hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
    edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?

  • acilen kedilerime onlar tarafından ödüllendirilmek istemediğimi, mamaları karşılıksız verdiğimi anlatmam gerekiyor sayın kediciler. ben kediden anlamam, köpekten anlarım. köpeğe hayır derim mesela, ödüllendirmez. ancak kedi konusunda ne yapacağımı bilmiyorum. hatta ödüllendirildiğimi anlamam bile aylar sürdü bak, o kadar yabancıyım kedi milletine. beynim bir türlü basmıyor.

    şincik, benim 5-6 tane kedim vardı. bu sayı çok diye başta bayağı söylendim. ben bakmam, istemem, vermiyorum mama cart curt diye. sonra bir baktım meğerse 14-15 kedim varmış! aynı renkte olanları ayırt edemeyişimi fırsat bilen üçkağıtçılar sırayla ortaya çıkmak sureti ile beni kandırdılar. zaten hiç doymuyor oluşlarından şüphelenmem lazımdı. yav diyorum kuş kadar mideleri var, 15 kg mamayı anında bitiriyorlar. yine de kötü düşünmedim, yakıyorlardır, koşuyor garibanlar dedim. duygularımla oynadılar. ta ki mama vermeyi unuttuğum güne kadar. ertesi gün mamayı bir döktüm, her yerden kedi yağdı. sağa bakıyorum benim şişko sarı, sola bakıyorum benim şişko sarı. zaten o sarının huyunun hep değişiyor olmasından da şüphelenmeliydim ama işte hep iyi niyetimden hep :( neyse sonuçta sürüsüne bereket kedim var.

    bir gün mutfak penceresinin önünde, bahçede, ölmüş bir fare gördüm. aha dedim, kedilerim eve girmeye çalışan bir fareyi yakalamış. fareye üzüldüm çünkü ben üzülmek için yaratılmıştım ama yine de kedilerin evi koruması hoşuma gitti. ödül olarak verdiğim mama miktarını artırdım. çalışın aslanlarım dedim. sonra yine mutfak penceresinin önüne bir koyun bacağı geldi:( gittikçe bir korku filminin içinde yaşamaya başlar oldum. evi koyun bacaklarından korudukları için de teşekkür edebilirdim ama biraz saçma geldi ne bileyim. zavallı koyun bacağı bana ne yapabilirdi ki? heveslerini kırmamak için bunu yüzlerine vurmadım. olur öyle dedim.

    bu arada kedilerimin mamasını mutfak penceresinden veriyordum. sonra kapının oradan vermeye başladım çünkü mamalar girişte duruyordu ve böylesi daha kolaydı. ayrıca uzun uğraşlar sonucu o ölmüş fare ve koyun bacağını da atmıştım, ardından da ptsd tedavisine başladım, sizlere acıdığım için onları atarken hissettiklerimi yazmıyorum. his derken neyle tutarsan tut bedenleri böyle, tamam anlatmıyorum.

    neyse, sonra kapının oraya başka bir ölmüş fare geldi. bu kez fare kendi geldi ölük ölük. ve tombişti, diğer ölük fare değildi. ertesi gün de aynı kapının önüne tombiş koyun bacağı geldi:( bilmiyorum kayaları birleştirebildiniz mi ama farelerin ve bacakların her seferinde benim mama verdiğim yerden eve girmeye çalışmaları çok mümkün değil gibiydi. kedilerim beni ödüllendiriyordu:( nolur beni kurtarın, sözün özü bu. bahçede çok sevdiğim ve köpeklerimi delirten kirpim var, ödül olarak onu getirirlerse ya? kirpime savunma sanatlarını öğretmek istiyorum çünkü dikenleri sivri ve sert değil. geçen gün büyük köpeğim onu ağzına almış gezdiriyordu kirpime hiçbir şey olmadı. köpeğime de. tabii ki köpeğin kirpiyi aldığını fark etmedik yoksam izin verir miyiz ya neyse işte. eve gitmiycem ben karar aldım şu an. kesin kapının önünde ölük bir şey olacak:(

    ben geldim: kedilerimi göstereceğim. burada soldaki şişko sarı kedim, sağdaki ise şişko sarı kedim. tabii iki gün önce bu kediler böyle değildi. soldaki şişko sarı resmen gitmiş yüzünü gözünü patilerini beyaza boyamış ama neyse, bir şey demiyorum. böyle boyanmış halini dedem de ayırt eder. nasıl boyamış ya, hayret bir vaka. bu da diğer sarı kedim, boyanmamış olan. sabahın köründe çektim fotoları ve otur dedim bekle dedim hiç dinlemediler. insan güceniyor. sonra şu fotoyu gördüm. sağdaki ne:( önce ayakkabım sandım ama öyle tüylü ve yumuşak ayakkabım yok. kedi mi bu, kediyse benim öyle kedim yok:( kirpim desek hiç değil çünkü kirpim toparlak ve tek renk, gri. tilki de olamaz, tilki olsa kedilerimi yerdi. kesin karıncayiyen bu çünkü karıncayiyen hiç görmedim, demek ki gözüm algılamadı sabah sabah. aa karıncayiyenim oldu bahçede, yaşasın be, ismi guido olsun. guido salvadora.

  • avukat olmayanlar için de oldukça kullanışlı olabilen cihaz, ayrıca en güzel yanı, eşiniz de avukat olmadan bu konfordan yararlanabilir.

    avukat demiş miydim?

    avukat.

  • yine ikiyüzlü bir azınlık milliyetçisi çakma solcu açıklaması..

    içinde "türk" bile geçmeyen marşa ırkçı dayatma derler, kürdistan bölgesel yönetiminin her tarafı "kürt" dolu marşını coşkuyla söylerler. (bkz: ey reqib)

    anadolu coğrafyasına içinde bir sürü etnik unsur yaşıyor diye "türkiye" denmesinden rahatsız olurlar, yine içinde bir sürü etnik unsurun yaşadığı mezopotamya'da bir bölgeye "kürdistan" derler..

    denizde kum biter, bunlarda ikiyüzlülük bitmez..

  • rus fizikciler yerin 100 metre altinda bakir tel bulduklarini,
    bunun ise atalarinin bundan 1000 yil öncesinde telefon sebekelerinin
    oldugunu kanitladigini duyurdular.

    bu olaydan 1 hafta sonra amerikan gazetelerinde ilginç bir manset.
    amerikan bilim adamlari yerin 200 metre altinda 2000 yil öncesine ait
    fiber optik hatlar bulduklarini, bunun ise, amerikan toplumunun
    ruslardan 1000 yil öncesinde gelismis digital haberlesme sistemleri
    oldugunu söylediler.

    bir hafta geçmeden türk gazetelerinde yeni bir manset.
    türk bilim adamlari yerin 500 metre altina kadar kazdiklarini ve
    hiçbirsey bulamadiklarini, bunun ise atalarinin 5000 yil öncesinde
    mobil telefon ve kablosuz iletisim sistemlerine sahip olduklari
    sonucuna vardilar....

  • tanım: kaybolması mümkün olmayan itibardır.

    hafızası 300 megabyte bile etmeyen bir ülkede sarsılmayan itibardır. iki ay sonra yine deli gibi alıp içeriz, rahat olun.

    aylar sonra gelen edit: başlık başa kalmıştır.

  • ankara kızı: hocam fazla ego'nuz var mı?
    istanbul kızı: afedersiniz, fazla akbil var mı?
    izmir kızı: merhaba, arabada yer var mı?

  • adam tam olarak ne demiş önce bir onu okuyun sonra yorum yapın.

    --- spoiler ---

    “f.bahçe’nin elde ettiği çok büyük başarı. 3 yıl önce final four oynuyor, geçen yıl finalde son anda kaybediyor ve bu senede şampiyon oluyor. bu, türk basketbol tarihinin, kulüpler bazında elde ettiği en büyük başarı.

    bana ‘kutluyor musun fenerbahçe’yi’ diye soruyorlar. hayır, ben kutlamıyorum fenerbahçe’yi. onlar da bizi geçen yıl eurocup şampiyonu olduğumuzda kutlamadılar. bu işler karşılıklı. sonuçta ben bir kutlama mesajı yayınlamadım, onlar da yayınlamamıştı. ama, onların çok büyük bir başarı kazandığını da belirtmem lazım. gerçekten de çok anlamlı bir iş yaptılar.”

    --- spoiler ---

  • fatura işlerinde, resmi evrakta adres verirken de sıkıntı yaratan durumdur. örneğin müstakil evde oturuyorsanız ve apartman adınız yoksa telefon bağlatırken falan karşılaşabilirsiniz bu durumla. yaşanmış örnek de şu şekildedir:

    - ev adresinizi alabilir miyim?
    + x mahallesi y çıkmazı 3/1 ilçe-şehir
    - apartman adınız nedir?
    + apartman adı yok.
    - ama olmak zorunda.
    + müstakil ev ve adı yok. numara yeterli.
    - ama apartman adınız vardır mutlaka.
    + ali apartmanı
    - yok demiştiniz.
    + şimdi verdim apartmanın ismini.
    - ??

  • pisliği, dağınıklığıyla övünen şapşalların öve öve bitiremediği geyikler bütünü..

    - abi bizim evin dolabındaki muzu sucuk sanıyolardı yeaa.. makarnanın içinde başka canlılar vardı hahah..

    tamam amk en pis senin evin.

  • mango'nun merkezine doğru artan çekim kuvvetinden dolayı kadına 4 dakika gibi geliyor ama bu süre kapısı önünde iki buçuk saate denk. kadın çıktığında erkek yaşlanmış saçları beyazlamış oluyor. olay ufkundan uzak durmak en iyisi.