jumping jackson

• amiga'da bir oyun.. oyunun kendisini gormedim ama muzigini uzun sure mod $eklinde dinledim.. "ceppi ceksooon"..
• zevkli ve guzel grafikli bir zeka oyunu.. muzikleri de superdir evet.. ama kesinlikle sirf samplelari yuzunden oynanan oyunlardan diil.. (bkz: oyun muzikleri)
• kareler arasında giden komik bi kahraman vardı, benim disketin üstünde jumping jackson jack yazıyordu, bilgisayarcı heralde böyle daha güzel olur demiş....
• (bkz: jumping jack)
• infogrames'in müzik tabanlı bir amiga oyunuydu. billy jean klibindeki maykil ceksinmisali, ustune bastigi ızgara ya da kaldirim taşı ya da herneyse, işte onların rengini değiştirirdi, belirli bir grup taşı aynı renge getirince o renkte plak çıkar, aynı renkli pikaba yerleştirilen plaklar da müziğin bir enstrümanını çalmaya başlardı. müzikleri enfesti. jackson kardeşimizse ayak, kollar ve koca bir kafadan oluşan, kafasına estikçe "adabudaba" diyen, gözlük takınca "u ye" şeklinde karizma yapan, deri ceket giyen, cebinde üç kaset taşıyan, haburger, kola ve pizza yiyen, ölünce pif paf bom yapan bir kişiydi. daha önce bir yamuk yapmış olsa gerek, müzik aletleri bunu kovalardı. ha, nedense telli çalgıların (keman gitar) daha akıllı olduğu bir oyundu, gözleri vardı, onlar takip ederdi jackson'ı. davul ve zil ise kopuk eller eşliğinde gezerdi. bir de kızgın orkestra şefleri vardı, sihirli şef sopalarıyla yıldırımlar atarlardı. bir de beş bölümde bir challange bölümleri vardı, ki o zaman ingilizce hak getire, "challance" diye okurduk nasıl oluyorsa. küçük bir puzzle olurdu bu bölümler, sonunda password verirdi çözünce. hatırladığım passwordler rocknroll, elvis, noises.
  
  sinclair sonrasında "bilgisayarcı"da görüp, jumping jack'in yeni versiyonu sanaraktan almış ve sonrasında oyunun şirinliği karşısında allak bullak olmuştum. kardeşimle kim oynayacak kavgası yapıp, sonunda disketleri yanıma alıp evden kaçmıştım.
• bir grup karenin renklerini aynı renk yapınca o renkte bir plak çıkar ve o plağı alıp aynı renkteki plak çalara taşırdınız. diğer müzik aletleri için diğer grup kareleri farklı bir renk yapardınız. daha önce de belirtildiği gibi, plağı koyduğunuzda bir müzik enstürmanı çalmaya başlardı. ancak bir bölümde bir kez yanarsanız, koyduğunuz plağın çaldığı müzik kaybolurdu. dolayısıyla müziği oluşturan tüm elemanları dinleyebilmek için bölümleri yanmadan bitirmeniz gerekirdi, hani şimdi oyunlarda yıldız veriyorlar ya geçtiğiniz bölümlerin hangi dereceyle bitirdiğinizi göstermek için, bu oyunda sırf tüm müziği dinlemek için tekrar oynardınız, yanarak geçtiğiniz bölümleri.
  enstürmanların tek tek çalmaya başlaması, bir parçanın yapısının nasıl oluştuğunu göstermek adına harikadır. şu an müzik hakkındaki düşüncelerimin oluşmasında bu oyunun katkıda bulunduğundan eminim.
  (bkz: adabudaba)
• amiga'nın efsane oyunlarındandır. sonuçta işin içinde müzik var. plak toplar plak çalara yerleştirirsiniz. yüzyılın en dandik buluşu kasetler de sizi kovalayan enstrümanlardan korumaya yardımcı olurdu. o tüm plakları takmayı başarınca kendinizi bir rolling stones konserinde sanabilirsiniz. ^*