• kansızlıktan ileri geldiği söylenen durum...bu pek inandırıcı değil çünkü kanı fazla olan insanlarda da görülüyor*
  • kişi piyano, flüt türevi bir enstrüman çalıyorsa eğer, ellerini normalinin iki katı sürede ısıtmak zorunda bırakan tuhaflık.
  • kansizligin yaninda eldeki kilcal damarlarda bir takim bozukluklar olabilecegine i$arettir, bu durumda genellikle dogu$tan "kazanilmi$" bu ozellikten kurtulmak pek mumkun degildir. ayrica bu durumda ayni sorun ayaklar icin de gecerli olabilir.

    hava sicakligi azicik du$sun, hemen eldiven giymeye, yore halkinin baki$larini uzerine cekmeye ba$layan ki$iler bu ozellige sahiptir. ayrica cok fena esprilerle de kar$ila$irlar.

    (bkz: elin buz gibi gotun karpuz gibi)

    buyrun burdan yakin. bu espriyi yapan ki$i eger lise ve dengi okullar seviyesinden a$agida degilse muhtemelen durgun zekali ya da bir armuttan azicik daha zekidir ve kesinlikle buz gibi ellerle ensesine $aplatilmayi hak eder.
  • dolaşım bozukluğu yüzünden ayaklarla birlikte görülebilen rahatsızlık. tırnaklarda morarma da eşlik edebilir. daha çok kadınlarda görülür. "ay bunun da ayakları yaz-kış hep soğuk" diye arkadaşlara malzeme edilir.
  • bir çift sıcacık sevgili eli gerektiren durumdur.
    sevgilinin olmadığı durumlarda anne de aynı işlevi görebilir. önce buz gibi ellerle annenin yanağından bi makas alınır.

    -hiiiiiii, o ne öyle? ellerin yine buz olmuş buz...
    -ya anne ya benim ellerim hep soğuk biliyosun...
    -getir bakiim sen ellerini buraya, getir
    -of anne ya işim var şimdi, ellerim lazım
    -olmaz, getir dedim sana
    -offf peki

    anne, o buz gibi elleri itina ile alır, kendi ellerinin arasına sıkıştırır ve ısınmaları için bir süre bekler... ya da buz elleri, ceketi ile göbeği arasındaki boşluğa koyar ısınsınlar diye... anne el fırını...

    -haaaaah, bak gördün mü, sıcacık oldular... hadi git bakiim şimdi...
    -annem annem...
  • elleri terleyen insanlarda gorulen durum.
  • yazın insanların pek şaşırmasına sebep olan özelliğim.

    bilekten yukarısı sıcak, aşağısı soğuktur. kışın dışarıdan geldikten sonra ilk yarım saat yazı yazmak vs. çok zordur. kucağınıza alıp sevdiğiniz bir kedinin ellerinizi tırmalayarak dilim dilim ettiğini o an farkedemez; soğukluğun sızısı geçip acıyı hissettiğinizde anlarsınız. bilgisayar başında fare değil klavye ağırlıklı çalışırsınız, bir arkadaşınızla bir yerde oturmuş muhabbet ederken, o karşınızda anlattıklarını eliyle koluyla destekliyordur, siz ise elleriniz bacaklarınızın altında ısıtmaya çalışırken ruhsuz bir robot gibi duruyorsunuzdur.
  • sağlıklı, kanlı-canlı bünyelerde kaloriferin,sobanın...vs kış günü kar kış koşullarında yeterince yanmadığının belirtsidir.
  • mouse kullanan ellerde sikca gorulen durumdur. ozellikle kis aylarinda bilgisayar basindayken mouse tutan eldeki parmaklarin az hareket etmesinden kaynaklandigini dusunuyorum. en etkili el isitma yontemi elleri sicak suyla yikamaktir. ama zaten hissiz olan eller suya sokulmadan evvel su sicakligi bir sekilde kontrol edilmelidir, yakmayin ellerinizi sonra.
  • en birinci kansızlık* emaresi olup, ilerlemiş durumlarında parmakların kasılıp kullanım dışı kalması, tırnakların morarması filan da gözlemlenebilir. alakalı kişilerin, ayakları ve burunlarının tepesi de hep üşür. bu, eller - ayaklar - burnun tepesi üçlemesi, bende, kanın ne kadar çırpınsa da, vücudun uç kısımlara ulaşma konusunda, soğuk havalarda başarısız olduğu fikrini doğurmuştur.**
hesabın var mı? giriş yap