şom ağızlılık

• başa gelmesi istenilmeyen bir durumu sürekli dillendirdikten sonra başa gelmesi^* durumu. kimisi tek seferde bunu başarır ki bu da şom ağızlılık derecesinin yüksek olduğuna işarettir.
• bir anne süpergücü.
• kaderin cilvesi mi demek gerekiyor, bilemedim ama dün ağzımdan çıkan sözlerin, gece başıma gelmesi söz konusu olunca sahibi olduğumu düşündüren durum. sıkıntı.
  
  güzelyalı’da yaklaşık 50 yıllık, kaya üzerine inşa edilen bir apartmanın çatı katındayım. özellikle yaz ayından bu yana peş peşe sıkıntılar baş gösteriyor, biri bitmeden biri başlıyor vesaire vesaire vesaire. kısacası illallah dedirten, yaka silktiren haller.
  
  dün apartman görevlisi ile konuşurken, final cümlem: ‘’ en güzeli dibinden dinamitlemeli bu apartmanı’’ olmuştu.
  
  sen misin diyen, al sana dinamitlenmiş hissini dolu dolu yaşatan (bkz: 4 kasım 2022 izmir depremi/@minnoklokumcuk)
  
  sanki odanın ortasında bomba patlamış gibi ödümüzü kopartan bir felaket yaşadık.
  şom ağızlıyım kesinlikle.
• akşamları genelde ders çalışıyorum. oruç tuttuğum için kerbelaya dönen böbreklerim şükür elhamdülillah desin diye de sürekli bir şeyler içiyorum. önce kocamaaan bi bardak içi şıkır şıkır buz dolu sütlü gayfemi içtim. kesmedi bi de limonata içeyim dedim gittim bi bardak limonata kattım yatakta yanıma koydum. önümdeki masada bilgisayarım var, masaya da ayaklarımı uzattım bi yandan örgü örüyorum bi yandan dersimi dinliyorum arada da limonatamdan içeceğim. bardağın yanında da telefonum var. hoca en son bir şey dedi ne dediğini tam anlayamadım. şunu iki tık geriye alayım da önemli bir şey dediyse kaçırmayayım diye hafiften doğrulmaya başladım. doğrulurken de işalla bardak devrilmez diye aklımdan geçiriyordum ki götüme doğru bi soğukluk yayılmaya başladı. hassiktir ben benim şom ağzıma sıçam bardağın hepsi olduğu gibi döküldü. hemmen telefonu aldım elime kılıfını falan çıkardım allah'tan çok ıslanmamış. yatağın alezi her allahın günü köşelerden çıktığı için attıydım zamanında yatağım da limonata oldu. yatağa serdiğim battaniye de limonata oldu. don atlet hepsi battı. gece gece bi ton iş çıkardım başıma. neyse gideyim de bi bardak daha limonata katayım bari. ilk yudumdan sonrasını yatak içti ahaha
• "psikoloji, felaketleri düşleyenin onu arzuladığını bilir. ama niye o kadar açgözlü bir hevesle gelip onu buluyorlardır? gerçekliğin içindeki bir şey, paranoid fantazide dokunacağı ve çarpıtacağı bir bam teli bulur. herkeste örtük biçimde varolan sadizm, herkeste örtük biçimde varolan zaafa şaşmaz biçimde yönelir." theodor w. adorno - minima moralia
  
  (bkz: kendini gerçekleştiren kehanet)
• benim de ne yazık ki içinde olduğum grup.
  hani bardağın dolu tarafı, boş tarafı hikayesi var ya, işte o kötümserlik durumu. üzerine çok düşündüm. bu durum, çooookkk eskilere dayanıyor bence. insan zamanının başlarına, korkulan tabiat olaylarına, tanrılara ve dahi insanı yönettiğine inanılan güçlere.
  eğer, hep çok mutlu görünürseniz ya da halinizden hiç şikayet etmeyip şıkır şıkır gülerseniz, muhakkak düzeninizin bir şekilde bozulacağına dair o (batıl?) inanç.
  çünkü hali hep iyi olanlar mutlaka birilerinin dikkatini çeker, mutlaka istemli istemsiz imrenen bakışları üzerine çeker. çeker yani. (bu satırları inanılmaz yumuşatarak yazıyorum, aslında aklımdan geçen sözcükler ne kadar keskin ve şiddetli, bir bilseniz.)
  demem o ki, olaylara temkinli yaklaşmak 'dna'mıza işlenmiş bizim.
  bence abartmamak kaydıyla çok da kötü sayılmaz, ne dersiniz?
• (bkz: ben)
• türk spor spikerleri bir zamanlar bu olayın bokunu çıkarmışlardı.
  
  aman çocuklar bu dakikalardı gol yemeyelim derlerdi üstünden iki dakika geçmez gol olurdu. yan toplara dikkat edelim derlerdi ilk korner gol olurdu. son zamanlarda performansları düştü neyse ki
• (bkz: şom ağızlı) olmak, gelecek ile ilgili olumsuz yorumlarda bulunmak
• gelecek icin tutan olumsuz kehanetlerde bulunmak.