hesabın var mı? giriş yap

  • rezalet başlığı altında açılsa 10 üzerinden 11 alacak rezalet.

    mhp'den de bu ülkeden de bir bok olmaz.

  • ruhunun güzelliği yüzüne yansımış.

    çadırım var. 3 gündür geceli gündüzlü gezi parkı'ndayım.
    minimum 30-40 medyatik insan gördüm.
    yarısından fazlası aynı; gezi parkının sokaklarında sürekli dolaşan, "bakın genşler ben buradayım" mesajı veren, her mikrofona konuşan, göstermelik fotoğraflar çektiren. (haaa hiç gelmeyenlere göre yine saygım var elbette, fakat sevmiyorum yapmacıklığı)

    ama bu kadın bambaşka be abi. 5-10 çadır ilerisinde kalıyorum. o da burada yatıyor. burada kalkıyor. buradan yiyor, buradan içiyor. gezi parkı çocuk atölyesi sayesinde çocuklarla vakit geçiriyor. bu işleri gönülden yaptığı o kadar belli ki. mutlu oluyor. mutlu ediyor.

    hatta bugün surp agop hastanesinin oradan 2 kamyon pet şişe su taşınması gerekiyordu. saat sabah 10-11 suları.. birlik olduk, imece usulü elden ele taşıyoruz. sağımdakinden alıyorum solumdakine veriyorum.
    sağdaki arkadaştan aldım bir koli suyu, sola döndüm. bir baktım suları verdiğim kişi demet evgar. yine bizimleydi.
    fotoğrafını çekmek isteyen kişilere "çekin ama bu şekilde olmaz, lütfen sonra" dedi. kameralar geldiğinde ise uzaklaştı.

    zaten aşıktım. artık tapıyorum.

  • frene basacağım zaman eğilip elimle basıyorum. sonuçta insanın elinin ayarı daha hassas dolayısıyla daha yumuşak bir frenleme oluyor.

  • iki kişinin** mesleki çekişmesi yüzünden 54 denizcimize mezar olan çelik tabut.

    rodos açıklarından baf yönünde seyretmekte olan bir yunan konvoyu istihbaratına (daha sonra rus, amerikan ya da ingliz radar aldatmacası olduğu belirlenmiştir.) istinaden planlanan hava ve deniz unsurlarının ortak harekatı gereğince, söz konusu yunan konvoyunun baf limanı açıklarında yol kestiği sırada önce hava kuvvetleri taarruz edecek, daha sonra da kalıntıların işini muhriplerimiz bitirecekti. saldırının daha planlanması aşamasında da görülmektedir ki zaten hava ve deniz güçleri birbirlerinin manevra kabiliyetlerini tam olarak kavrayabilmiş değillerdir.
    hava kuvvetleri seri, hızlı ve de taktiktir. her türlü koşula çok kısa bir sürede cevap verebilecek, harekat açısından çok esnek bir yapıya sahiptir. ancak deniz kuvvetleri bir taarruza kalkışmazdan önce çok ince hesaplar yapılarak tüm saldırı planı en ince ayrıntısına kadar ve tüm ihtimaller düşünülerek ve harekatın çok uzunca bir sürede gerçekleşeceği göz önünde bulundurularak hareket etmek durumundadır.
    bu bilgiden yoksun olan karar vericilere rağmen harekatın bekaası açısından muhriplerimiz eş güdümlü genel harekat merkezi tarafından telkin olunan, koordinatları meçhul muharebe hattının (terk olunacak sahaya ilişkin detaylı bir bilgi asla sunulmamıştır) dışında kalınması uyarısına rağmen zamanlama açısından düşman konvoyunu karşılayabileceği uygun bir mesafeye intikal etmiştir. bu noktada zaten insiyatif teorik olarak görev bölgesindeki deniz gücüne bırakılmıştı.
    uçaklarımız tarafından temas sağlandığında deniz kuvvetleri komutanı ora.kemal kayacan tarafından bölgede donanmamıza ait bir unsurun bulunmadığı teyidi alınarak taarruza geçilmiştir. taarruzun kod adı trajikomik bir şekilde "şenlik başladı" olarak anaons edilmiştir.
    ilk anda en ağır yarayı alan tcg kocatepe muhribimiz tarafından bildirilen "hava saldırısına uğradık" mesajıyla deniz kuvvetleri komutanlığı tarafından, yapılan yanlışlık farkedildi. bu durumun hava kuvvetleri komutanlığına bildirilmesine rağmen hava hücumu tcg kocatepe batıncaya dek, 5 saat boyunca devam etti. gerekçe ise deniz kuvvetlerinin taaruz başlamazdan önce bölgede gemimiz olmadığı bilgisini teyid etmiş olmasıydı. düşen ilk bombadan itibaren 5 saat boyunca yapılan tüm "saldırıyı durdurma ricaları"na rağmen taarruz durmamış ve tcg kocatepe muhribimizin nihayet batması neticesinde durdurulabilmiş hava taarruzunun ardından hava kuvvetleri komutanı org. emin alpkaya ile deniz kuvvetleri komutanı ora. kemal kayacan arasında geçen telefon konuşmasında geçen tek bir cümle uslarda soru işaretleri bırakmaya yetmektedir:
    - bölgede geminizin olmadığını belirtmiştiniz?

    hakkın rahmetine kavuşmuş iki değerli kuvvet komutanımızın maneviyatına asla zarar vermek niyetinde olmaksızın yazılmış işbu entry, esasında ülkemizdeki kişisel çatışmaların yönetimsel boyutlarda yaşanmasının hangi boyutlara varabileceğini gözler önüne sermek maksadını taşımaktadır; ve de bilhassa hakkında yorum yapma gereği hissedenlerin siyasi çekişmelerin, zaten türkiye cumhuriyetini getirdiği durumu göz önünde bulunduracağı düşüncesinden hareketle yazılmıştır.

  • yaptığı telefon görüşmesi yüzünden, gözaltına alınabileceğini bilen ahmet hakan'ın bir nevi ön açıklama tadında olan yazısı.

  • dünyadaki birçok kültürde ilk ve en önemli mimari yapıtlar mezarlardır. çünkü mimarinin ortaya çıkmasındaki temellerden birisi de hatırlatma/hatırlama arzusudur.
    bizim için değerli olan bir şeyi unutmaktan korktuğumuz için hatırlatmak istediğimiz şeyi bize daima hatırlatacak bir yapı inşa etmek isteriz. dini yapılar da bu sebeple özeldir. simgesel değeri çok büyüktür. tarihi sadece kitaplardan değil yapılardan da okuruz. dünya üzerinde bu çapta önemli az bina vardır.
    birden fazla defa gidip görmüş biri olarak az önce ave maria eşliğinde yangını gösterdikleri videoda bir tanıdığımı kaybetmiş gibi hissettim.
    benimsediğim bir din yok ama bugün süleymaniye yansa (en korktuğun şeylerdir bunlar) koşa koşa gider, kurtulsun diye kalbimden geçen duayı okurdum. bunun dinle alakası yok, o binanın size hatırlattıkları, öğrettikleri ve sevdirdikleriyle alakası var.
    insanlığın anıları yanıyor, çok üzgünüm.

  • bu tip yıllarca halkların kardeşliği, izmirli kızı öpmek vb diye şiirler yazdı, eline fırsat geçince sadece kendisi öpüştü.

    yıllarca batılılara siz doğuya gelmiyorsunuz, hakkari'yi görmediniz diye sitem eden adam muğla/ köyceğiz'de çiftlikte yaşıyor.

    ekşi elmalar filmi hakkari'de geçiyor, izlerken ya bu hakkari ne güzel bir yermiş diye düşünmüştüm meğer köyceğiz'de çekilmiş,

    ee aslan parçası bize kızıyordun niye hakkari'ye gelmiyorsunuz diye ulan sen hakkari'de geçen filmi muğla'da çekmişsin, herkes parayı bulana kadar solcudur.

  • cok faydali ama bu guzel uygulamayi nelerle kombine etmemiz gerektigi konusunda bi yesillendiren olsa cok sevinecegim.

    giris seviye kitap, yabanci dil altyazili film, ders kitaplari vs. en etkili yöntem nedir?

    edit: gelen tavsiyeleri herkes faydalansın diye yazıyorum;

    1- kelime öğrenmek için eş zamanlı memrise uygulaması...

    2- dil geliştirme maksatıyla 2002'de yapılmış extr@ isimli bir sitcom. ingilizce ve bir kaç dil için de bölümleri mevcut. ingilizce 30 bölüm sanırım. ayrıca lost, friend gibi dizileri de ingilizce altyazı ile öneriyor arkadaş.

    3- seviyeye göre kitap...

    4- makale çeviri. ilgi duyduğunuz bir makaleyi bulup çevirebilirsiniz, hem konuyla ilgili bilgi sahibi de olursunuz. şahsen ben dili ilerletebilirsem bu işe girmeyi planlıyorum.

    5- skyp'tan yabancı arkadaş bul konuş... dili geliştirdikten sonra en faydalı olanı budur diye tahmin ediyorum.

    6- wrayburn nickli yazarın mesajı şöyle;

    edgar allon poe'nun kitaplarını okuyabilirsin sade yalın bir anlatımı var
    her gün en az bir podcast dinlemeli özellikle elspodcast'lerine göz atmalı yüzlerce ses text dosyası var.
    duolingo'da az da olsa çeviriye katkıda bulunmaya çalışılmalı