hesabın var mı? giriş yap

  • kendinize saygı duymak istiyorsanız, size yapılan hiç bir saygısızlığı affetmeyin.. insanlar her saygısızlık sonrası daha da cesaretlenir size karşı, saygı sizin kişiliğinizdir, çizgilerinizdir. çizgileri olmayan insanlar saygı görmezler.
    ego hep bize kötü bir şey gibi sunuluyor, oysa ki kararında ve yönetilebilir bir ego her insan için olmalıdır.

    ayrıca, dozunda kötülük her insan için gereklidir..

    debe editi: çok fazla soru geldi, dozunda kötülük nasıl oluyor diye,
    bir insana kızmanız gerekiyorsa kızacaksınız, ayrılmanız gerekiyorsa ayrılacaksınız, siz bunları yapmazsanız bu enerji karşı tarafa geçer ve onlar hadsiz bir şekilde bunu yapar.

    zorunlu edit: bu entrynin debeye girmesi çok şaşırttı beni, çok fazla insan mesaj attı ve cevap veremedim.
    size zamanı olmayanın mutlaka başka birine zamanı vardır, size saygı duymayanın başka birine saygısı vardır.
    net olun ve size saygısı olmayan insanları şutlayın hayatınızdan, pollyanna olmayın.

    ve unutmayın herkes her şeyi bilerek ve isteyerek yapıyor, cezasız bırakırsanız yaptığının doğru olduğunu düşünür ve tekrar tekrar yapar..

  • (bkz: world of warcraft)

    hadi hadi kıvırmayın.

    liseyi zorla bitirip zorla bir üniye girdiniz. 8 sene üniversiteyi uzattınız. hatun matun hak getire. raid aralarında 31 çektiniz.

    ama ingilizceniz gelişti demi haytalar.

  • ilişki iki kişi arasında yaşanan özel bir şeydir ve başkalarını buna karıştırırsan artık senin kontrolünden çıkar. maşallah kozan ailesi evinde ne var ne yok ilişkilerinde ne oldu herkesle paylaşıyorlar. yani kozan ailesinin ağzında bakla ıslanmıyor. misal,

    esma ağlamış, üzgün bir surat ifadesiyle kapıyı çalar. anne kapıyı açar.
    - aaa esma ne işin var kızım sabah sabah.
    - hiç anne........anne
    - efendim kızım
    - anne ben birkaç gün burada kalabilir miyim?
    - tabii kalabilirsin güzel kızım benim. (yanağını okşar) da ne oldu esma neden burda kalmak istiyorsun? selim’le tartıştınız mı yoksa?
    - yok anne ya daha kötü.
    - ne oldu kızım yaa annene de mi anlatmıycaksın?(kızgın)
    - anne......selim.......bu sabah...........osurdu
    - neeee?
    - duydun işte. ben de çıktım buraya geldim.
    - aaaa. tamam kızım sen git elini yüzünü yıka ben de kahvaltıyı hazırlıyayım.

    biraz sonra yatak odası,
    - cemal kalk canım esma geldi.
    - canım kızım benim.... ama suzan neden gelmiş ki sabah sabah.
    - cemal......bu sabah selim.............osurmuş. esma da....
    - kalkmış buraya gelmiş. ah suzan ah suzan. hiç büyümüyecek senin bu kızların.....................gerçi alışkın değil bizim kızlarımız böyle şeylere. biz hiç osurmadık onların yanında.
    - cemal ne yapacağız şimdi boşanırsa bunlar.
    - ah kadınım bu kadarcık şeyden boşanılır mı?

    biraz sonra telefonda,
    - alo çiçek uyandınız mı kızım?
    (çiçekle kocası yatakta oynaşıyorlardır)
    - uyandık tabii annem benim.......anne ne oldu sabah sabah kötü bir şey mi var.
    - kızım bu gün işin var mı?
    - önemli bir işim yok anne. ne oldu anlatmıyacak mısın?
    - esma geldi bu sabah......
    - eeee kötü bir şey mi var yoksa?
    - selim osurmuş esma’nın yanında çiçek.
    - neeee.. koskoca selim arhan.
    - neyse sen gelde bir konuş kızım kardeşinle.
    - tamam anne ben birazdan ordayım.

    necati-çiçek,
    - ne olmuş hayatım kötü bir haber mi?
    - sayılır. selim esma’nın yanında osurmuş.
    - hahahahaha çiçek bu mu yani?
    - ne var necati biz alışkın değiliz böyle şeylere
    - ama hayatım ben senin yanında hep osururum.
    - (sevgiyle bakar) ben seni çok seviyorum o yüzden de....
    - yani esma selim’i çok sevmiyor mu diyorsun?
    - (kızgın) ben gidiyorum necati!

    tekrar evde,
    - anne ben dayıma yardıma gidiyorum.
    - tamam oğlum.
    - anne bir şey mi oldu?
    - yok oğlum ne olsun?(küçükler her şeyi bilmez)
    - anne.....esma ablam neden gelmiş?
    - gelemez mi oğlum burası onunda evi.
    - gelir de ağlıyordu sesini duydum ondan soruyorum.
    - oğluuumm......bu sabah selim ablanın yanında osurmuş.
    - neee....
    - evet oğlum ablan da buraya gelmiş.
    - anne ben gidiyorum akşama konuşuruz. vay terbiyesiz.....

    biraz sonra arhan’ların mutfağı,
    (suzan durgundur, dalıp dalıp gidiyordur)
    - abla neyin var bugün senin durgunsun.
    - yok bişeyim nazlı sen pirinçlerini ayıkladın mı?
    - ayıkladık ya demin beraber abla.......abla senin birşeyin var anlatmıyorsun.
    - yok birşeyim kızım sen ordan bana bir domates versene.
    - ablaaaaaa
    - tamam tamam. esma geldi bu sabah.
    - eeeee
    - selim sabah yanında osurmuş.
    - inanmıyorum abla ya selim bey.
    - evet selim bey
    - valla hiç beklemezdim abla yaaa.

    bu sırada ozan’la dayısı köfte arabasının başında,
    - ozan neyin var be dayıcım. ceylan’la kavga filan mı ettiniz?
    - yok dayı allah korusun.esma ablam gelmiş bu sabah.
    - eeee
    - selim abi....sabah ablamın yanında osurmuş.
    - eh be dayım bu mu yani sorun
    - ya dayı ya osurmuş diyorum sana.
    - bu çok normal insansal bir davranış. gel sana evlilikte osurugu siradanlastirma sureci anlatayım........

    işte böyle kozanlardan birinin evinde biri osursa* bütün herkes öğreniyor bunu.

  • adını vermek istemeyen bir eski sevgili ile sushiciye gitme planları yapılmaktadır.

    avibes: bu bluz nasıl sence? yakası fazla mı açık?
    saruman: bi bakalım. kısa saç, mavi göz, dekolte bir giyim tarzı ve çiğ balık. valla film yıldızı sanıcaklar.
    avibes: kim sanıcaklar be?
    saruman: gollum!

  • ilk cümlesi tayyip'le evlenmesiyle başlayıp, son paragrafta doğum tarihi verilmiştir.
    tarantino'ya mı yazdırdınız olm ?

  • vee sonunda beklenen entry :))

    özellikle akne ve saç dökülmesi konusunda çok çok başarılı bir uygulama olmasına karşın nedense türkiye'de çok yaygın değil, çevremde kullanan neredeyse hiç yok. buna karşın sivilce izleri olanlara, saç dökülmesi yaşayanlara şiddetle tavsiye ediyorum.

    ergenlik yıllarımda sivilcelerle çok haşır neşir olduk. kısa bir özeti için (bkz: #61516421)

    gelelim dermaroller'a, efendim buna yurtdışında microneedling de deniyor, hatta bu ismi daha çok kullanıyor ecnebi.

    nedir bu dermaroller?

    dermaroller; üzerinde mikro iğneler bulunan tambur şeklinde döner bir alettir efendim. şunun gibi bir şey. tabii bir de dermastamp diye daha minyatür ve düz şekli de var. ikisi de aynı işlevi görmektedir herhangi bir farkları yoktur. hangisiyle daha rahat edebileceğinizi düşünüyorsanız onu kullanın.

    nasıl işe yarıyor?

    anlayacağınız dilden konuşursak, bu iğneler cilt üzerinde mikro travmalar yaratıyor ve vücut buna tepki olarak o bölgeye fibroblast hücrelerini yollayıp kollajen dokuyu arttırıyor. bunun yanında yine aynı bölgeye büyüme faktörleri(tgfß1-3, fgf, egf, vegf, tnf-?) yolluyor ve sonuç olarak cildiniz daha esnek, daha parlak ve daha düzgün hale geliyor. şu da daha detaylı incelemek isteyenler için.

    kısaca şunu yapıyor.

    sonuç alır mıyım peki?

    cilt 1,cilt 2,cilt 3,cilt 4, cilt 5, cilt 6, saç 1, saç 2 görüleceği üzere sonuçlar muazzam.

    bak hepsini pubmed'ten attım, öyle sağdan soldan değil dikkatini çekerim.

    "more than 80% of patients assessed their treatment as ‘excellent’ on a 10-point scale. no significant adverse effects were noted in any patient."

    yani diyor ki katılımcıların %80'ini "mükemmel" olarak değerlendirmede bulunmuş ve hiçbir hastada yan etki oluşmamış.

    ne için kullanılır?

    çukurlu sivilce izleri, saç dökülmesi, selülitler, vücut çatlakları...vs. gibi cilt üzerindeki sıkıntılı bölgelerde kullanılır.

    not: keloid, aktif sivilce ve yaralı olan bölgelerde asla ama asla kullanmayınız.

    ne kadar süre kullanmalıyım?

    bu tamamen senin cildinin hasarına bağlı, ne kadar ağırsa o kadar uzun sürer.

    hangi dermaroller'ı kullanmalıyım?

    şimdi piyasaya bir bakıyorsun 0,25-0,50-0,75-1,00-1,50-2,00-2,50 gibi rakamlar var. bu rakamlar iğnelerin uzunluğudur ve biraz da işi ticarete dökmek adına. girersin bir siteye kafadan sallama iğne boyları önerirler size, bunları sakın dikkate almayın efendim.

    şöyle seçiyoruz;

    cildin neresinde kullanacaksın ve bölge ne kadar hasarlı? mesela cildin bazı bölgelerindeki deri daha kalınken bazı bölgelerinde daha incedir. bir örnek oluşturması açısından şu cilt için 1,5 mm kullanılmış.

    size tavsiyem 1.00 mm altında kesinlikle almayın. çünkü kısa olanlar deride yeteri kadar travma yaratamıyor, özellikle yüz için kullanacaksanız 1,5 mm ve üzeri işinizi görecektir. alabiliyorsanız yine 540 iğneli olandan alın, ne kadar çok iğne o kadar iyi.

    ha bir de titanyum iğneli olanlar ve çelik olanlar var. yine tavsiyem 3-5 kuruş daha fazla verip titanyum iğneli olanlardan edinin, titanyumu vücut daha iyi tolere ediyor.

    evde tek başıma kullanabilir miyim?

    evet kullanabilirsin, illa para saçman gerekmiyor uygulama için. herhangi bir tehlikesi yoktur. en fazla uyguladığın bölge kanar ve kızarır.

    çok acır mı?

    iğnenin uzunluğuna göre evet acıyabilir. fakat bunun için dermaroller uygulamasından yarım saat kadar öncesinde anestol ya da o tarz bir anestetik krem kullanıp acıyı minimuma indirebilirsin.

    bir seansta ne kadar kullanmalıyım?

    benim tavsiyem kanatana kadar, en kötü cildin kızarsın.

    sıklığı ne olmalı?

    ilk 2 hafta, haftada 2 kez ardından hafta 1 ile devam ediyorsun. ilerleyen zamanlarda iki haftada bir kereye kadar düşürebilirsin. cildindeki düzelmeye bağlı biraz da.

    sonrasında bir şey kullanmalı mıyım?

    dermaroller uygulamasından sonra süreceğiniz şeyin emilimi 2-3-5 kat artıyor, çeşitli araştırmalar farklı rakamlar söylüyor ama şu bir gerçek ki emilim çok ama çok artıyor. yani ne sürersen onun etkisi fazla olacaktır, bunu göz önünde bulundurun.

    ha bir de bu açılan mikro delikler 10 dakika kadar açık kalıyorlar sonra yavaş yavaş kapanmaya başlıyorlar, bir şeyler kullanacaksan hemen sonrasında kullanmalısın.

    sivilce izleri için kullanılacaksa tca ile kullanılabilir. örneğin şuradaki sonuçlar bununla alınmış. dermaroller sonrası ve her gece %0,05 retinoik asit uygulanmış ve tca ile de yüz soyulmuş.

    ben sadece retinoik asit kullanırdım zamanında, retinoik asit bir a vitamini türevi. cildin gençleşmesinde, elastikiyetinin artmasında çok önemli bir vitamin aynı zamanda tca kadar olmasa da yine de cildi soyuyor.

    bu üstte yazdıklarımı cildi hassas olanlar kullanmasın.

    cildi hassas olanlar dermaroller tedavisindrn sonra c vitaminli krem kullansınlar.

    mesela şuradaki araştırmada prp ile c vitamini karşılaştırması var(dermaroller ile) prp kadar iyi olmasa da ona yakın sonuçlar alınmış.

    öte yandan androgenetic alopecia konusunda yine şöyle bir araştırma yapılmış. iki grup karşılaştırılıyor, birinde sadece minoksidil diğerinde minoksidil+haftada bir kez dermaroller ve aralarında inanılmaz bir fark var.

    örneğin 1 haftalık sonuç, katılımcıların değerlendirmesi ve saç sayısı

    sonuç olarak dermaroller uygulaması mucizevi bir tedavi yöntemidir. tıpkı savaştan sonra halkın varını yoğunu ortaya koyup yeni bir yerleşim yeri yaratması gibi.

    edit: imla