şafak vakti
-
günün en kutsal periyodu, nedense o dağ arkasından hafif ışıyan güneşdaha mı gazlı oluyor, daha mı heyecanlı oluyor bilemem ama kovboyundan, yeniçerisine, karateciden pehlivanına herkes bu vakit de başlar neye başlıcaksa.
-
yalnızlığı en iyi tadabileceğiniz, günün en soğuk vakti.
gece geç saatlere kadar oturanlar da artık yavaş yavaş uyku moduna geçmişlerdir ve dunya size kalır, gökyüzünü sizden başka izleyen yok gibi hissedersiniz. her ne kadar dunyanın diğer kısımlarında gündüz de olsa.. -
eksi sozlugun tadindan yenmedigi dakikalardir. sol framede yasanan kosusturmacalar, ayarlasmalar hepsi ortadan kalkar. kendini gosterme cabasinin sifira indigi bu dakikalari cok seviyorum.
-
1943 tarihli arif damar şiiri...
"şafak vaktidir
terket beni artık hatıra
bundan böyle ben artık
dağılıp boydan boya mısralarıma
esirler açlar ve mağluplarla
hürriyet ekmek ve zafer türküsünü
gücümün yettiği kadar söyleyeceğim
sonra bu dehşet ve sefalet içinde
mesut günler vadeden
bir silah sesi gibi titreyeceğim" -
d&r daki görevliden öğrendiğim kadarıyla 15 nisanda piyasaya sürülecek olan twilight saga nın 4. ve son kitabı 'breaking dawn' ın türkçeye çevrilmiş adı.
-
-
günün en sevdiğim saatleridir. pencereden bakınca tek tük yanan ışıklar görürsünüz, o ışıklara ait hikayeleri düşlemek size ve hayal gücünüze kalmıştır, kendinizle başbaşasınızdır, şehir daha uyanmamıştır dolayısıyla trafik, karmaşa, keşmekeş başlamamıştır, sokaklar gözünüze daha bir güzel gelir, sukünet size aittir. huzur duyarsınız yaşadığınız kenti bir kez daha seversiniz.
hele birde kafanızı çevirip baktığınızda uykunun herkesi masum kılan kardeşliği ile uyuyan sevdicek varsa .....
ne diyordunuz siz ekşiciler" dadından yenmez"mi? -
(bkz: the breaking dawn)
-
stephenie meyer'in alacakaranlık serisinin dördüncü kitabı. serinin kitapları sırasıyla alacakaranlık-yeniay-tutulma-şafak vakti şeklindedir. (bkz: breaking dawn)
-
şafak sezer'in tipleme ve skeçlerinden oluşan bir tv programı vardı bu isimle eskiden. hatta vj bülent'le birlikte yapışık ikizleri oynadıkları "hıdır ile berke" gayet komikti diye hatırlıyorum.
sene 98-99 falan olması lazım.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap