ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
murphy yasaları
-
bir işin ters gitme olasılığı varsa, ters gider
türkiye'de iyi eğitim alıp da yurtdışında yaşamak
-
oysa türkiye'de eğitimsiz bir çomar olup, "mülakatla girdiği" işlerden -üç-dört yerden- maaş alıp halkın parasına, ihaleleri usülsüz alıp halkın malına çökmek daha evladır.
istanbul'da makas atarken kaza yapan maganda
-
şans eseri bir tek kendisinin zarar görmesi sevindirmiştir.
turgut uyar
-
"belki de asıl ustalık budur; her zaman acemi olmayı bilmek" diyebilen bir acemi usta.
kuzu etinin mide bulandıran tadı ve kokusu
-
dede ve baba mesleği kasaplık olduğu için bu konuya ucundan değinmek istedim.
kuzu eti kokar mı?
kısmen evet, kokabilir. hatta sırf kokuyor diye kuzu eti tüketmeyen ülkeler var.
hangi kuzunun eti kokar?
özellikle temmuz, ağustos aylarında kuzu eti hafif bir koku verir. bu koku başta karaman kuzusu olmak üzere büyük kuyruklu kuzularda yoğunken, kısa kuyruklu yayla kuzusunda yok denecek kadar azdır.
bunun dışında ben kışın yedim kokuyordu derseniz bilin ki kuzu değil koyun eti yemişsinizdir.
ayrıca demeden edemeyeceğim. kaliteli kuzu etine kekik başta olmak üzere asla baharat atılmaz. etin lezzetini kaçırmış olursunuz. tavsiyem mangalda kalem pirzola olarak tüketmeniz yönündedir.
dipnot: kısa kuyruklu kuzuların yağı, et içerisine daha dengeli yayıldığı için çok daha lezzetlidir.
edit: kendimi daha fazla yazmamak için zor tutuyorum.* kuzu eti tencere, tava eti değildir. kebap, pirzola etidir. lütfen mutfakta kuzu etinden yemek yapmaya kalkmayınız. ete yazık etmiş olursunuz.
kurtlar vadisi pusu
-
dizide tanitilan 4 ailenin tek tek mal varligindan bahsedilirken 50-60 milyar dolarlardan bahsediliyor. bu aileler legal is yapan (medya, medikal, turizm, in$aat) adam gorunumlu kacakci (silah, uyustucu vs.) aileler.
merakimi cezbeden konu ise; ilk kurtlar vadisinde silah kacakcisi laz ziya polat alemdar a butun mal varligi olan (yaklasik) 670-680 milyon dolar birakmisti. hadi olsun olsun baronlarinin 2 milyar dolari.
e o zaman bunlar kim !adamin var 60 milyar dolari hem de silah kacakcisi. laz ziyayi kim takar baronu kim napsin !
kandirildik arkada$lar
bir ayda iki akıllı telefon kaybetmek
-
telefonun akıllı, sizin mal olduğunuzu gösterir.
ekşi itiraf
-
son zamanlarda çok anarşistim.
dün polis gbt ve üst kontrolü için beni çevirdi.
kimliğimi istedi.
çıkardım verdim.
çantanı arayacağım dedi.
buyrun lütfen diyip çantamı uzattım.
çantamı karıştırırken,
içinde bir şey buldu...
flüt temizleme bezim.
ne olduğunu anlamak için baya bir eline alıp kurcaladı.
ve ben de dur yapma o bez iğrenç tükürük içinde demedim.
bütün elleri kuru tükürük oldu ve hiç karışmadım.
anarchy in söğütlüçeşme!
bir üniversitede yaşanabilecek en dumur olaylar
-
universite dekaninin ayni okulda gorev yapan esine evlilik yildonumlerinde bolum baskanligi hediye etmesi.
randevusuz gelenlerin biontech aşısını bitirmesi
-
17.06.2021 tarihine aşı randevusu alıp normal vatandaşların yaptığı gibi randevu saatinde hastaneye gittim. aşı olmak için geldiğimi söylediğimde biontech aşısının kalmadığını öğrendim. sabahtan beri gelen randevusuz kişiler aşılandığı için ellerinde bulunan biontech aşısını bitirmişler. aşı yapan sağlık görevlileri de haklı olarak mecburen kimseyi geri çeviremediklerini, randevululara öncelik tanınsa tepkiyle karşılaştıklarını belirttiler. madem randevu almadan aşı yapılıyor randevu sistemi tamamen kaldırılsın. her şeyi olduğu gibi aşılama işini de ellerine yüzlerine bulaştırdılar. üstelik 6 aydır çoğu ülke günde bir milyon aşı yapıyor bunlar kadar şovunu yapana rastlamadım.
yaran baba oğul diyalogları
-
arife akşamı (dün akşam) babam odama elinde iki sayfa, arkalı önlü dolu kağıtla gelir;
babam: şunu yaz bilgisayarda, sonra da yayınla sayfanda.
hisli: ne sayfası? ne ki o?
babam: hani diyordun ya, sözlük müydü neydi?
hisli: ekşi sözlük. e iyi de yayınlayamam orada başkalarının yazılarını falan. hem ne o yav?
babam: bayram mesajım.
hisli: ahuahuahu... baba ciddi misin?
babam: hee, ne oldu?
hisli: ahuauhuaa... (burada ölüyorum gülmekten) baba cidden bayram mesajımı yazdın?
babam: ya hu yazdım evet. nedir yani? ne diye anırıyorsun? (alınır)
hisli: ahaha... ya baba yayınlayabilecek olsam bile, bu ne allah aşkına? iki sayfa arkalı önlü bayram mesajı mı olur? obama'nın bile böyle tebrik mesajı yok. ne yaptın sen? ahah...
babam: o yazamıyorsa bana ne? (vaaayyysss) sen yayınla şunu insanlar feyiz alsın.
hisli: ahuahuahau... peki haşmetlum. ahuahua... padişahım çok yaşaaaaa... ahuhauah...
feyiz almanız için yazmak isterdim ama çok üşendim vallahi. kısacası, babam diyor ki; "insanlığın bizden sonraki kısmını da düşünmeyi uzunca bir süredir unuttuk maalesef. kurduğumuz sistem çöktü. artık maddi ve manevi tüm insani değerlerimizi kaybettik. ne dini inançlarımız inanç artık ne de siyasi görüşlerimiz sabit ve sağlam. insanlık, onurunu düşünmeye zorunludur artık ve kendisinden başkalarını... ve geleceğini düşünmek zorunda. hiç olmazsa, dini bir vecibeden önce bir gelenek haline gelen bayramlarda insan olduğumuzu hatırlamak dileğiyle. iyi bayramlar..."
bilimi sorgulanamaz otorite kabul etmek
-
bilim sorgulamaların sonucunda var oldu. sorgulanamaz otorite diye bir şey yoktur. sorgulanamayan ve sorgulamanın yasak olduğu alanlardan kaynaklı enformasyonu zaten bilimsel alan içerisine dahil edemeyiz. bu nedenle bilimsel bilgi doğrulanabilir/yanlışlanabilir ve en güvenilir başvuru kaynağıdır. "bilimi sorgulanamaz otorite kabul etmek" gibi bir saptamayı ise ancak bilimsel yöntemin ne olduğunu bilmeyen biri yapabilir.
edit: yatmadan önce fikrimi yazayım dedim ve ertesi gün bir sürü mesaj geldiğini fark ettim. herkese cevap yazmaya üşendim. bilimsel alanı kendi çıkarları için manipüle eden kişiler varsa bu durum bilimsel yöntemin dogmatik olmasından kaynaklı değildir. tam tersine bu tarz manipülasyonlar ancak bilimsel yöntemle ortadan kaldırılabilir.
bir yazarımızın önerisi ile "yanlışlanabilir" kelimesi eklendi.