• türk futbolundaki en büyük problemdir.

    ne idüğü belirsiz, kalitesiz oyunculara yıllık 2-3 milyon euro'dan aşağı maaş verilmiyor. oysa elde edilen tek başarı yok. sahada oynanan bir futbol yok, iki pas yapmayı başarabilen yok.

    o zaman bu neyin zorlaması? bu kadar kötü futbola neden bu paralar ödeniyor? tüm futbol klüplerinin ortak karar alıp, bütün borçlarını bitirene kadar yıllık en fazla 1 milyon tl maaş vermesi lazım ki bu bataktan çıkılabilsin.

    görürüz o zaman rest çekebilecek oyuncuları, alper potuk gitsin bakalım ingiltere'ye 3 milyon euro'ya veya ozan tufan transfer olsun italya'ya burada aldıkları paralarla.

    türk futbolunun acilen bu rüyadan (daha doğrusu kabustan) uyanması gerekiyor.
  • türk futbolunda maaş değil liyakat sorunu vardır. fetöcülerin yönettiği tff ve devlete yaranacağım diye saçma sapan işler yapan iş insanlarının yönettiği kulüpler bu durumda olmaya mahkumdur. kongre üyeleri seçimlerini liyakata göre yapmadıkça düzelmeyecek sorundur. çünkü burası türkiye...
  • marka değerinin ve ülke itibarının düşük olmasından dolayıdır. ingiltere'de yaşamak ve pl'de 1,5 milyon euroya oynamak türkiye'de yaşayıp 2,5 milyon euro almaktan iyidir. çünkü ligin lig değil, ülken ülke değil. dolayısıyla sen oyuncuyu buraya getirmek için değecek kadar yüksek para vermek zorundasın. ve bu da çoğunlukla yaşlı, sakat veya sorunlu oyuncular için geçerli. diğerleri zaten sana gelmez. bahsettiğim oyuncular ise genelde paranın üstüne yatıp götünü yaymaya geliyor. yani senin yapman gereken oyuncu yetiştirip hem ligini, hem milli takımını izlenir kılmak ve burayı bir futbol cennetine dönüştürmek. o zaman vitrin görevi göreceğinden futbolcular buraya gelmek için sadece paraya bakmaz. çünkü oynanan futbolla kendini geliştirebileceğini ve vitrine çıkabileceğini bilir. ama türkiye'de futbol oynanmıyor maalesef. tek amacımız kazanmak. her ne şartta olursa olsun kazanmak. bu futbola katkı sağlamaz.
  • tüm kulüpler anlaşsın, maaşları düşürsünler mantığı, biraz sakat bir mantık. düşürürsen ne olur, üst liglerin mahalli lige döner. meselenin özüne inmek gerekiyor. bir malın arzı azsa fiyatı da artar. fenerbahçe'ye transfer oldukları dönemde ligde alper potuk gibi, ozan tufan gibi 4'er, 5'er tane futbolcu olsaydı, bu oyuncuları mevcut maaşlarının üçte birine, dörtte birine getirebilirdiniz. kısacası ülke olarak çok futbolcunuz olursa, futbolculara harcadığınız para da az olur. daha da derine inersek, futbolcu sıkıntısından önce sporcu sıkıntısı bulunuyor. çok futbolcu olursa bu futbolculardan iyi olmayanlar da başka sporlara yönelirler. futbolunuz ilerlediği gibi atletizminiz de ilerler. bunlar hep birbiri ile bağlantılı şeyler. daha da derine inin, profesyonel sporcu olmayan insanlardan yüzde kaçı haftada bir gün spor yapıyor mesela. hiç spor yapmayan, çocuklarını, yakınlarını spora yönlendirmeyen insanların, bu ülkeden sporcu çıkmıyor ya demesi de pek akla, mantığa sınan bir şey değil.

    mesela mehmet topal diye bir futbolcu var bu ülkede. herkes eleştiriyor adamı. eleştiren adamlar senede bir kere piknikte filan topa tepiyor. millet olarak saçma sapan işlerde çalışıyoruz. biz işimizde ne kadar başarılıyız, ne kadar profesyoneliz, ne kadar uluslararasıyız da, en zor mesleklerden birini yapan futbolcuları acımasızca eleştirip, onların world class olmasını bekliyoruz. bunun da değerlendirilmesi gerekiyor kanımca. mühendisin, doktorun, avukatın ne kadar iyiyse, futbolcun da o kadar iyi olacak en fazla.
  • mario gomez, gomis gibi oyunculara 3 milyon verse, ne diye necip gibi yedeğin yedeği oyunculara 1.1 milyon euro verirsin, sonra ligin yıllık ücret skalası 18 takım içinde yükseliyor.
  • yabancıları getiremeyiz doğru ama en azından türk futbolcular için üst maaş kotası konulabilir.
  • maaş probleminden ziyade türkiye'de, dürüst olmak gerekirse, ne yazık ki esas problem ikinci sınıf ülke olmamız. buralara avrupadan oyuncu kaldırıp, ikna edip getirmek ne yazik ki zor. hadi yabancı oyuncu getirmek için yüksek maaş teklif etmek lazım kabul, peki türk oyuncularının düşük piyasa değerlerine rağmen yüksek maaş almasını ne yapıcağız?

    burada küçük bir inceleme çalışması yaptım:

    italya serie a orta-üst sıralarında gezinen bir takımı ele alalım: lazio.

    transfermarkt verilerine bakıldığında bu takımın şuan toplam değeri 275 milyon euro civarında

    bu takımdan üç tane oyuncu seçtim bunlar:
    - sergej milinkovic-savic yaş: 24
    - adam marusic yaş: 26
    - marco parolo yaş: 34

    sırasıyla transfermarkt'tan bu entry yazılırken piyasa değerlerine baktığımızda,

    - milinkovic-savic: 65 milyon euro
    - marusic: 7 milyon euro
    - parolo: 3 milyon euro

    aynı şekilde sırasıyla güncel senelik maaşlarına bakalım, unutmayın ki italya ve diğer avrupa ülkelerinde income tax dediğimiz hede var. wikipedia'dan baktığımızda senelik 75 bin euro ve üzeri gelir elde edenler, kazandığının yüzde 43'ünü devlete vergi olarak ödemek zorunda https://en.wikipedia.org/…ation_in_italy#income_tax

    - milinkovic-savic: 1.8 milyon euro
    - marusic: 800 bin euro
    - parolo: 1.4 milyon euro

    şimdi bir de süperlig'e bakalım. beşiktaş, takımın guncel toplam piyasa değeri 64 milyon euro

    yaşları lazio için seçtiğim oyunculara benzer 3 tane oyuncu seçtim:

    - oğuzhan özyakup yaş: 26
    - gökhan töre yaş: 27
    - adriano correia claro yaş: 34

    piyasa değerleri sırayla:

    - oğuzhan: 3.5 milyon euro
    - gökhan: 300 bin euro
    - adriano: 800 bin euro

    şimdi birde bu arkadaşların güncel maaşlarına bir göz atalım, türkiye'de topçular bildiğiniz gibi gelir vergisinden muhaf bu arada:

    - oğuzhan: 1.3 milyon euro
    - gökhan: 1.4 milyon euro
    - adriano: 3 milyon euro

    şimdi siz söyleyin beşiktaş neden piyasa değeri 300 bin olan gökhan'a 1.4 milyon maaş verirken lazio 65 milyon euro değeri olan milinkovic-savic'e sadece 1.8 milyon (vergiyle 1.2 milyon gibi bir rakkam) veriyor?

    (bkz: lobi)(bkz: yozlaşma)(bkz: adam kayırma)

    bunu düzeltmenin tek yolu taraftarlardan geçiyor. her boka gaza gelip fanatiklik yapacağımıza sabırlı olup tepki koymak geleceğimiz için tek çözüm.
  • galatasaray olarak yine yeniden sorun olmaya başlayacak gibi duruyor. bugün medyada dillendirilmese de çok değil 1 ay sonra "gs maaşları ödeyemiyor mu?" veya "gs maaşları neden geciktiriyor?" diye ortalığı yangın yerine cevirecekler.

    çok değil 3-4 gün önce wilfred zaha başlığı altına yazdığım entry'de bu duruma değinmiştim. yönetim,sakın ama sakın futbolcuların maaşını geciktirmesin.
    (bkz: #155145716)

    benim bu başlığa yazma nedenim de dün medyaya yansıyan juan mata mesajları.konuşma arasında "maaşlar yatmıyor." anlamı çıkacak mesajları
    . juan mata mertens'in alintisina teşekkür etmiş. dries mertens "ödemeleri yapmaları gerektiğini söyledik. endişelenme yapacaklar." demiş. bu başka bir şey de olabilir ama %99 ihtimalle maaş ödemeleri aksıyor.

    yani nerede ise her yönetim aynı şeyleri yapıyor. bu adamlar profesyonel futbolcu. sen maaşını ödemez,geciktirirsen sahada oynar mı? %100'ünü verir mi? önemli olan yıldızları dizmek değil. bu ağır kontratları ödeyemedikten sonra şu yıldız transferlerinin hiçbir anlamı yok. anlamı yok çünkü o adam maaşını alamadığından kafası rahat olmayacak. kafası rahat olmadığı için sahaya odaklanamayacak. odaklanamadigi için %100'ünü veremeyecek. formu düşecek. üstüne şikayet edip haklı fesih yapacak... ne oyuncudan faydalanabileceğiz,ne bonservis kazanabileceğiz. yapmayın.
hesabın var mı? giriş yap