hesabın var mı? giriş yap

  • bir artiztin huzunlu sonunu izletti bize az once. a a adana diye diye gitti. twitter hesabindan kendinden once yarisan yarismaciya ozurlu kontenjanindan katilmis heralde yazmis. bahsettigi yarismaci 30.000 lira kazandi kendisi ilk soruda elendi. boyle tipler ilk soruda elenince acaip bir huzur kapliyor icimi.

  • "vallaha mı" sorusudur. toplumsal refleks olarak "vallaha" şeklinde cevaplanır ve ateizm sessizce kendini fesheder.

  • bugün ölüm yıldönümü olan ve tüm dünyada modern hemşireliğin kurucusu olarak kabul edilen nam-ı diğer “lambalı kadın”.

    florence nightingale, ailesi kendisinden daha farklı şeyler umarken 1837’de tanrının kendisine ‘ilahi bir çağrı’ yolladığını ileri sürerek kendisini hasta bakımına ve sağlığına adadı.

    17. yüzyıl ve 19.yüzyıl arası dönem, tıp tarihçisi fielding garrison tarafından “hemşireliğin karanlık çağı” olarak tanımlanır. bu dönemde hemşireler deneyimsiz, yeteneksiz olmakla ve hatta “hemşireliğin amacına aykırı davranış”larıyla anılıyordu. hemşirelerin çalıştıkları hastaneler de kirli ve düzensiz olduğundan, salgın hastalıkların hızla yayılmasına olanak sağlıyordu. hastaneler, o dönemin insanları için “ölüm yeri” olarak biliniyordu. florence nightingale’in köklü ve refah içinde yaşayan ailesinin, kızlarını böyle bir yerde çalışmaktan alıkoymak istemesi de doğal karşılandı.

    florence nightingale 1859’da kaiserwerth’te kırım savaşı boyunca hemşirelik hakkında öğrendiği ne varsa derlediği “hemşirelik üzerine notlar” isimli kitabını yayınladı.

    orijinal adı “notes on nursing” olan kitap, yardımcı ipuçlarıyla hasta bakımı hakkında bilgi veriyordu. nightingale’e göre hijyen, temiz hava, uygun ışıklandırma ve iyi bir diyet programı her hastane için temel gereksinimlerdi. tavsiyeleri birçok hastaneyi “ölüm yeri” olmaktan kurtaran nightingale’in 200 kitabı daha bulunuyor.
    hayatının geri kalanını yatağa bağlı bir hasta olarak geçirse de, kurduğu bağlantılarla fikirlerini tüm dünyaya yaymaya devam etti.

    sözlerinden biri: “ilerleyen bir dünyada iki çeşit insan bulunması gerekir ki bunlar; orada bulunan en iyiyi benimseyen ve bundan hoşlanan ile daha iyiyi dileyen ve onu yaratmayı deneyenlerdir.”*

    dipnot: kendisine lambalı kadın lakabının takılmasının nedeni, geceleri kanlı sargı bezlerini değiştirmek için kışla koridorlarında sürekli lambasıyla gezmesiymiş.

  • beratı deli gibi alkışlayanların açıklamasıdır.

    link

    edit: başlığı açan kaçmış. kısacası, tüsiad çok endişeliymiş, ekonomi gidişatını şaşkınlıkla izliyorlarmış. olmamalıymış, keşke düzeltilebilseymiş.

  • bu gün yeğenimle parka gittik.
    top oynarken köşede öylece oturan 5-6 yaşlarında bir çocukla göz göze geldim.
    isterse bize katılabileceğini söyledim ve çekingen bir şekilde katıldı.
    adını sordum, söylemedi.
    başka bir çocuk adının ahmet olduğunu söyledi sonra.
    biraz daha bize katılsın diye sürekli topu ahmet' e attım, sonra dilinin o güzel bağı çözüldü.
    yanımızdan bir süre ayrıldı.
    biraz sonra başka bir arkadaşı:" onun annesi öldü..bu yüzden sabahtan akşama kadar hep parka geliyor. "
    deyince sessizliğinin nedenini öğrenmiş oldum.

    en son biz giderken: " ben , yarın sabah da burdayım..hep burdayım ." dedi.

    küçücük bir çocuk..annesi yok, tüm gün parkta, hep parkta.

    yarın sabah ben de parktayım ahmet.
    hem de sadece seninle top oynamak için.

    güncel bilgi; ahmet ve ikizini bu gün parkta bulamadım zira yağmurlu havada haliyle parka gelmemişler..ama ben peşlerindeyim,bir de akşam şansımı deneyeceğim.

    son güncel bilgi; ahmet ve ikizine birkaç sürpriz hazırladım ama yağmurlu havalar sağolsun bir türlü yakalayamadım bu ikiliyi.