• farsça anlamı bir* demek olan sözcük, sayı.

    (bkz: hepyek)

    rathana.*

    (bkz: key)**
    (bkz: anahtar)
  • "çok daha basite indirgeyelim eskiden ölmüş, sonradan ölmüş, yok şamanın ruhuymuş yok erlik'in oğluymuş karıştırma derseniz eğer, en basit ifadeyle genel olarak iyi olan ruhlara iye (değişik boylarda issi, iççi de deniyor) ya da yer su; kötü olan tanrı/ruhlara yek (çak) ya da toptan körmös diyebiliriz..."*

    "çaştani bey hikayesi'nde*de yek adı verilen, insanların etini yiyip kanlarını içen ve bağırsaklarını üzerlerine dolayan şeytanî yaratıklardan söz ediliyor.
    altun yaruk, budist etkisindeki bir metin olmasına rağmen vampiri karşılayan kelimelerin (yek, içgek/içkek) türkçe olması bize daha o dönemlerde türkler arasında vampir inancı olduğunun kanıtı aslında."*
  • oha. buna göre "yekten takılmak" çok fena. sakat işler peşinde demek adam.
  • türk ve altay halk inancındaki şeytan. yoldan çıkaran ve kötülüğün simgesi olan varlık.
  • (bkz: yah) (bkz: jack) (bkz: cock) (bkz: çocuk)
    (bkz: joke) (bkz: york) (bkz: yok) (bkz: nah) (bkz: kah)
    (bkz: sağır kef)
  • farsça kökenli olan yek "bir" anlamına gelirken, bizim dilimizde bulunan ye-k; obur, sürekli yiyen, iblis, şeytan, düşman anlamlarına geliyor.

    bilmiş yek bilmedük kişiden yig.
    (tanıdığın şeytan, tanımadığın kişiden yeğdir.)
    divanu lugati't-türk

    biş yek talaşur (beş iblis birbiriyle dalaşıyor)
    tumanlığ yekler avar (kötü iblisler etrafta toplanıyor)
    su (y)m yeklügün sügüšüp (suç ve şeytanlıkla savaş)
    yeklük: fesatlık, şeytanlık.
  • (bkz: bir)
  • (bkz: yegane), yekta
hesabın var mı? giriş yap