*

  • yine fukara yemegi olarak bazen de biraz una bir miktar su dokulur ve elle ovularak ufak hamur parcalari olusturulur;bu hamur parcaciklari mercimek,salca,fasulye gibi o an evde ne varsa onunla karistirilarak omac corbasina donusturulur.bu durumda "bir tas omac" denebilir..
  • (bkz: papara)
  • bir erkek ismi. garip ama gerçek. isteyene belge de sunabilirim.
  • bayat ekmekler parçalanır ya da kesilir. peynir, domates, taze soğan, sarımsak, maydanoz, yeşil biber, salça, pul biber (karabiber, kimyon) ve zeytinyağı ile yoğurulur, köfte haline getirilir, pişirmeden böylece yenir. miktarlar doğru ayarlandığında öyle güzel olur ki alışkanlık yapar ve omaç için ekmek bayatlatılır. *
  • yufka kırıntıları kurutulur, tereyağı ve biraz suyla kavrulur ve ardından tuz ve yumurta eklenir. yufka ile dürüm yapılarak yenir. çorum yöresine aittir.
  • insana fasfakirin ne olduğunu anlatmak için ısmarlayabileceğin çağlar ötesine ait yemek. yemek dediysek ekmek arası ekmek bu. ha aralarında bir fark kaldı. o da içteki ekmeğin dıştakinden daha yağlı olması. asıl sen bir de azıcık peynir bulabilirsen asıl o zaman senden kralı yok.
  • (bkz: oğkmak)
    (bkz: umaç)
  • ne bulursan karıştırmaç.
    bir de "pisikomacı" vardır. kuru tandır ekmeği, salça,soğan,peynir,sıvı yağ, hafif baharat ile yoğurularak yapılır.
    eskiden gelen bir miras gibidir fena sevilir.
  • genelde omaç olarak bilinen ama yöre yöre övelemeç, övmeç olarak da adlandırılan yemek. çorum'dan antep'e kadar yöre ağzıyla farklı isimler alır.

    yufkadan veya ekmekten yapılır efendim övmeç.
    'uv' kelimesinin eski türkçede ufalamak, küçültmek anlamına geldiğini bilmek işimizi daha da kolaylaştırıyor ismin geliş yerini bilmemiz açısından.
    ufalanan yufka bol tereyağıyla harmanlanır; içine peynir ve yumurta da konur. yöreden yöreye soğan, sarımsak, maydanoz vb. ekleyenler de olabilir. sıcak bir şekilde bereketle tüketilir.

    ayrıca yörede sevilen kişinin güzelliğini anlatmak için "övmeç güzeli" tabiri kullanılır. onlara göre allah, övmeç yerken yaratmıştır bu güzel kulu, yani "allah boş zamanında yaratmış."ın bi değişik versiyonu gibidir.
    şathiyelerle, deyişlerle süslenmiş halk edebiyatının samimi bir iltifatıdır.
  • omaç’ı yaparken, yağı yumurtayı ve ekmeği son aşamada iyice birbirine yedirmek için gene bir tutam yufka ekmek parçası kullanılır. iki üç kat ıslak mendil büyüklüğünde olan bu parça, masadaki en gözetilen kişiye yemesi için verilir yesin diye. öyle derler...
    rahmetli dedem, babaannem bu lezetten torpilli parçayı bana veya kardeşime uzattığında yalandan gönül koyuyor gibi yapardı. anlardık tabii bizi güldürmek için her şey. babannem de “ de get herüf....” diyerek ya dedemi dürtükler ya da bak işte gene başladı der gibi cık cık yapardı. (bkz: nalet şeytana)
    dedem de kin kin gülerdi önde iki tek kalmış dişleriyle.
    onlar gidince işte, eski tadı kalmadı omaç’ın, sulanmış kuru yufkanın, üzerine ince muşamba serilmiş tahta masanın.
hesabın var mı? giriş yap