hesabın var mı? giriş yap

  • --- alıntı ---

    ihsan kalkavan isimli bank asya kurucusu firari bjk asbaşkanı kulübün fotoğrafları.
    semra özal, fethullah, ihsan kalkavan yılları.
    şaşırdık mı? hayır.
    --- alıntı ---

    iq fakiri fotoğrafa bakmamış bile. kulüp değil mal herif, beşiktaş kavşak orası.

    nostaljik bir fotoğraf.

  • yahu ben torumlarıma, çocuklarıma nasıl derim sizin büyük büyük dedeniz mırto ağa diye yaa. allah aşkına yapma e-devlet.
    ulu reis, bileği bükülmez yiğit, sırtı çimen görmemiş cengaver, haçlı ordularına el aman çektirmiş, cesaretiyle 3 kıta, 7 denizde nam salmış korkusuz mırto ağa mı olur?

    edit: bir arkadaşımızdan mesaj geldi:
    "hocam kütük neresi? benim dede de mırto çıktı" diye. gülmekten cevap veremiyorum görünce. benim dede mırto çıktı, ne demek ahahahaha hay yaşşa be kardeş

  • yolu açık olamayacak ama belki de güzel olan bir insandır. yolunun açık olamayacak olma nedeni ilkokul bilgisi ve torna makinesiyle günümüz teknolojilerinde uçak motoru yapılmasının mümkün olmamasıdır. örneğin jet motorlarının soğutma sistemlerinde su veya yağ değil high tech alloys, teknik seramikler kullanılır. bu malzemeler tanzim çadırında satılmaz (bkz: tanzim çadırında ysz kalmaması sorunu). ayrıca uçak motorlarının şu anda yüksek teknoloji üzerine çalışan kurumlar tarafından üzerinde çalışılmakta olan sorunları vardır. uçak motoru teknolojileri hakkında binlerce akademik makale bulunabilir, bu ustanın o makaleleri anlayabilmesi gerekir. yüksek hızda pervane döndüren bir motor yapmış, buna lafım yok ama uçak motoru demek doğru değildir, bu ustayı uçak motoru yapmasına yürekten destek vermek safi salaklıktan ve bilgisizlikten kaynaklanır. ülkeye faydalı olacağına mühendisliği küçük düşürerek zararlı olur. pek çok man kafalıya "ya bu mühendisler napıyor sanki aq" dedirtebilir.
    edit: (bkz: #87375074)

  • az daha 'barajın arkasında afrodit gibi yatmak' şeklinde başlık açacaktım ki aramaya inandım ve 'barajın arkasında yerde yatan futbolcu' adıyla açılmışını buldum :) ...

    kapı eşiklerinden başlayalım :

    (bkz: draught excluder)

    'draught excluder' için tam türkçe tercüme muhtemelen 'cereyan kesici' olabilir ... açık anlatımıyla izah etmek gerekirse, soğuk hava cereyanını önlemek için kapı altlarına (eşik boşluklarına) konan önleyici materyal şeklinde tarif edilebilir ...

    birkaç örnek : görsel görsel görsel

    barajın arkasında yerde yatan futbolcu ile bunun ne alakası var derseniz :

    2017 yılında iki ingiliz futbol takımı, lig maçında karşı karşıya gelir : 'brighton & hove albion' ve 'liverpool' ... maç, farklı skorla liverpool'un galibiyetiyle sona erer ama yedikleri goller arasında, 'brighton'ın teknik direktörü' 'chris hughton'ı deyim yerindeyse çileden çıkartan, dördüncü goldür ... 'liverpool'un brezilyalı ünlü oyuncusu 'philippe coutinho', firikik atışını sert şekilde kullanır, yerden çakar kaleye doğru ve barajdaki tüm futbolcular aynı anda zıpladıkları için gol kaçınılmaz olur ... 'chris hughton'ın, bu kötü tecrübeyi bir daha yaşamamak adına sonrasında icat edeceği çözüm, barajın arkasına bir futbolcuyu yatırmaktır ...

    bu metod zamanla giderek yaygınlaştığında, baraj gerisine yatan futbolculara, kapı eşiklerine konan 'cereyan kesici' (rüzgar stoperi) anlamında 'draught excluder' denmeye başlanır ...

    örneklerle süsleyelim : görsel görsel

    linklerden faydalanmamış olmakla birlikte, icadın orijinini teyid amaçlı olarak dikkatinize aşağıda not ediyorum :

    draught excluder
    draught excluder short story

  • 2 ay önce tekrardan seferlere başlayan ama halen zorbalıklarla karşılaşan firmaya destek olacağımız kampanyadır.
    bilindiği üzere ankara'nın değerli belediye başkanı, esenboğa havaalanına ulaşım için kullanılan pazarı tek başına domine etmek için havaş firmasına yapmadığını bırakmadı.
    sırf benim karşılaştığım bir kaç köpekçe oyun bile oynandı. (havaş aracına polis çevirmesi yaptırmak, müşterileri uçaklarına 15 dakika geç bıraktırmaya çalışmak vs..)
    bunun yanında kendi sundukları belkoair tamamen dolmuş mantığında çalışmakta, kafalarına göre güzergah uydurmaktadırlar.
    daha dün karşılaştığım olayda; şöföre soruyorum kızılaya uğruyor mu zamanım az ona göre hareket edeceğim diye, bilmiyorum vs.. diyor. amk 5 dakika sonra yola çıkacaksın senin güzergahın nasıl belli oluyor? sonra uğramaz diyor, sonra yolda telefon gelip kızılaya dönüyor ve ben kavga ediyorum bütün çalışanlarla. uçağa saliselerle yetişsem bile yaşadığım sinir harbi beni 2 sene yaşlandırıyor.
    dönüşte bir baktım, kapıda o özlem duyduğum havaş aracı duruyor. abi dedim hayırdır; 2 ay önce başladık ama halen zorbalık yapıyorlar bize, istediğimiz güzergahtan gidemiyoruz, çevre yoldan gidiyoruz dedi. (40 dakikaymış bilginiz olsun.)
    senin ağzını burnunu yerim diyerek havaşa atladım.
    şer..sizlere 5 kuruş daha kaptıracağıma, bundan sonra her zaman havaşa bineceğim.
    siz de 1 kuruşunuz bile bu yolda gitmesin diyorsanız;

    ankara aştiden; yine yarım saatte bir; 154 no lu perondan.. (gelen otobüs peronu.. şer..sizler onda bile en köşe peronu vermiş adamlara)
    esenboğa'da zaten kapı çıkışında. (kaldı ki bu belkoair çalışanları havaalanında müşterileri diğer tarafa çekmek için çığırtkanlık bile yapıyor. gülüyordu havaş çalışanları, şu kepazeliğe bak diye.)

    tamam arakadaş rekabeti anlarım, fiyat avantajı ve kalite sağlar müşteriye. ama bu mafya vari yaklaşım, bu şerefsiz yaklaşıma destek olmayalım lütfen.
    azıcık daha yürüyelim aştide 154 no lu perondan binelim.
    tekrar ediyorum, havaalanı aşti arası 40 dakikadır havaşla. belkoair dolmuşu ile dün 1 saat 10 dakika sürdü
    destkelerinizi beklerim.
    başka bilgi olursa editlerim.

    kullanabileceğim en düzgün dil buydu, kimse kusura bakmasın!

    edit: ücret 8 tl'dir.

    edit 2: aştiden kalkış saatleri çeyrek kala ve çeyrek geçe imiş.

    deep edit: ulan yorumların bazıları cidden komik. hee amk bi siz biniyorsunuz 15 senedir uçağa. lan havaşın tekel olduğu zamanlarıda biliyoruz, herşey tıkır tıkırdı, evet pahalıydı ama hizmetinin karşılığının ederiydi. bunu şimdi çok net görür olduk.

    deep edit 2: ulan belediye geldi belediye geldi fiyatlar acaip ucuzladı diyenler; belediye otobüsünden bahsedersen anlayacağım(55 tane durak olan, 40 dakikalık yolu 1 buçuk saatte ayakta gidebildiğin), ama amk belkoairi bunu 8 lira yaptı zaten, aradaki 2 lira için hayatını verenleri görüyorum. diyecek lafım yok lan size, size her şey reva amk, sürünün amk.

  • - abi visual ce arti arti var mi sende?
    - recep vijul si getirsene icerden bi tane
    - ?!? e ama abi cok fena got ettin simdi sen beni.
    - biz neler goruyoruz butun gun
    - ehe peki.

  • perincek yuzde 2 alsın , gelsin bana sabah aksam kaysın.

    onun dışında umit vadeden ankettir.

    edit : lan favori kamuflajıyla orgutlenip picligine adama yuzde 2 aldırmayın , bozusuruz.

  • " türkiye'nin 90%'ı calgon kullanıyor " dedikleri halde, calgon'un 10% için verdiği mücadeleyi takdir ediyorum.