hüsn-i talil *
-
bir edebi sanat, birşeyin sebebini bilmezden gelme, ona daha güzel bir sebep bulma sanatı...
-
bir olayın meydana gelişini gerçek sebebinden farklı olarak hayali ve daha güzel bir sebebe bağlama sanatına denir. bilhassa divan şairleri tarafından çok sevilir.
örnek:
su kasidesi'nden
hak-i payine yetem der ömrlerdir muttasıl
başını taştan taşa vurup gezer avare su
fuzuli
(su, hazret-i peygamberin ayağını bastığı toprağa kavuşmak için, ömür boyu başını taştan taşa vurarak gezmektedir.)
bu beyitte, suların taşlar arasında sağa sola çarparak akıp gitmesi hadisesi normaldir. fakat şair onun akışını, peygambere duyduğu çok büyük aşk ve hasret sebebiyle, onun ayağının bastıı toprağa kavuşabilmek için bir çırpınış sebebine bağlayarak hüsn-i talil sanatı yapmıştır. -
-
(bkz: gelincik)
-
zirvesi bile yapilmi$tir bunun, tecahulu arif zirvesi oncesi.
-
-
can kurtarandır, oksijen maskesidir bu sanat. "güzel neden"e "kolay neden"e bağlamaktır anlatılmak isteneni. en az tecahülü arif kadar da dramatiktir..
mesela,
...
her giden memnun ki yerinden
çok seneler geçti çok seneler geçti
dönen yok seferinden
...
gibi. -
(bkz: edebikelâm)
-
-
bazı ders kitaplarında "bugün efkarlıyım açmasın güller" mısrasının örnek gösterildiği edebi sanat.bu örnek çelişkilidir çünkü tanımda güzel bir sebebe bağlama unsuru vardır.bu çelişkili durumuyla da okul hatıralarımızda yeri olan bir ders konusudur.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap