serpil

• emir kipinde genelde bayanlar icin kullanilabilecek buyu, geli$ temennisi.
  (bkz: abla kiz olmak)
• serpmekden gelen bir emir
• zippo işinin türk üstadı gözüküyor http://www.zippotricks.com/'da.. vallahi parmaklarına kurban, vermiş elin gavurlarına ayarı vermiş. june'un en iyi 3.sü olmuş tilt it denen trikle. bir de turkish delight diye bi hareketi var süper bi kız.. biz çok sevdik onu..
• elektron: "- yok birader biraz da siz dolanin $oyle, merkezde biz durucaz bir kisim arkada$la..."
  notron: "- hasiktir lan. bizim olayimiz bu. sen donucen ben takilicam koc."
  elektron: "- butun elektron arkada$lar adina konu$uyom bak, donmeyecez bundan sonra siz bilirsiniz. atom gotume benzer sonra."
  notron: "- serpil lan ipne. bak hic protonlar yapiyor mu boyle, komunis misiniz lan siz?"
• bazı hitit efsanelerinde dünyayı kurtaran kuzen.
• "iyi geliş, büyü, güzelleş" anlamında kullanılan bir ad.
• onbirinci nesil çaylak.
• apartmanin cephesi mezarliga bakiyordu. mezarligin etrafinda selvilerden bir duvar vardi. ucuncu kat pencerisinden bakinca mezarta$larini goremiyordu serpil. salona perde istememi$ti ta$indiklarinda. olur mu hic demi$ti kocasi, perdesiz olur mu? selvilerden mi saklanacagiz orhan demi$ti dalga gecerek. dayanamadi orhan perdesiz salona, gitti cok gecmeden.
  
  serpil'in en sevdigi $ey balkon ya da pencereden sincaplara bakmakti selvilerin etrafinda ko$u$turan. sincaplarin yumu$ak kivrakligina hayrandi. aslinda ota moka hayrandi serpil. adinin catlaga cikmasi bo$una degildi. fakat o ne icindeydi zamanin, ne de busbutun di$inda. $ekerpareci dukkaninin caminda. oyle derdi kendi kendine salonun ko$e caminin onune gectiginde. bu $eyleri bukme huyu apacik zevzeklikti banka mufetti$i orhan'a gore. hehe dedi kendi kendine, mufetti$lerin beceriksizliginden biz niye mesuluz ki...
  
  on kusur yildir oturdugu apartmanin onunden gecenleri neredeyse taniyordu artik. bir mahalle sakinleri vardi, i$ine, okuluna gidip gelen duzenli olarak gunun belli saatlerinde. bir de ce$itli sebeplerle mahalleye yolu du$en ordekler. arada gorduklerine ordek demek, mekanin di$ina cikmi$ligina, seni farkettim demekti onun dilinde. onceleri ordek sandigi ama sonradan mahalle sakini oldugunu farkettigi o sessiz adamin kim oldugunu asla tahmin edemiyordu serpil. ce$itli vesilelerle yoluna cikmi$ ama konu$maktan hep imtina eden adamdan bi bok ogrenememi$ti. bildigi tek $ey adiydi, onu da apartmanin alt katindaki camci rustem soylemi$ti. bi keresinde kirilan camini degi$tirtmek icin sipari$ verdiginde, adini adresini birakmi$mi$ rustem'e. tesadufen konu$urlarken birgun rustem'le havadan sudan papatya apartmaninin onunde, onlerinden gecmi$ti o. serpil, cok da muhimsemeyen bi edayla sormu$tu rustem'e kimdir bu adam diye. o zaman ogrenmi$ti adinin selim oldugunu. bir turlu oturtamadi kafasinda selim gibi ince fidan bir ismin icine, yorgun ve gobekli bir adami. selim'de gozluk ne arardi ki hem. gozlukluydu o. ustelik memur kiligindan anladigi, $i$e dibi gozluklerinin camlarini inceltirmeyi du$unemeyecek kadar da para derdi vardi. selim'lerin para derdi hep olmu$tur zaten o romandan beridir dedi ic sesi. olric oldu mu ki dedi kizarak. kader dedi sonra. plak cizirdamaya ba$ladi ruhunda. kadere bakti gozleri puslu...
  
  bazi bazi rastla$tiklarinda selam veriyordu selim'e sokak'ta. sirf ayni mahallede ya$ayan, ayni sincaplara imrenen iki insan ili$kisiydi onunki. ama selim'de garip bir tedirginlik, bir duymamazliktan gelme, gormemezlikten gelme halleri dikkatini cekiyordu serpil'in. insan insandan korkar tabi diyordu kendine. ama benim korkulacak nerem var yahu diye de saclarini duzeltiyordu hemen. salakti serpil ablasina gore. insan degil, kadin ve erkek onlar derdi her$eyi cok bilen ablasi. sen kime nasil davaranacagini bilmiyorsun, korkmu$tur adam senden. kimbilir ne gizli hayallenmeleri olan biri sanmi$tir seni. haydaaa dedi serpil, ne alaka kizim yaaa? insan insanin dostudur benim kitabimda. ustume insan firlatmasana durup durup. asla anla$amazlardi hicbi$eyde...
  
  selim bey dedi arkasindan bir pazar sabahi tam da selvilerin altindan gecerlerken. duymami$ gibi yurudu selim bey. bir daha bagirdi serpil, sesinin, duydun biliyorum, donmezsen daha da bagiririm tonuyla. isteksizce dondu selim bey. omuzlarindan anladi onun isteksizligini serpil. korkuyordu resmen bu koca adam ondan. gozlerini gordu, feri sonmu$ gozlerini. aklinda ne varsa unuttu. anahtarinizi du$urdunuz dedi yerden aldigi ucunda acacak olan anahtarliktaki anahtarlari uzatirken. ne olur susmayin boyle, gectiginiz yollar aciyor dedi sonra. $a$kin $a$kin bakarken selim bey, ho$cakal dedi, ho$cakali inatla birle$ik yazarak. olmali mutlaka bir sebebi, urkek korkakliginizin dedi onun duymayacagi sesiyle...
  selvi sokak serpil'i
  kapagin arkasi
• anlamının 26 yıl sonra hiç beklemediğim bir anda bildiğimden çok farklı olduğunu keşfettiğim isim. serpil isminin tdk ya göre samsun terme de kullanılan bir anlamı da çapaşır sepetiymiş. (imla hatası bende değil tdk böyle yazmış)
  çapaşır sepeti nedir allah aşkına sözde kaynak aldığımız yer tdk.
  onu geç de serpil demek çamaşır sepeti demek olamaz. buraya nerden geldim dersek mira mir gibi bana anlamsız gelen bir erkek ismini anlayabilmek için araştırmaya koyulmuşken dedim dur bi kendi adımı yazayım bakalım ne çıkacak diye. yazmaz olaydım. bence mira mir in söylenişi daha saçma
  (bkz: http://www.tdkterim.gov.tr/…ri=derlay&kelime=serpil)
• bizimkiler dizisinde salih kalyon un oynadigi tak tak sedat'in karisi. güzin özyağcılar tarafindan canlandirilmistir.
  (bkz: #34002393)