• "yarın daha gelecek, zamanı var" diye düşünerek yaşamak.
    (bkz: real time)
  • (bkz: carpe diem)
  • "bir tek şimdiyi istediğinde senin olacağım. bir tek şimdiyi istediğinde hep senin olacağım. şimdi aldığım nefesin son nefesim olabileceğini gördüğünde, son nefesime kadar seninle olacağım. giderayak olduğumu, giderayak olduğunu, giderayak olduğumuzu görünce gitmez olacağım. ne yılan ne tavus ne de elmaydı günah olan. hesaptı. yarındı günah olan. şeytanın zamanıydı: gelecekti günah olan. hesap günü, bir tek hesaptan soracaklar. hesap günü, bir tek hesaplarımız hesaba çekilecek. biliyor musun şeytan yarında yaşar? tıpkı senin gibi. senin elmanı ısırırsam şeytanı gebe bırakacağım. kabil'i doğuracaksın. hırsı ve hasedi doğuracaksın. ki onlar da geleceğin çocukları..."

    (bkz: hassas ruhlar terazisi)
  • içinde hem yaşanmışlıkları hem de geleceğin hesaplarını barındıran günü, yani bugunü yaşamak..
  • yapılabilecek tek şey.
    zira -ne açıdan bakarsan bak- yaşanabilecek tek zaman bugündür, hatta şu andır.
    zaten zaman dediğimiz şey "şu an"ların toplamından ibaret değil mi? *
  • hayat dediğin başka nedir zaten? ben şuna inanıyorum ki, üç buçuk günlük ömrümüzü kendimize zehir etmemek için ne mazideki hayatımıza ve kaçırdığımız fırsatlara ne de istikbalin olmayacak hülyalarına kulak asmayarak bugünümüze hapsolup yaşamalıyız...

    içimizdeki şeytan, sabahattin ali
hesabın var mı? giriş yap