selene

• bir gün önce bana küçük çocukların güzelliğinden iyiliğinden bahsedip, dersler verirken, bir gün sonra: "şu çıtır pane harcı reklamındaki velet var ya,benim çocuğum olsa doyurmam, aç kalsın,tansaş reklamındaki de aç kalsın" diye asabiyet yapabilen; bir iki saat önce,bir başka üniversitelilere laf ettim diye "hiç yakıştıramadım gözen,bilim insanı öyle olmaz,insanlık için çalışıyoruz biz" derken sadece saatler sonra "lanet olsun,onların çalışması da kongreye kabul edilmiş, ama benimki sözel sunumdu ha ha ben 1im onlar 0" şeklinde terbiyesizlik edebilen; "kediye whiskas yedirilmez, bir şey var whiskasda delirtiyor hayvanları" diye öğüt verip de (bkz: whiskas) "ninjaya whiskas yedirdim, yesin çocuk tatsın ya" diyebilen, örneklerini her an çoğaltabilen dengesiz. dangoş. minimalist ibiş.
  
  bır bır bır giden bir tartışma esnasında selene bir şey söyler ve
  m: haklısın
  s: haklısın deme bana, tartışırken haklısın denilir mi, bak sen de haklısın ama ben sana diyor muyum vıdıvıdıvıdı
  (alın bunu başımdan artık, yazdıkça yazasım geliyor)
• zirvede^* daha yakından tanıdığım sempatik güzel.
• aynı anda hem masum hem de yırtıcı görünebilen latexli vampir. kocaman mavi gözleri ile sadece etrafa bakınırken bile iç titreten bir güzellik.
• hayatimin son kisim donum noktalarinda bir $ekilde ko$e ba$larinda durup en evil side ifadesini takinarak gulumsemeyi ba$armi$ sipa bu. 3 yil, belki de daha oncesinde $ehirlerarasi ba$layan bir sohbetin sundugu; "hayatimin en" diye ba$layan bir kisim cumlelerimin oznesi oldu. hali hazirda huzur depom, sinerjik baglamda bunyemde cigir acmami saglayabilmi$ bir garip ya$amsal parca. se-yaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa-le-ben oyle mi diyorum beeeeeeeeeeeeeeeeeee-ne...-evribaditekbir-
• eski bir ikinci nesil yazar. (bkz: swh)
• bafa gölünün kıyısında sürüsünü otlatan endymion'u gören selene ona tutulmuştu. delikanlı uyurken onun yanına iner, dudaklarından öpüp yanına yatardı. endymion hiç uyanmazdı. ay tanrıça büyülü bir uykuda tutardı onu, böylece istediği gibi sever, okşar, öperdi.
  
  öylece yatardı, hiç uyanmadan,
  ne kıpırdar, ne de dönerdi,
  endymion, yakışıklı çoban. ^*
• (bkz: ay)
• tanrıçam diye sevilmek ne kadar güzeldir,
  denizlerin mavisini sözlerine kanat yapmış bir adam söylüyorsa bunu.
  gecelerim ışığımı üstüne dökmeyi düşleyerek geçerken
  yosun kokan nemli soluğu saçlarıma dokunuyor sanıyorum.
  
  bu gece, her gece olduğu gibi beyaz bir öpücük veriyorum ona
  maviye boyasın diye..
  bulutlar aralanıyor, birkaç yıldız..
  sonra ben.
  kendi öyküsünün tüm kahramanları ve üçüncü kişisi,
  gökyüzüyle bir ve aynı şey olan ben..
  
  seriliyorum üstüne.
  gece bizi bir kılıyor, yavaşça örtüyor.
  sesler soluksuz, anlamlar varışsız,
  selene poseidon'a kavuşunca, zaman aradan çekiliyor.
• (bkz: underworld)
• ısparta gençliğinin canlı müzik eşliğinde çılgın attığı^* bar. büyük ısparta otelinin giriş katında bulunmaktadır. eski ismi elife bardır. otelin 2004'deki revizyonundan sonra açılmıştır.