hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: airplane from fart, say hi to sweetheart)

    edit: bu entry gelen istekler üzerine lover yerine sweetheart yazılma bağlamında editlenmiştir. sweetheart yazan arkadaşlardan çalınmamıştır. @sureyalizm adlı arkadaşa da selam çakalım ilk sweethearth'ı o yazmış . bana düzeltmem için mesaj atan arkadaşlar ondan görmüş sanırım.

  • kendimize göre bazı projelerimiz olduğundan, cevabını merak ettiğim soru. mantıken hemen kurur diyorum ama, bir astronot arkadaş kafamı karıştırdı. "sekiz on senede anca kurur, hiç girme bu işlere..." diyor. ya bir şey biliyor da söylüyor ya da hasedinden önümü kesmek istiyor. sanki biz bu işin fizibilitesine bakmıycaz, sanki bizim nasacı olsun, yapı denetimci olsun, hiç ahbabımız yok...

  • tam bir şaman manifestodur... mutlak saflık, mutlak güç, mutlak gazap ve kozmik dengeler üzerine enfes bir pagan güzelleme! joe hisaishi mamülü piyano soloları ise harikadır ve filme ruhunu vermektedir. ibraniliğin gazabındaki dinlerce enfekte edilmiş beyinlere işlediği soru işaretleri de cabası...

  • kendisine şiir yazdığım über alman forvet:

    fiorentina'daki hali sakın unutma
    beşiktaş'a dil uzatma sebepsiz
    sen yine top oynardın ama
    euro 2016'ya gidemezdin şerefsiz.

  • modern shogi’de tahta dokuza dokuz olmak üzere, toplam 81 kareden oluşur. her oyuncunun bir şahı, bir kalesi, bir fili, iki atı, iki mızrağı, iki gümüş generali, iki altın generali ve dokuz tane piyonu vardır. bu taşlar, altın generaller ve şah dışında, karşı taraftaki son üç kareye geldiklerinde, isteğe bağlı olarak, terfi olurlar; böylece hareket kısıtlamaları değişir.

    taşlar satrançta olduğu gibi farklı şekillerde yapılmamıştır; düzdürler ve üzerlerinde taşın kanjisi yazar. bu taşlar bir ara batılı oyuncuların da kolayca kavrayabilmesi için şekilli yapılmışsa da, benimsenmemişlerdir.

    tahtaya dizilimde ilk sırada piyonlar yer alır. ikinci sırada soldan ikinci karede fil, sağdan ikincide kale vardır. en arka sırada ise soldan sağa: mızrak, at, gümüş general, altın general, şah, altın general, gümüş general, at ve mızrak.

    oyundaki taşlar:

    şah (osho) satrançtaki şah ile tamamen aynıdır. çevresindeki her yere, bir kare gitmek koşuluyla hareket edebilir.
    kale (hisha) de satrançtakiyle aynıdır. düz olmak koşuluyla, istediği kadar uzaklığa gidebilir. terfi olduğunda şahın hareket kapasitesi ile kendi kapasitesini birleştirir. düz bir şekilde her yöne gidebildiği gibi, her yöne tek kare de olsa gidebilme hakkını kazanır.
    fil (kakugyo) çapraz olmak koşuluyla istediği kadar kare ilerleyebilir. terfi ettiğinde, kale gibi, şahın hareket yeteneğini kazanır. çaprazlara istediği kadar, çevresindeki herhangi kareye bir kare ilerleme hakkını elde eder.
    altın generalin (kinsho) önündeki üç kareye, sağa, sola ve geriye olmak üzere altı tane hareketi vardır. hepsinde de sadece tek kare ilerleyebilir. son üç kareye gelse bile terfi etmez.
    gümüş general (ginsho) altın generale benzer. ancak o, toplamda tek kare ilerlemek koşuluyla elbette, önündeki üç kareye veya arka iki çapraza gidebilir. terfi ettiğinde yalnızca altın generalin hamlelerini yapabilir. terfi etmemiş hali geriye daha kolay kaçabildiğinden genelde terfi edilmez.
    at (keima) satrançta bildiğimiz ata çok benzer. ileri doğru olmak koşuluyla l şeklinde gider ve taşların üzerinden atlayabilir. sürekli ileri gitme zorunluluğundan dolayı bir süre sonra tahta biteceğinden terfi olmak zorundadır. terfi olduğunda ise, gümüş general gibi, yalnızca altın generalin hareketlerini yapabilir.
    mızrak (kyosha) sadece ileri doğru, istenilen kare sayısında hareket edebilir. at gibi, hareket edecek alanı kalmayacağından, tahta sonuna geldiğinde terfi olmak zorundadır. altın general ile aynı hareketleri yapacaktır terfi olunca.
    piyon (fuhyo) sadece ileri olmak üzere, tek kare ilerleyebilir. satrançtaki gibi başlangıçta iki kare ilerlemek, ya da rakip taşı çapraz almak gibi hakları yoktur. terfi olduklarında altın general gibi hareket etme hakkına erişirler.

    shoginin oynanışı satranca çok benzer. bu oyunda farklı olarak, taşlar esir alınır; yok edilmez. esir alınan taşlar oyuncu istediği zaman, hamle olarak tekrar tahtaya konulabilir; ve bu şekilde rakibe karşı kullanılabilir. satrançta oyunun sonlara yaklaştıkça yavanlaşması sorunu da böylece ortadan kalkar. esir alınan taşlar, piyon hariç olmak üzere, tahtada istenilen yere konulabilir. piyonlar sadece başka bir piyonun olmadığı sütunlara konulabilir. eğer oyuncu hiç piyon kaybetmeden rakibinin piyonunu ele geçirmişse, onu oyuna süremez.

    eğer iki oyuncu da birbirini mat edemeyeceğini anlarsa, eldeki taşlar ile puan hesaplanır ve galip ona göre belirlenir. kale ve fil 5 puan, kral hariç diğerleri 1 puan değerindedir.

    yenilmeye yakın oyuncunun yenilgiyi kabullenip oyunu bitirmesi de oldukça sık görülen bir davranıştır.

  • ilkokul birinci sınıf... aşı yapmışlardı ve dediler ki saat beşe kadar bir şey yemeyin.

    okul çıkışı şeker aldım. biraz takıldım aklıma geldi uyarı. hemen şekeri attım. eve geldim, kimseye bir şey demeden kanepeye yatıp ölmeyi beklemiştim. metanetle.

  • günün anlam ve önemine binali'yen:

    "yaa biz adamlara pedofiliyi anlatamıyoruz, atam gidip bunlara erzurum'da sivas'ta cumhuriyeti anlatmış nasıl ikna etti acaba aq ya"

  • son dünya sampiyonlari;
    löw: 3.8 milyon euro
    deschamps: 3.6 milyon euro

    üstelik yukarida saydigim isimlerin maasi cok büyük ihtimalle brüt, yani maaslarinin yüzde 40'a yakini vergiye gider.

    diger yandan almanya ve fransa'da insanlarin kazanclarinin türkiye'ye oranla 5 katina yakin oldugunu varsayarsak senol'un ne kadar sacma sapan bir maas aldigini anlayabiliriz.

    edit: bu isin piyasasi bu diyen kasiyer kardesim. hemen bugün git patronuna, avrupa'da muadilim aylik 2000€ kazaniyor, ben de aynisini istiyorum de.