çok iyi toparladı takımı. inanılmaz bir ivme kazandırdı, hem takıma hem de şehre. tam 20 maç yenilmedi samsunsporumuz. geçen haftaki göztepe maçında bu seri bozulmuş olsa da, canları sağ olsun.

    ve artık bu gece itibarı ile süper denen o lige geri geldik.

    yıllarca bekledik.

    çok acı çektik.

    yılmadık, küsmedik, hep destekledik.

    ama asla pişman olmadık. istanbul takımları yerine, şehrimizin takımını tuttuk. ne mutlu ki artık ait olduğumuz yere geri geldik.

    artık tek hedefimiz, bu ligde eskisi gibi kalıcı olabilmek ve tarihimizde hiç gidemediğimiz avrupa kupalarında türkiye'yi atatürklü arma ile temsil edebilmek.

    yeni değil, geri geldik.

    edit: imla
  • yer samsun istiklal ilkokulu. 20 ocak 1989 samsunspor trafik kazası olmuş
    ismini hatırlamadığım bir bayan hoca sınıfa girdi ağlayarak" çocuklar bugün ders yok herkes evine gitsin" dedi.
    sonra gönderdiler bizi eve. kimsenin ders işlemeye gücü yoktu.
    tüm şehir yas tuttu.
    sonra yıllarca esnafların duvarından aşağı inmedi mete adanır nuri asan ve muzaffer badalıoğlu posterleri.
    hepsinin altında huzur içinde yat yazıyordu.
    huzur içinde yatın...tomiç zoran ve şoför asım özkan
  • küme düşerse şerefiyle düşecek takım, şike yaptığı için değil.
  • babasinin sozunu dinlemeyip samsunspor'a gonul veren bu kucuk kardesimizi uzen takimdir. babam'in elimden tutup ilk kez maca goturup 'bak oglum kirmizililar biziz' diyerek desteklettigi, sehrimin takimidir samsunspor.

    "babam diyordu bana, samsunsporlu olma uzulursun diyodu. ama ben samsunsporlu oldum ve bundan da gurur duyuyorum."

    seni aglatanlar utansin, sana bise olmasin. elbet yine cikariz kucuk kardesim. seni yetistiren o guzel ailenin ellerinden operim.

    http://www.youtube.com/…v=3q4le_gj6wy&feature=share
  • süper lige hoşgitmiş. diğer suserlerin aksine ben alt ligin suseriyim.
  • babam bir dönem işi gereği hollandaya gider gelirdi ve ajax forması da getirmişti bir keresinde. samsunspor maç oynadığı zaman da beni her zaman 'bak oğlum ajax oynuyor' diye kandırırdı. bir gün fenerbahçe samsunspor maçı vardı ve babam beni yine bak oğlum ajax oynuyor diye kandırdı. samsunspor'un şampiyonluğa oynadığı yıllar tabi o yıllar ve ben 'aayakş' 'aayakş' diye bağırıyorum bir yandan. ve o 'ayakş' feneri haşat etmişti o maçta...

    süper lige hoş gelmiş...
  • futbola zerre kadar ilgili duymayan bir türk erkeği olmamın sebebi, zannediyorum ki, samsunspor'dur.

    89'daki kaza sonrasında küçük bir çocuk olan ben samsun sokaklarında dolaşıyorum. mecidiye'de tüm işyerlerinin vitrinleri samsunspor'la ilgili materyalle dolu, şehirde matem var. bir esnaf vitrinine kaza yapan otobüsün ezik plakasını koymuş, bir vitrinde çiçekler ve şiirler, diğerinde fotoğraflar... fotoğraflarda gülen yüzler, sokaklarda üzüntülü insanlar. her konuşma bir şekilde kazaya bağlanıyor, şehrin ruhu yok olmuş. o gün, az da olsa futbola duyduğum sevgim bitiyor, içimdeki yıldız sönüyor.

    kazadan birkaç yıl sonra samsunspor'un o zamanki futbolcularından biri büyük otel'in havuzunda su yutup boğulma tehlikesi geçiren beni tek eliyle tutup kurtarıyor; ne de olsa kaleci*! içimdeki yıldızda bir kıpırtı..

    yıllar yıllar sonra sıcak bir yaz akşamı türkiye milli takımı dünya kupasında büyük bir galibiyet alıyor ve artık kocaman adam olmuş olan ben evime doğru yürüyorum. insanlar galibiyetin sevinciyle sokaklara dökülüyor, herkeste bayram sevinci. içimde bir şeyler kıpırdanıyor, sevinecek gibi oluyorum ama yanından geçmekte olduğum mescidin önünde bir cenaze arabası, arabadaki tabuta sarılmış bağıra bağıra ağlayan bir adam görüyorum. o adamın yanından korna çalarak, tezahurat yaparak geçen insanlar... hayatımın çelişkisini yaşıyorum o an. samsunspor kazasından yıllar sonra, türk milli takımı da kafamda kaza geçiriyor.

    yıllar önce içimde sönen yıldız, o günden sonra bir daha hiç parlamıyor.
  • deplasman gibi deplasman geri geldi. umraniye kasimpasa karagumruk eyup istemiyoruz.

    yagmurlu bir samsun deplasmani. dakka 30 samsun'un genc golcusu cakmis, durum 1-0. cevir cevirebilirsen. semt gezisine benzemez.
  • ben samsunspor'u bugün bir yönden çok beğendim. şöyle ki, kendi çaplarında ellerinden geleni yaptılar. oyunu hiç çirkinleştirmediler, oyunu yavaşlatmadılar, çirkeflik yapmadılar. dolu tribünleri de var. daha ne, umarım bu anlayışta devam ederler. oyun olarak da üzerine koyup bu sene de ligte kalırlar.
hesabın var mı? giriş yap