• yurtdisinda 2 yil gecirdikten sonra turkiyeye tatile gidildigi gun veya yorgunluk agir basiyorsa ertesi gun gidilmesi mecbur mekan.
  • mersin 'de 1 adet çakmasının açılmak üzere olduğu mekan. hadi gerçeği "meşhur tavacı recep usta" olan ismi "kaburgacı tavacı recebusta" yaptın, logoyu birebir benzettin onu da anladım da recep usta'nın masanın arkasında kollarını açıp poz verdiği, masada envai çeşit lezzetin ağzımın sularını akıttığı o güzelim fotoğrafa kendini neden montajladın be ustam? bir an için fotoğrafa bakıp gerçek sandım. ne zaman ki iki fotoğrafı karşılılaştırınca dekorun masanın ve hatta tabakların yerinin dahi aynı olduğunu farkettim işte o zaman sana bu satırları yazdım recebusta. o fotoğraftaki bıyığına tükereyim recebusta.
  • sahilyolu suadiyedeki $ubesindeki garsonlarin son derece guleryuzlu ve hatta haddinden fazla muhabbetkar olduklari,fiks olarak yayik ayrani(kepceleyerek iciliyo zahir),cig ve icli kofte,salata ve bostane dedikleri sulu bi gavurdagi benzeri bi ce$it salatanin geldigi,rezarvasyon saatimizi 2 saat gecirmi$ olmamiza ragmen hicbir sorunla kar$ila$madigimiz,ozellikle sac tavasinin leziz oldugu ancak kaburga dolmasinin da yemeyip de yaninda yatabilinesi,yagdan baldan kacmadiklari yeme sonrasi ogutme safhasinda gecirilmesi yuksek mide fesatindan rahatlikla anla$ilan,icinde karpuz ici bebek,icindekiler kismi ve benzeri fantastik ogeler iceren menusu ile komik(menuda fiyatlar yazmamakta bu arada),benim icin gidilmesi adeta bi zafer niteligi ta$iyan*mekandir.
  • ömrü hayatımda gittiğim en mest edici yemek yeridir*. o sac tava, kaburga dolma, içli köfte , irmik helvasının, hepsinin tatları çok orjinal. adam gerçekten bu işi biliyor. günlük cirosunun 25 milyarı bulduğunu duydum; aklım hayalim durdu. ama insanın mutlaka hayatında bi kere de olsa recep ustadaki bu lezzetleri tatması gerek. ha bi tek, şapkalı bi adamın elinde küçük bi fincanla getirdiği mırrayı (hazım içinmiş) içmenizi tavsiye etmem ya da direk dikmeyin derim.

    edit: mırranın tek dikişte içilmemesi servis edene küfür anlamı taşıyormuş, uyarısı için keyifadamına teşekkür eder; hiç içmeyin bence o zaman derim =)
  • iyidir, hoştur, lezzetlidir ama...

    ...çok pahalıdır.

    adam başı en az 30 ytl geliyor. "30 ytl ile kaç kişi doyar biliyor musun recep usta?"

    40 sayfa mönü yapıp her bir sayfasına mekanına gelen ünlülerin fotosunu koyacağına.. tam girişine bilmemkaç tane kuş olan kafes yaptıracağına.. rezervasyonsuz gelince "malesef yerimiz yok" diyeceğine...

    ...az daha fiyatları kıssan bir ikinci defa gelsek kötü mü olur? ne diyorum ben ya mekan full çekiyor a.k.

    zaten geçmesine geçti de tavasının tadı gitmedi aklımdan..

    böyle bir yerdir aman diyim. kalıbına güvenen gitsin.. rezervasyonu da unutmayın, özellikle ramazan aylarında...
  • müşterisinin çokluğundan olsa gerek, 'bu giderse nasıl olsa yenisi gelir' mantığıyla müşteriye insan değilmiş gibi davranan restorandır.rezervasyon yaptırılır, yer ayırtılır ve yemek için gidilir. telefonu açan insanın kağıda not alıp bilgisayara geçirmemesi gibi bi gerekçeyle dışarıda bardaktan boşanırcasına yağmur olduğu halde görevliler tarafından: 'sizi bahçeye alalım, şal veririz' önerisinde bulunulur. kabul etmeyince de: 'o zaman gidin siz bilirsiniz' cevabıyla karşılaşılır...
  • bulaşıkçılıktan başlayıp sosyete kebapçılığına uzanan yolun yolcusudur.
  • müşteriye saygı nedir bilmeyen garson ve çalışanların olduğu bir lokanta.

    fotoğraf makinesi garsona verilip masanın fotoğrafı çektirilir. sonra da duvardaki ünlülerle çekilmiş resimlerin yanında boş bir yer gösterilerek:

    - ee artık bizimkini de şuraya asarsınız eheh. (iş olsun diye bi espri yapıldı işte masada. ben mi yaptım, başkası mı yaptı hatırlamıyorum)
    - olmaz. diğer resimleri öldürür. (mına koyim çok meraklıyız sanki senin duvarına. sen de şakaya vur geç işte)

    o noktadan sonra şeytan dedi siktir git karşıdaki yıldız beyi'nde soslu soğanlı dürümle doyur karnını. en azından bir saygı var müşteriye. ne demek lan diğer resimleri öldürür? biz de biliyoz herhalde ünlü resimlerini astığınızı. salak da olsa bi espri yapılmış işte. sen de müşterinin gönlünü hoş tut da "hehe getirin tabi asarız" falan de. sanki öyle desen götümden çıkardığım fotoğraf yazıcısıyla print edip, cebimdeki çerçeveye takıp asacam duvarına hayret bi şey ya.
  • devamlı gittigim kuzu dolmasına hasta oldugum usta. ta ki 2006 yazına kadar...
    saatlerce kuzu dolmasının hayalini kurup tam yemege basladıgımız anda icinden cıkan kocaman kıl sayesinde hem yemekten hem garsonundan tiksindigim yer.
    - aaa kıl cıktı icinden bakarmısınız? hemde kuzuyla alakasız bi kıl... ööööghghh (tam kusmaya baslıcakken garson gelir)
    - hımm evet kıl bu.
    - ??!!
    - ama takdir edersiniz ki hepimiz de bulunuyo bu tüyler.. sırıtarak
    - hönk???

    gachayım
    hesap da ödemem
    bir daha da gelmem
    kimseyi de göndermem
  • esat'taki versiyonunda tekrar tekrar irmik helvasi tanimi yapilan mekan
hesabın var mı? giriş yap