• şu ülkedeki samimiyetine, hakkaniyetine, vicdanına inandığım, güvendiğim nadir adamlardan. bakmayın burda sayfalarca linç edilmesine. kendisini yobaz ilan edenler zaten din bağnazlığı yaparak en büyük yobazlığı kendileri yapıyorlar ki insanların inançları konusuna girmeyeceğim. yobazlık beyindedir. yazar olarak bahsedecek olursak, bu adamın değiştiğini düşünenler muhtemelen bu adamı kendi hayal ürünleri olan bir yere oturttular, farklı misyonlar yüklediler bu adama. ama bu adam değişmedi. evet muhafazakar, kendi değerleri, kutsal gördüğü şeyler var. hangi kesimden olursa olsun bağnazlığın karşısında olan bir adam. doğruyu alkışladı, yanlışı patır kütür yazdı. şimdi napıyor? değişen bir şey yok. ha illaki katılmadığım bazı görüşleri vardır, hataları vardır o ayrı. ama burdaki yazılanlar falan çok başka boyutta. velhasıl severek takip ettiğim yazardır kendileri.
  • iki yırmıkla ekseni değişmiş beyimizin ya sikseler ne yapar.
  • darp edildikten sonra 180 derece donus yapan yazar.

    yarin bigun yine akp zayifladiginda akp alehinde yazi yazmaya baslar. ruzgar nerden esiyorsa o da oraya gidiyor.

    benim gozumde onuru, haysiyeti olmayan, satilmis bir kisi.
  • çılgın dönüşleriyle ilgili olarak ;

    ahmet hakan vs ahmet hakan.

    ahmet hakan turn table.

    when ahmet hakan met ahmet hakan.

    being ahmet hakan.

    astala vista akp. i will be back.
  • “reza ötecek, hükümet yıkılacak” diye hayal kuran muhalif ile “abd, reza eliyle darbe yapacak” diye kaygılara boğulan yandaş arasında ahmaklık açısından pek bir fark yoktur." saptamasını yapmış adam.

    elbette yapabilir o zaman ben de buraya yanlışı çıkanà kadar rezerv koyuyorum. kimin ahmak olduğunu zaman gösterecek.
  • yanar döner
  • hakkinda yapilan yorumlarin cogu gereksiz ve agir. adam kendi dunya gorusu cercevesinde dusunduklerini kosesinde her gun paylasan birisi sadece. genel olarak muhalif olarak da nitelendirilebilir. cizgisini begenirsiniz ya da begenmezsiniz ama ulkede sahit oldugumuz kotuluklerin esas sorumlusuymus gibi yani sanki icra makamlarindan birinde oturuyormus gibi adama kin ve dusmanlik beslemek cok sacma. begenmiyorsan okumazsin olur biter.

    ote yandan adam gercekten yobaz da olabilir, yobazin da kendini ifade etme hurriyeti var. birakiniz yazsinlar efendim.

    bir seyin iyi ya da kotu oldugunun ayrimini, yazmadan, konusmadan, tartismadan ve farkli gorusleri karsilastirmadan nasil yapabilirsiniz? herkes konusacak, herkes yazacak ki iyiyi ve dogruyu bulalim.

    kendi acimdan ise, bekir agirdir, ozgur mumcu, nuray mert, rusen cakir ve can dundar gibi yazarlar varken ahmet hakan icin vaktim olmuyor cogu zaman. ama yazsin, yazsin ki insanlar fikirleri karsilastirabilsinler.
  • dikkat ederseniz yazılarında bir abdülhamid siyaseti izliyor. üst paragrafta iktidarı eleştiriyorsa, alt paragrafta mutlaka durumu dengelemek için muhalefetten çakacak bir şey bulup onu ele alıyor. bu dengeyi hep korumaya çalışıyor. böylece kendisini okuyup da eleştirecek olan kişinin elinden "sen şucusun" silahını almak istiyor. mesela şu yazısında önce yandaş yazarlara laf sokuyor, sonra da yandaş okuyucuya güven telkin etmek için muhaliflere laf sokacak iki ayrı alt yazı yazıyor. işin enteresan kısmı şu, ahmet hakan bu ne şiş yansın ne kebap politikasını yaparken vicdanen kendisini rahatsız etmeyecek, gerçekten de haklı noktaları yazılarına taşıyor. yani dengeli bir şekilde hem iktidarı hem de muhalefeti eleştiriyor. ama yazdıkları şeylerin çoğu sade suya tirit mevzular. yaptığı şey gazetecilikten ziyade ekmeğinin peşinde olan bir esnafın yaptığına benziyor. aslında normal bir ülkede, normal bir medyada, normal bir yazara göre güzel bir yazı politikası gütmesine rağmen, yaşadığı ülkenin şartlarında, yaptığı şey gazetecilikten ziyade aman ağzımızın tadı bozulmasın politikası. ahmet hakan belirli bir fikre ya da ideolojiye angaje olmuş bir entelektüel olmadığı için de hem nalına hem mıhına yazılar yazamıyor. onun bu durumunu anlamakla beraber, bu pozisyonun kendisini tarihe nasıl geçireceğini de biliyor olması lazım. koskoca hasan cemal'lerin gazetelerinden atıldığı bir ülkede ahmet hakan kim ki. elbette ki mevcut standartlarını kaybetmekten korkuyor. ne uğruna? gazetesinden atılsa bile kahraman olamayacak bir gazetecilik kariyeri oldu ahmet hakan'ın. bugün atılsa ne isa'ya yaranır, ne musa'ya. kimse de üzülmez. böyle bir ortamda. ahmet hakan gazeteciliğin araf noktası. hatta insanlığın. ama rızkının peşinde olmaklığın savurduğu bir araf bu. ve hatta belki nefsinin.
  • 27.03.2016 tarihli yazısı resmen rte'ye başganım beni al demek için yazılmıştır. yalandan hükümete laf sokuyor gibi görünmek için birkaç şey de yazmış. yemezler.

    reza olayında hedef türkiye değil iran'mış. bu nasıl bir cahilliktir veya hükümete yaranma çabasıdır? reza'nın ortağı iran'da idam cezası aldı. adamlar zaten reza'yı yakalamaya çalışıyorlar. iran'a olan ambargo kalktı. abd ile iran'ın arası geçmişe göre biraz da olsa daha iyi.

    ne hükümet yalakasından, ne de hükümet karşıtından korkacaksın. asıl tehlikeli olan bu adam gibi iki tarafa oynayanlar.
  • yarın cumhurbaşkanının abd' ye "çıkartma" yapacağını savunan "tarafsız" "gazeteci".
hesabın var mı? giriş yap