*

  • lahmacun kokulu burolarda, bıyıklı adamlara telefon baglama işi. iki gun sonra yoneticilkten caycılıga geciliyodur kesin
  • genelde i$yerlerinde patrondan daha onemlidirler, ne de olsa ona ula$ip ula$amamaniz sekreteri kafalamaniza baglidir.
  • fazla kapasitesi olan fakat daha iyi bir iş bulamadığı için bununla yetinmek zorunda olan, olur olmaz şeyler için fırça yiyen, kendine bakmak zorunda olan, mavili yeşilli far sürmesi gereken (gotik bir makyajla işe gidemez), patronlarına vermeyen (opsiyona bağlı her meslek gibi), şirkette imza ve paraf yetkisi olan, eşek gibi çalışıp kozmetiğe ve kıyafete eşek kadar para harcayan, şirkette yönetim kurulu üyelerinden sonra yetkili söz mercisi gibi çalışan, her bi bok konusunda bilgi ve fikir sahibi olunması gerekli meslek...
  • konuşurken gözlerinizin içine kilitleniyorsa ve siz bir şeyler anlatırken gözlerinizin içine bakarak parmak uçlarında yükselip size doğru yaklaştığını hissediyorsanız, kaçın. o topa girmeyin. bir şirkette ilişki yaşamanız gereken en son insandır. hatta mümkünse hiçbir mesai arkadaşı ile birlikte olmayın.

    saçını boyattığını fark etmediğiniz için trip de yiyebilirsiniz.

    (bkz: ya ben lan neyse bir şey demiyorum)
  • günde 10 saat haftada 6 gün çalışıp patronun veya yönetim kurulu başkan'ın her işine hakim olup başı sıkıştığında yardımına koşup, beraber katıldığınız toplantı ve gezilerde prezentabl olacağım diye kıyafete para harcayıp, ertesi gün için fön çektirmeden eve gidemiyor olsanız bile herkes tarafından "haaa telefonlara bakıyorsun yane" diye kabullenilen iştir.
  • 10 senedir yaptığım meslek. yönetici asistanı kavramı bana sanki sekreterlik utanılacakmış bir şeymiş de o yüzden asistanlık diyoruz gibi geliyor.
    anlı şanlı sekreterim işte. üstelik sadece iş ile ilgili işlerinde değil hayatı ile ilgili bir çok işte de yardımcı oluyorum.
    işimi seviyorum.
    ayrıca doğrusu (bkz: yönetici sekreteri)
hesabın var mı? giriş yap