hesabın var mı? giriş yap

  • çok teşekkür ederim. şimdi youtube benim için bir süre halay tavsiyesi yapacak.

  • uğraşması meşakkatli üzüm.

    bir defa çok geç kökleniyor, toprakla geç kaynaşıyor, geç meyve vermeye başlıyor. goble veya guyot tipi yüksek terbiyeye alacaklar için randımanlı meyve vermesi 5 seneyi buluyor.

    sonra geç olgunlaşıyor. bu sürekli mücadele demek. benim gibi sadece bordo bulamacı ve gülleci bulamacı kullanan, bunlar haricindeki ilaçları, hele hele sistemik etkili ilaçları kullanmaktan imtina eden naturelci tayfa için çok fazla işçilik ve masraf demek.

    yaprağı tüylü ve kalın. yani yaprak olarak bir narince yahut trakya ilkeren gibi ticari değerden yoksun demek.

    meyvesi pek kurutmaya gelmez. çünkü hasada dek hem sezon biter mevsim nerdeyse kışa erer zaman kalmaz, hem de taneler irice, çekirdeği de sert ve büyükçe olduğu için kurusu pek tercih edilmez. yani üretici olarak yaş meyve randımanına muhtaçsınız.

    buna rağmen, benim gibi pek çok insan inatla uğraşıyor. öküzgözü, boğazkere, şiraz gibi gıldırgıcık türleri yetiştirmeye devam ediyor. çünkü şarabın anavatanı anadolu. bu çok büyük bir cümle. bu tüm dinlerden de, öğretilerden de, bir kaç yüzyıllık görüşlerden de daha kadim ve kanuni bir gerçek. ve anadolu coğrafyasında ne osmanlı, ne selçuklu ne de bir başkası, üzüm yetiştiricisi ile bugünki gibi uğraşmadı. ona köstek olmadı. ama bugün durum bu. özellikle elazığ çevresinde pek çok üretici mücadeleye son verip, bağlarını köklüyor. büyük yetiştirici havlu atıyor.çünkü alıcı yok. çünkü şarap üreticileri, alkollü içecek üreticileri illallah etmiş durumda. dolaylı yoldan veya doğrudan, adına artık ne derseniz, zarar gören çiftçi oluyor. güdülen siyaset yüzünden öküzgözü üzümü yetiştiricileri ya tür değiştiriyor yada komple işi bırakıyor.

    kıç kadar dikim alanımda, bu kara gözlü ile uğraşmaya devam ediyorum. derdim şarap da değil. bir sene oldu, ağzıma içki sürmedim. ama anadolu’ya saygı bunu gerektirir.

  • bir süre önce millet keanu reeves'in sevgilisini tartışıyordu. hah işte görün aq, adam belli ki kendi olgunluğuna denk birini aramış, bulmuş, mutlu olmuş. her şey fiziksel çekim demek değil ne yazık ki.

    şimdi, bu ses kaydının güvenilir olduğunu kabul ederek, amber heard'ün manipüle edilmediğini, onun da kayıttan haberi olduğunu varsayarak yazacağım ki, bence var, biraz lafı döndürerek, suçlu olduğu yerleri atlayıp, konuyu bambaşka bir yere çekerek şov yapmış. anladığım kadarı ile johnny depp istemiş yardım almayı.

    burda adamı kavga etmek istemediği için, sevmemekle suclayanlar olmuş. arkadaşlar, kavgada, hele çığrından çıkmış bir kavgada taraflar kaybetmekten başka bir sey yapmazlar. bu kavgaların kazanını olmaz. ancak ilişkiyi ve karşındakine duyduğun saygıyı kaybedersin. tartışmakla, kavgayı karıştırmayın ki adam da tartisabiliriz diyor. bana bunu söyleyebilirsin, bunu tartışabiliriz fakat kendini kaybetme diyor.

    ben bu taraflardan biriydim ve bu sebeple, johnny depp'le empati kurdum. karşınızda en ufak olayda çığrından çıkan birisi var, her sözcüğünün ikisinden biri hakaret, uzaklaşmak istiyorsun, çünkü sana bir şey söyletmiyor çünkü haklı olmakla o kadar meşgul ki, seni sindirecek her şeyi yapacak, hatta yapıyor. sağa sola yumruk atıyor, sana hakaret edip bağırıyor. ben böyle bir şeyin içinden çıktım, odaya kaçıyorsun, seni kaçmakla suçlayıp sana daha çok bağırıyor. ama ben bir insanım ve duygularım var. bir insan bana gerizekalı diye bağırdıktan sonra ona eski gözle bakamıyorum ve onun psikolojik şiddetine katlanmak zorunda değilim. kolumdan tutulup, kaçtığım yerden çıkartildığim veya kapılarımın yumruklandığı çok oldu. en son çıkartıldığımda sağlam bir dayak yedim ve amber'ın söyledikleri, bana söylendi. o gerçek bir yumruk değildi. abartıyorsun. ben gerçekten sana vurmadım bile ne büyük bir drama.

    bunu yapan kim olursa olsun, haksız arkadaşlar, seviyor diye bir mazareti olamaz. bu sevgi ise bile insanı çürüten, yıpratan bir sevgi. çürümeye başlayan bir agacta, yaprak yeşertemezsiniz, bu ağaçtan meyve almayı bekleyemezsiniz. böyle bir şey karşısında bir süre sonra ya ona benzemeye başlayacaksınız, siz de kontrolü kaybedeceksiniz, ya da iyice sineceksiniz. daha kötüsü başınıza ikisi birden bile gelebilir. sağlıklı bir ilişkide bireyler tartışır, kavga etmezler. tartışma farklı bir şey ve elbette ki her şey güllük gülistanlık olmayacak. ama kavga çirkin, habis ve ilişkiyi çürütüp öldüren bir durum. bunu savunmayın.

  • aynen şu diyalog yaşandı demin:

    rıdvan: fenerbahçenin kendi sahasında 9 galibiyet 2 beraberliği var. arkadaşlar keşke puanıda yazsalarmış.
    güntekin: 29 puan toplamış hocam.
    rıdvan: nasıl, nerde yazıyor ?
    güntekin: 3x9=27+2=29 puan hocam.

  • sene 2003, arkadaşlarla beraber ortaköy'deyiz. havadan sudan konuşurken biri "aaa!" diye bir tepki verdi. tabii hepimiz şaşkın bir halde onun baktığı yöne doğrulttuk bakışlarımızı ve mehmet aslantuğ'un arkadaşlarıyla birlikte yemek yediğini gördük.

    o zamanlar bir istanbul masalı diye bir dizide oynuyordu ve kızlar çok severdi kendisini. gruptaki tek erkek ben olduğumdan arkadaşlar beni elçi tayin edip kendisinden bir fotoğraf için talepte bulunmamı istediler. yemek masasındaki birini fotoğraf için rahatsız etmek doğru gelmese de, kızların gönlü olsun diye isteksiz bir şekilde yaklaştım masaya.

    yanına geldiğimde kızları göstererek, "mehmet bey afiyet olsun, arkadaşlar sizinle fotoğraf çekilmek istiyorlardı ama..." dedim ve cümlemi bitirmeden, "tabii ki" diyerek yerinden kalktı, restorandan çıktı ve yanımıza kadar geldi.

    o zamanlar çok popüler bir insandı. "ulan herkesle fotoğraf çektirse ohoooo" diye düşünmüştüm ama yanıltmıştı beni.

    buradan tekrar teşekkür ederim kendisine o gençleri kırmadığı için.

    edit: #105392349

  • monster bilgisayar alsam mı diye düşünüyordum, 2/b sınıfından ilhan arkadaşımızın ibretlik kompozisyon çalışmasını görünce vazgeçtim.

    kimler kimler ceo oluyor, ben niye olamıyorum?

  • olay, 3 hafta once mersin'de yaşanmıştır, yayla evlerine giden 2 teyzem akşam üstü alışverişe çıktıklarında, köy yolunda yururlerken araç arkadan gelip vurmuştur. her ikisi de oracıkta ölmüşler. albay efendi ise otostop çekerken önüme atladılar diyerek ceza almadan serbest bırakılmıştır. vicdanlara sesleniyorum 60-65 yaşlarında iki köylü kadını otostop ceker mi ?
    buradan sana da sesleniyorum emekli albay zekeriya suna, herşeyi anladım da geceleri nasıl uyuyabiliyorsun be adam ?

    linki aşağıdadır

    https://www.instagram.com/…hl/?utm_medium=copy_link

  • türkiye'nin acil çözüm bekleyen en önemli sorunu bence mülteci sorunudur.
    hatta bunlara mülteci bile denemez, ülkelerindeki yaşam koşullarını beğenmeyenler buraya gelip ağalar gibi yaşıyorlar.
    benim vergilerimle sağlık hizmetlerinden bedava faydalanıyorlar.

    tüm mültecilerin geri gönderilmesini istiyoruz.
    cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olacaklardan bu sözü almak istiyoruz.
    bu sözü ikna edici bir şekilde vermeyene de oy moy yok.

    ev satın alma koşuluyla vatandaşlık alan yabancıların da tüm işlemlerinin iptal edilmesini istiyoruz.(fransa buna benzer bir iptali yapmıştı daha önce, demek ki oluyor.)
    tüm dünyada konut açığı nedeniyle yabancılara konut satışı büyük ölçüde azaltılmış olduğu halde bizde bir de üstüne ödül veriliyor.

    merak ediyorum, türkiye gerçekten yönetiliyor mu?
    yok mu şu memleketin sahibi?

    bir atatürk aramaktan da vazgeçtik, o kadar lükste de gözümüz yok, birazcık memleketini seven gerçek bir lider arıyoruz.

  • ben yanlış mı anladım, yoksa bazı yazarlar hdp meclis dışı kalırsa chp-mhp koalisyonu kurulacak hayali mi görüyor dedirtir. lan aktrollseniz bizi yiyonuz, değilseniz birileri sizi feci yemiş. hdp baraj altı kalırsa akp 300+ mv, ortalığı bulandırmaya hiç gerek yok şimdi.