• twitter'da görmemle içimi burum burum buran tatlı yavrucak.

    https://twitter.com/…rs01/status/788668025746710528

    4 yaşında oyun oynaması, gülücükler saçması, parklarda koşması, sevgi dolu olması gereken minicik yavru ölüm diyor, şeriat diyor, kefen diyor, zafer diyor..

    ulan 4 yaşında 4! daha konuşamıyorken boyundan büyük bunca şeyi bu küçük bedenin omzuna yükleyenlere ne denir ki? yazık oluyor. çocuklarımıza, yavrularımıza, geleceğimize yazık oluyor.

    ben anlamıyorum ya 4 yaşındaki çocuğun medreseye gönderilebiliyor olması nasıl legal olur? bu legal mi arkadaşlar bilen var mı? bu kuruma hangi şartlarda kim izin veriyor? bu kurum pedagoglardan onay alıyor mu? kim kardeşim bu işin sorumlusu? her önüne gelen okul açıp kafasına göre sabi sübyan eğitebilir diye bir kanun kaide var mı?

    edit: legal öldü dedikçe bu adamlar kendilerinde daha da hak görecekler. biz yine hukuk soralım, yasa soralım, kanun kaide soralım güzel kardeşim. konunun hukuki temelini sormanın "naiflik" olarak adlandırılması da benim içimi ayrı burkuyor. biliyorum umudun yok ama yine de bu olanları en azından hayatımızın içinde bu kadar normalleştirmeyelim derim. popüler şekliyle her bombadan sonra "alışmayacağız" der gibi.
  • açtığı başlığın ikinci entry'sini giren ezik gibi olacağım ama dikkat çekilmesi gereken toplumsal bir konu olması sebebiyle önemli olduğunu düşünüyorum. yasal temeli hakkında açıklama yapabilecek suserlere ihtiyaç duyulan bir olay.
  • hala legal megal diyen 4 yaş naifliğindeki yazarları da görmemle içimi ayrı bir burkan olay.

    legali siktiler, öldü güzel kardeşim.
  • insanı dininden imanından soğutan yobazların esiri olan hatta büyüdüğünde de kulu hâline gelecek olan çocuktur.
  • dört yaşında böyle bir hayat nasıl olabilir dedirten haberdir.

    eğer cumhurbaşkanımızın dört yıllık üniversite diploması ve bununla orantılı bir dünya görüşü olsaydı, belki bunlara papuç bırakmazdı.
  • ulan tanımını manımını geç de. benim tanıdığım üniversite mezunu, koskoca 30 küsür yaşında, kariyerli, müdür, işinde gücünde ama buna benzer yetiştirilmiş kadın diyor ki; "ben 2., 3. eş olmaya razıyım, zengin olsun, düzgün olsun yeter." sen kalkmış nelerden bahsediyorsun. çocuk lan zaten, işidçi de yaparsın, azılı komünist de. ama peki 30 küsür yaşındaki? yani; sikilmiş götün davası olmaz. bitti. legalite, mantalite ve bilimum malitelerden mala bağlanmış bir toplumuz.
  • buyuruyor ki deyişine bayıldığım güzel yüzlü tertemiz bir çocuk. bin yaşında adamım ben de hala okuyamadığım kelimeleri kendisinin yaptığı gibi geçiştiriyorum. bu nedenle de herhangi bir sorun yaşamadım. okuyamıyorsan çamur edeceksin geçeceksin.

    bu vesileyle empati kurduğum bu canım çocuğa ailesi keşke seçme sansı tanısa.
  • şeriatı öğrenmesinde sakınca olmayan, ancak şeriattan ne anladığımızı iyi bilmemiz gerektiğini bizlere bir kez daha gösteren kız çocuğu. şeriatı bileceksen eğer, bu allah'ın şeriatı olacak. hacının hocanın, evliyanın gavsın değil. öyle tekerleme gibi saçma sapan heriflerin sözlerini ezberlemek, onlara kul köle olmak şeriat meriat değildir. şeriatsa da, o efendi hazretlerinizin şeriatıdır, gidin o size allah olsun. allah'ın böyle bir şeriatı yok.

    allah'ın şeriatında ''sultanımız, efendi hazretlerimiz'' de yok. tek bir sultan var, tek bir efendi var, o da allah. ötesi şirktir. bu güzel kız çocuğunun beyninin içine doldurulan şu zırvalar şeriat değildir. bunda anlaşalım evvela. yoksa şeriat bilse keşke herkes.

    şeriat demek, evrenin matematiği demek. şeriat demek sorgulamak demek. şeriat demek okumak demek. şeriat demek, şirkten uzak durmak demek. e bakıyorsun, herifler cern deneylerine karşı, sorgulamaya karşı, okumaya karşı, şirk zaten gırla gidiyor. kur'an'la taban tabana zıt bir anlayış nasıl şeriat olacak? okuyun dediklerine bakmayın, ''bizim dergilerimizi okuyun'' demek aslında o. veya ''benim yazdığım meali oku'' demektir. cem yılmaz diyor ya ''bu sınırlar içinde iyisin işte'' aynen öyle. çıkma dışarı. bizim sınırlarımızda kal demektir. yoksa şeriat bilmekte sıkıntı yok. kim istemez çocuğu güzel sanatlar, pozitif bilimler öğrensin? herkes ister ve şeriat tam olarak budur. bunun imani tarafı da var, o konu şimdinin konusu değil.

    ayrıca, videoda duydum söyleyeyim, sahabeye şeklen benzemekle sahabe gibi olunmaz. adam kumun içinde yaşıyor, herhalde cübbe sarık giyecek. ulan, peygamber finlandiya toplumuna gelse, fin yöresel kıyafetleri giyeceklerdi. ne alemi var milleti şeriat diye çarşaf palavralarıyla uyutmaya? şalvar, sarık giydirmeye çalışmaya?

    çocuğun ailesine, ''bunların elinden bu çocuğu alın'' derdim ama, sonuçta çocuk kendisi girmedi bunların içine. ailesi verdi. hiçbir hükmü olmaz o yüzden söyleyeceklerimin. yalnız şunu söyleyebilirim, çocuklarınıza din değil, şirk eğitimi veriliyor, haberiniz olsun.
  • soyut işlem dönemi 11 yaşından sonra başlarken daha düzgün cümle kurmaya yeni başlamış bir bireyi kafasında oturtamayacağı kavramlarla doldurmak demektir.

    böyle mal aile sayısı o kadar çok ki. okula vermeden anasınıfına göndermeden koşa koşa merdivenaltı sübyan mekteplerine veriyorlar minicik yavruları. buralar bedava yerler de değil üstelik, devletin anasınıfları kapı gibi dururken oraya vermek yerine dinini öğrensin diye sübyana gönderiyorlar.

    o kadar çok öğrencim var ki böyle. üstelik zihinsel olarak arkadaşlarından daha aşağıda bir seviyede olan öğrencilerin resmen beynini bulandırmaktan başka hiçbir işe yaramıyor bu kurumlar. çocuk anlamadığı allah, melek, şeytan, cennet, cehennem, günah, sevap, helal, haram, yanmak, ölmek vs. kavramlarla bildiğin ambale olarak geliyor. kelimeleri duymuş ama sorsan nedir cennet, cevap veremiyor bir şeyler uyduruyor. çocuk kendini ifade edemezken, yaşıtlarıyla nasıl iletişim kuracağını bilemezken bu kurumlara vermenin manası nedir?

    ya sen dini, imanı yine öğret de bu acele niye? ulan her köşe başı imam hatip, her köşebaşı kuran kursu... dört yaşında çocuk dua ezberleyecek de ne olacak, sorsan sen şimdi ne dua ettin, anlamı neydi diye çocuk cevap veremiyor. güzel güzel yaşına uygun şekilde korkutmadan, güzelliklerini anlatsan olmuyor mu? her şeyin bir zamanı var. siz dört yaş çocuğuna çocuk nasıl yapılır konusunu nasıl biyolojik her detayıyla anlatmıyorsanız din gibi soyut bir kavramı nasıl detayıyla anlatacaksınız? dinin bu kadar acelesi mi var?

    dört yaşındaki kızın ağzında sultanımız, efendimiz... birey olamayacak zavallı bir ruh daha. kimbilir kimin kaçıncı eşi olacak. yazık, günah.
hesabın var mı? giriş yap