ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
tarihteki muazzam ayarlar
-
zaman ve mekan : cumhuriyet ilanı sonrası uluslararası davetlilerle dolu pera palas balo salonu.
kişiler : yugoslavya kralı ve atatürk
sahne : yemek yenmiş ve şömine başında sohbet edilmekte.
olay :
yugoslavya kralı : ... bidibidi hede hödö.. ve işte mirim sizin bu zaferden önce ingilizler, yunanlar, fransızlar hep gelip bize yalvardılar sizde türklere karşı savaşa girin diye.. ama biiiizzzz... girmedik..
atatürk : (yerinden kalkar.. kralın yanına kadar gider.. elini sıkar.. ve gözlerinin içine baka baka...) "verilmiş sadakanız varmış, geçmiş olsun ekselansları" der.
işi gücü olmasa evden çıkmayacak olanlar kulübü
-
yeni bi kulüp. hayırlı olsun. geçim derdi ve sosyalleşme çağın vebası bence.
hülya avşar'ın kızının köşe yazarı olması
-
hülya avşar’ın 10 yaşındaki kızı zehra çilingiroğlu’nun hülya dergisinin son sayısından itibaren köşe yazarı olması ve engin hayat deneyimlerini okurlarıyla paylaşması durumu. kendi adıma, zehra çilingiroğlu’nun bir “küçük virginia woolf ” olduğundan ya da onun yazarlık yeteneklerinden şüphem yok. ama türk medyasındaki sarsısıcı entelektüel rekabet nedeniyle zehra çilingiroğlu’nun yazarlığının daha çok hülya avşar’ın kızı olmasından kaynaklandığını düşündüğüm için – tamamen saçmalıyor da olabilirim- başlığı da bu şekilde açtım.
şimdi konumuza dönelim ve hemen zehra çilingiroğlu’nun ilk yazısından bazı alıntılar verelim:
-her çocuk gibi ben de hafta içleri alışveriş yapmaktan ve arkadaşlarımla buluşmaktan keyif alıyorum. tabii derslerimden arta kalan zamanlarda... hafta sonları da ormana gitmeyi, balık tutmayı ve sahilde koşmayı seviyorum.(...) annem gibi ben de ayvalık'a bayılıyorum. hafta sonları annemle fırsat buldukça antalya'ya kaçıyoruz. kışları kayağa gitmeyi ve londra seyahatlerini çok seviyorum.
- sizin hiç tahta oyuncağınız var mı? taa ki nişantaşı'nda açılan tayga toys'a uğrayana kadar benim de yoktu. 'sihirli annem' dizisinde severek izlediğim inci türkay'ın açtığı mağazada, sadece kesilmesi uygun olan ağaçlardan yapılmış oyuncaklar satılıyor.
-bay majör'le klasik müzik masalları dizisi bence harika. bay majör isminde bir müzik araştırmacısı, kimi zaman anlatıcı, kimi zaman maceranın içindeki biri olarak karşımıza çıkıyor. dizi çobanın mevsim yolculuğu (vivaldi), şatoda üç saat (bach), büyük sır (mozart), duygu makinesi (beethoven) isimli dört kitaptan oluşuyor. üstelik her birinde bulunan müzik cd'lerini, hem yalın olarak, hem de seslendirilmiş versiyonlarıyla dinlemek mümkün.
...........................
10 yaşındaki kızını kendi ismini taşıyan, her ay kendi resmini kapak yapan dergide köşe yazarı yapmak nedir allahaşkına? hayır zehra çilingiroğlu’nun yeteneğinden tabii ki kuşkum yok. “üstelik her birinde bulunan müzik cd'lerini, hem yalın olarak, hem de seslendirilmiş versiyonlarıyla dinlemek mümkün”..müş. bu cümleyi kurmakta hala zorlanırım mesela ben. 17 yaşımda bu cümlenin dörtte birini kursaydım belki de babam bizi terk etmezdi. neyse kişisel acılarımla sizi üzmek istemem.
aslında beni bir ertuğrul özkök okuru olarak asıl rahatsız eden; “kışları kayağa gitmeyi ve londra seyahatlerini çok seven” zehra çilingiroğlu’nun canımdan çok sevdiğim, kişisel yol göstericim, aykırı düşünür ertuğrul özkök’e rakip olma ihtimali. biliyorsunuz “haftasonu las vegas’da çok ünlü bir restorandaydım. yanımda çok ünlü bir türk iş adamı, onun güzel eşi ve al pacino vardı” yahut “dün akşam petrus bana yeni bir şarap göndermiş. tattım. ve o an dünyanın gerçekten yaşamaya değer olduğuna inandım” türünden yazıları biz ertuğrul özkök’ten öğrendik.
peki ne olacak şimdi? aydın doğan bey, yarın bir gün, zehra çilingiroğlu'nu hürriyet genel yayın yönetmeni yaparsa? biz ertuğrul özkök'ü nereden ve nasıl takip edeceğiz? skyturk'ten mi? oh, ulu tengrim, öyle çok korkuyorum ki....buyrun bu da zehra çilingiroğlu'nun köşe yazarlığıyla ilgili bir haber linki:
http://www.internethaber.com/…_detail.php?id=115435
edit: kidmanist ve kibritsuyu'na düzelti için çok teşekkürler. ben korkudan, üzüntüden ne dediğimi biliyor muyum arkadaşlar?
yaran fıkralar
-
temel askerdedir. ilk gün komutan gelir ve:
-benim adım ali kırç. unutmayın kırç, arada r var. soyadımı yanlış söyleyen veya dalga geçen olursa yakarım.
komutan ara sıra askerlere kendi soyadını sorar. en sonunda sıra temel'e gelir.
-temel söyle bakalım benim adım ne?
temel düşünür ama bi türlü hatırlayamaz. o sırada arkadaşı kopya verir:
-temel olum unutma arada r var.
-haah hatırladım komutanım. ali gört!!!
sevgili hakkında ileri geri konuşan anne
-
bir kiz arkada$ oldugunu oğrenmi$, ya da zaten bilen ama sonucta kizi veya zaten kulliyen bir kizla ili$kiyi tasvip etmeyen annedir. bu anne bir zamandan sonra artik her firsatta sevgiliye veya ili$kinize laf sokar.
[televizyon seyrederken] - aynen ya$anmi$tir-
- ne zaman cikacaksin?
- cikmayacam. evdeyim.
- cikarsin cikarsin sen. $imdi bir telefon gelir cikarsin.
stop.
burada lafi dikkatli inceleyin "- telefon gelir cikarsin!" yani kiz seni donunda salliyor demeye getiriyor.
- yok. cikmayacam.
- sen gene de cikarsan gec gelme. azittiniz iyice. o'nun da anasi babasi var, merak ederler kizi.
stop.
"- gec saatlerde kizi opup yaladigini biliyorum." diyor burada acik acik. ana babasi sallamiyor bu kizi, o kizdan hayir gelmeze getiriyor.
- cok gec birakmiyorum ki anne eve, 11'de en gec ak$am cikarsak.
- biliyorum ben sizin 11'inizi.
- neyse sen takma bu i$leri annecim. filmi seyrediyoz bak.
- yok canim sen istersen git gene o kiza.
stop.
"- beni satip satip elin kizinin pe$inden gidiyosun, bunlari yaziyorum bir kiyiya..." diyor burada da.
- anne cikmayacam yahu.
- zrrrrrrr.
.
.
.
.
- anne cikiyom ben.
(bkz: anneler bilirler)
ülkü tamer
-
"mektupsuz koma beni,
yılların sana öğrettiğini sen bana öğret,
parmaklarının gölgesini gönder."
ceyhan ülkü ocakları bayan birimi ilk yemini
-
bir video. (bayan tabiri onlara aittir)
orijinal kaynak: https://www.facebook.com/…videos/10153334722184910/
silinirse: https://vid.me/ijbz
fb linki de vid.me linki de uçtuğu için:
https://www.youtube.com/watch?v=9plpkpgsagq
link bana ait değil silinmiş olursa haber verin bende bir yerlerde olacak yüklerim.
"en değersiz gurur, milli gururdur. bu, onunla gurur duyandaki bireysel özelliklerin yoksunluğunu ele verir. çünkü insan neden milyonlarca insanlarla paylaştığı bir özelliğe tutunma gereği duyabilir ki başka türlü? dikkate değer kişisel niteliklere sahip olan, sürekli göz önünde bulundurduğu ülkesinin hatalarını açıkça görebilecektir. ama dünyada gurur duyabilecek hiç bir şeyi olmayan her zavallı aptal gurur duyabilmek için son çare olarak ait olduğu ülkesi ile gurur duyar." arthur schopenhauer
yaran fıkralar
-
yavru tavşan yuvasından ilk kez ayrılır ve ormanda dolaşmaya başlar. karşılaştığı ilk hayvana kendini tanıtır:
"merhaba kardeş ben tavşan, sen kimsin?"
karşısındaki hayvan:
"ben de katır der"
tavşanın kafası karışır: "nasıl yani?" der.
katır:
"benim annem eşşek, babam da at; onlar birlikte olmuşlar sonra ben doğmuşum" der.
tavşan yoluna devam eder. karşılaştığı başka bir hayvana kendini tanıtır:
"merhaba kardeş, ben tavşan, sen kimsin?
hayvan:
"ben kurt köpeğiyim" der. tavşan yine şaşırır: "nasıl yani?" der.
kurt köpeği:
"benim annem kopek, babam da kurt; onlar birlikte olmuşlar sonra ben doğmuşum" der.
tavşan yoluna devam ederken yavaş yavaş aklından bu bilgileri geçirir ve işlerin nasıl olduğunu anlamaya başlar. karşılaştığı başka bir hayvana kendini tanıtır
"merhaba kardeş ben tavşan, sen kimsin?"
hayvan:
"ben devekuşu" der.
tavşan afallar:
si..tir git len
bir evin modernliğinin göstergesi
-
varak affedersin.
varak yoksa moderndir yada en azından modernimsidir.
insanlara maaşını sormak
-
yeni yeni tanımaya çalıştığım biri durduk yere sordu bunu. artık tanımaya çalışmıyorum.
aşırı itici bir davranış.
erkan oğur
-
erkan oğur bir gün bir stüdyoda oturmaktadır. içeri sırtında gitarıyla genç bir kız girer, erkan oğur'u tanımaz. heyecanla sorar:
- siz de mi gitar öğrencisisiniz?
- ömür boyu.