ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
pamukkale turizm
-
böyle soğuk soğuk, sessiz sessiz, hıçkırıksız ağlayan adama hiç konuşmadan kahve ve selpak getiren muavinlere sahip firma.
varsın televizyonları çalışmasın bazen.
edit: ağlayan ben olsam anlatır mıyım oolm.
sırtta çuvalla cenaze taşımak
-
bir çuvalda birinin oğlunun çaldığı paralar, diğer bir çuvalda birinin oğlunun ceseti.
hangisi daha ağır ?
ilber ortaylı'nın yeni şafak'ı silkip atması
-
yeni şafak'ın "ortaylı'nın tarihe ve millete bakışı ortaya çıktı. ilber ortaylı millete hakaret etti" şeklinde ortaylı'yı karalamaya çalışırken tarihçinin ters köşe yapması durumu. atatürk'ün zehirlenmesi hakkında yayınladıkları röportaj şayet şizofrenik bir beynin hayal ürünü değilse-ki yeni şafak'tan bahsediyoruz- ortaylı herkesin ağzına sıçarak gerekli cevabı vermiş.
favori bölümüm:
--- spoiler ---
"bunların hepsi mahalle dedikodusu. her şeye bulaşmayın. bunu gazeteler çok yapıyor. kendine göre yeni türkiye kuruyorlar. bok kurarsınız. güldürmesinler adamı. yeni türkiye böyle geri zekalılar olmadan kurulabilir ancak. nereye baksan cahil. bir tane herif var. ( engin ardınç) eski solcu, alkolik, geri zekalı… o da konuşuyor. git başka tarih kitabı oku hayvan. baban seni fransız okuluna yollamış. lisan biliyorum diyorsun git başka dilde oku. herif okul kitabıyla tarih yazıyor geri zekalı."
--- spoiler ---
röportajın tamamının yer aldığı sıçmığın linki bu ama tık kazandırmamak için şöyle alalım: http://i.imgur.com/zaxvhww.png
--------------------------------------------------------
yanlışlıkla verdikleri bu başarılı gazetecilik örneği için yeni şafak'a teşekkür ediyoruz.
atatürk'ün alkollüyken yaptığı konuşma kaydı
-
insan alkollüyken kimi düşünür, kuvvetle muhtemel sevdiğini.
atatürk de bu vatanı sevip onun için efkarlanmış, çok mu?
akşam bilgisayarını açık bırakamayan memur çocuğu
-
acının vücud bulmuş halidir kendisi. bilirsiniz hepimizin msninde gece gündüz oturumu açık insanlar vardır. "uyuyorum... zzzz" (allahım ne iğrenç efekt), "okuldayım" yazar bunların iletilerinde. işte bu duruş buram buram burjuvazi kokuyor dostlarım. bana kızmayın ama böyle. çünkü akranlarım gece ordan burdan film indirirken bilgisayarlarını açık bırakabiliyorlar. ama benim ebeveynlerim makinanın çalışmasının hemen ardından kıpır kıpır oluyorlar. iki saat sonra gelip "hadi biraz kapat da dinlensin bilgisayar" diyorlar. gece açık bırakmaya kalksam fişini çekiyorlar. neden çünkü ben tasarruf yapması gereken bir memur çocuğuyum. bilgisayar çalıştırılmamalı, kombi sıcak su yüzünden alev gibi olmamalı... neyse ben gidip makinayı biraz dinlendireyim. size de diyeceğim tek şey şudur. "şekerleme yapmaca...zzzz..." *
mehmet demirkol
-
az önce fatih terim balı ifadesi yerine şu cümleleri kullandı;
"..euro 96'da 8 takımdan 16 takıma çıktığı zaman o kontenjanı kullanıp gitmiştik. şimdi euro 2016 24 takıma çıktı ve biz yine o kontenjandan gideceğiz. yani biz o seviyeye çıkamıyoruz. seviye yavaş yavaş iniyor..."
3 ocak 2024 hamas liderinin öldürülmesi
-
düşünsenize, sözde ordunuz bir savaşta. ve siz başka bir ülkede gizleniyorsunuz. insanları ateşe atıyorsunuz. çocukları ön plana atıp, kendinize güvenli yer arıyorsunuz. ondan sonra olan masumlara oluyor. insanlar da bunlara destek olmak için eylemler yapıyor.
o ses türkiye
-
ebru gündeş'in ekşi suratıyla show yaptığı yarışmadır.
canı istemiyorsa katılmasın. bir sürü triplerle milletin de canını sıkmasın.
bizim derdimiz bize yetiyor. bir de reza için üzülemeyeceğiz.
ayşe arman
-
yaşlandıkça cimri olanmış.
"şimdi ucuz kıyafetler giyiyorum, zara, h&m, forever 21, bershka...
bazen massimo dutti bile pahalı geliyor.
“altı üstü askılı bir elbise için o para değmez!” diyorum.
parayı, iyi çantaya ve iyi ayakkabıya harcamayı tercih ediyorum.
geçenlerde istanbul’da network bile pahalı geldi, anlayın halimi!
e yaşlanıyorum ya, biraz da cimri oluyorum."
massimo dutti ve hatta network bile pahalı gelmiş düşünün, gözlerim doldu şu an.
susuz yaz
-
bir röpotajından öğrendiğimize göre metin erksan'ın derdi, su ile toprağı anlatmaktır; toprağın itaatkarlığına karşılık suyun asiliğini: toprağı avucunuza alıp hapsedebilirsiniz fakat su buna müsaade etmez. yumruğunuzu ne kadar sıkarsanız sıkın, su parmaklarınızın arasından kendine bir yol bulur ve akar..
ödülü veren jüri bundan habersiz mi bilinmez, ama ödülün verilme gerekçesi şu şekilde özetlenmiştir: "dünyanın en eski konularından birini, habil-kabil hikayesini, çok çarpıcı ve modern bir şekilde anlatması"..