• osmanlı merkeziyetçidir.selçuklu değildir.
  • selçuklu anadoluyu ihya etmiştir. buna herhangi bir anadolu kentine gittiğinizde kolaylıkla karşılaşabileceğiniz kümbetler , imaretler ve turkuaz mavi minareli şahane camiler delildir. osmanlı ise en büyük kültürel ve sanatsal yatırımı istanbul ve çevresine yapmıştır bir de elimizden kayıp giden balkanlara. nedense ( belki de anadolu da geçen çocukluk yıllarını süsleyen minarelerin turkuaz rengine bulanmış hatıraların etkisiyle ) selçuklu hep daha iyi , daha yakın gelmiştir bana.
  • selçuklular imparatorluk değildir, hele anadolu ( doğrusu rum) selçukluları hiç değildir. islam dünyasının batı ucunda ufak bir sultanlıktır. büyük selçukluların dahi ikbal devri 50 seneden fazla sürmemiştir, tipik bir iran tipi sultanlıktır.

    selçuklular'da imparatorluk (imperium) fikri yoktur. bu konsept osmanlılar'ın bizanslılardan -yani doğu roma'dan- aldığı bir politik fikirdir. burada teferruatını versek iş çok uzar, büyük iskender'e hatta ahamenişler'e kadar gider ki orada iran devlet ideolojisiyle birleşir, belki ucundan selçuklular'a da dokunur.

    kültür ve kurumlar tarihi böyle bir şey gençler, ucu bucağı yok, bir fikrin peşinde iki bin seneyi kat ediverirsiniz.

    bu arada dibine kadar farisileşmiş selçuklular'ı osmanlılar'dan daha türk saymak neyin kafasıdır onu bilemiyorum.
  • ikiside çamdan düşen bir kozalaktır.
  • özde fark yoktur. türkler müslüman olmakla bir medeniyet kampına dahil oldular. yani doğu-islam medeniyetine. at binici step kavmi olmaları hasebiyle o zamanın en etkili ve dinamik gücü olmaya adaydılar ama bu potansiyelin açığa çıkması birleştirici bir ideoloji yoksunluğundan mümkün olamıyordu. arap kabileleri aynı süreçten geçmiş ve sıralarını savmışlardı. ibn-i haldun'un dediği gibi asabiyelerini kaybetmişlerdi. ilk dinamizmin neticesinde elde edilen memleketler, zenginlikler ve fetihlerin nimetleri dejenerasyona yol açıyordu.

    işte tam bu noktada taze kan olarak devreye türkler girdi. hem güçlü asabiyeleri, hem de o devrin geçer akçesi olan süvarilikte mahir olmaları ve de en önemlisi birleştirici ve ideal verici islam dinine girmeleri patlayıcı bir bileşim oluşturdu. ateşli silahların icadı ve piyade talimlerinin başladığı 1600'lere kadar durdurulamadılar.

    olaya bu minvalde baktığımız zaman osmanlı ve selçuklu arasında fazla fark göremeyiz. tabii ayrıntıda bir çok farklar vardır.
  • mimarilerine bakıldığında fark net bir şekilde okunabilir.
  • selçuklu entrika yönünden henüz bakirdir o nedenle bir tane dizi yapmamışlar.. osmanlı ise şimdilerde modadır bir dolu abuk sabuk diziye ilham kaynağı olmaktadır.
  • biri selçuk'tan digeri osman'dan gelir. bense maymundan geldim.
  • selçuklu orta asya türk devletlerinin tüm özelliklerini taşır

    osmanlı ortadoğu arap devletlerinin özelliklerini taşır, bir kaç avrupayi monarşik yapı gözetilerek bu oluşum tamamlanır.

    selçuklu da kardeş katledilmez, harem yoktur, hadım bulundurma gibi bir defans sistemi yoktur, er meydanı kültürü savaşlarda ön plana ( düşmanın zayıf yanıymışta, aç bırakmakmış vb. olaylara girilmez, biz geliyoz ya gidin ya yenilin ya da yenin denir savaşa girilir.)çıkar.
  • selçuklu'daki ikta sisteminin adı osmanlı'da tımar sistemidir.

    çok önemli, biliyorum.

    allah belanı versin kpss.
hesabın var mı? giriş yap