ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
tc hazinesinin diasporacı ermeniye teslim edilmesi
-
diaspora ne diye sorsak uganda'lı bir futbolcu diyecek adamlar gelmiş ekonomi ve siyaset konuşuyor. ciddiye almayın.
ayşe özyılmazel
-
(bkz: gerizela)
ışıktan daha hızlı olan şey
-
kız profilinde avatar değişikliğine gelen ilk "like"
karizmatik cevaplar
15 mart 2024 thy açıklaması
-
her yarim saatte bir bir insanin olduruldugu, ulkeye gelecek turistin birakacagi paraya ac guney amerika ulkeleri bile turkiye cumhuriyeti vatandaslarini ulkesine istemiyor.
sebep, amerika'ya kacak giren turkler. peki amerika'ya kacak girmeye calisan turkler'e sebep kim?
kilo vermek isteyenlere tavsiyeler
-
3 ayda 15 kilo verdim. sağlıklı kilo verdiğimi düşünüyorum. 3 ay önce bazı şeyler kafama dank etti. insanın nasıl bir varlık olduğunu anladım; daha doğrusu bunu sezinledim. o günden itibaren ne yapmam gerektiğini de pek iyi kavradım. size de bunları anlatayım ki belki ortak bir noktada buluşuruz.
çok fazla abur cubur yiyen; bir başıma 2,5 litre kolayı gömen bir insandım. dürüm, lahmacun falan hiç affetmezdim. ama daha sonra farkına vardığım şey şu oldu ki; insan vücudu çevresiyle, ağacından tut; havasına kadar bir uyum içinde. bir sürü parametre var böyle. hayatının temposu da buna dahil.
sonra dedim ki; ben bu canlı alemle içiçeysem, öyleyse önce kendi bünyemi tanımam gerekiyor. o noktadan sonra doğal olmayan, fabrikasyon her türlü ürüne elveda dedim. buna plastik poşetlere girmiş sözümona organik ürünler de dahil. gittim köy pazarından alışveriş yaptım. egeli teyzelerin zeytinlerini, yağlarını kullandım. ekmeği kestim, şekeri bıraktım. çünkü daha öncesine çok fazla şeker bağımlılığına sahiptim. temiz hava bol gıda diyerek günde en az 1,5 saat yürüyüş yaptım. portakal, mandalinayı mevsiminde aldım. yemek yerken hırslanmayı, aç gözlülüğü bıraktım. stresim de azaldı, vücut direncim de kendine geldi. şimdi çalışırken, bir şey okurken daha iyi odaklandığımı hissediyorum.
ben size az az ama sık sık yiyin demem. ne bileyim organik satın alın, sabahları kibrit kutusu kadar peyniri 3-5 zeytine katık edin de demem. hatta gidip spora yazılın dahi demem. bu aletlere kendini adamanın çok ileri giden bir atraksiyon olduğunu düşünüyorum. eğer bu tempo devam ettirilemeyecekse olumlu da bulmuyorum. her hafta halı saha maçına gitmek bile daha mantıklı gözüküyor.
neyse insanın yaşam temposunun frekansına kendini uydurması lazım. tüm fabrikasyon işleri bırakın. kilo verirken de sürekli bunu düşünüp stres yapmayın. sağlıklı ve dinç yaşamak lazım. size ne kadarı uygunsa o kadarını yapın. önemli olan bu dengeyi tutturmak. ne su içerken, ne protein alırken aşırıya kaçmayın. bakın ne güzel sakin sakin kilo vereceksiniz.
17 mayıs 2000 galatasaray arsenal maçı
-
penaltılar kullanılıyordu. heyecandan annemle yerimizde oturamazken bir ara balkona çıktık, bıraksan hatim indireceğiz dua ederken. o an kafayı kaldırdığımda karşımda gördüğüm manzaraysa elinde hakikaten kur'an'ı, başında örtüsü karşı komşumuz okuyor. onunla göz göze geldik, içeriye tekrar girdiğimdeyse popescu son penaltıyı kullanmıştı bile.
çoluk çocuk, kadın, erkek tüm türkiye'nin inandığı, en derinimizden gelen bir duaydı 17 mayıs. tekrar kutlu olsun ulusun evlatları, fatih'in aslanları!
türkiye'de 6225000 lisanslı sporcu olması
-
o rakam nereden çıktı bilmiyorum ama gençlik ve spor bakanlığı 2014 verilerine göre futbol hariç lisanslı sporcu sayımız 3219324 (üçmilyon ikiyüzondokuzbin üçyüzyirmidört) baş insan evladıdır.
tek tek yazayım da hem başlık altında tahmini olmayan sayı vermiş olayım hem de kafalarda soru işareti kalmasın, futbolu en sona yazacağım o kısımda söyleyeceklerim var.
atıcılık ve avcılık: 22 379
atletizm: 174 764
badminton: 57 891
basketbol: 253 441
bedensel engelliler:5 137
bilardo: 23 059
binicilik: 4 154
bisiklet: 19 934
bocce, bowling ve dart: 15 725
boks: 78 623
briç: 11 487
buz hokeyi: 6 289
buz pateni: 3 604
cimnastik: 35 425
dağcılık: 36 939
dans: 9 665
eskrim: 10 656
geleneksel sporlar: 10 703
gelişmekte olan spor branşları: 8 824
golf: 6 575
görme engelliler: 4 296
güreş: 95 821
halk oyunları: 103 077
halter: 8 814
hentbol:97 918
herkes için spor: 134 166
hokey: 9 442
işitme engelliler: 9 765
izcilik: 110 482
judo: 68 466
kano: 7 492
karate: 158 600
kayak: 26 793
kick boks: 125 062
kızak: 342
kürek: 4 683
masa tenisi: 99 727
modern pentatlon: 3 659
motorsiklet: 7 568
muay thai: 56 424
okçuluk: 15 861
oryantiring: 10 547
oto ve motor sporları: 4 978
ragbi: 8 955
özel sporcular: 14 983
satranç: 434 439
su topu: 7 394
su altı: 9 983
tekvando: 309 283
tenis: 32 109
triatlon: 3 575
voleybol: 214 357
vücut geliştirme: 34 317
wushu: 59 853
yelken: 13 408
yüzme: 117 411
futbol: 596 765 - bu arkadaşlara göre ama net sezon içinde oynayan faal sayısı 280 bin civarı. futbolda verdikleri sayıya muhtemelen son 4-5 sezonda bir yıl vizelenmiş herkes dahil ya da adam hem okul takımında hem kulüpte oynuyor 2 sayıyorlar, net söylüyorum böyle bir sayı yok, bana ispatlasınlar daha da futbol izlemem, futbol sahasının kenarından bile geçmem. biz yine şişirip verdikleri sayıyı ekleyelim. 3 milyon 800 bin civarı oluyor ama daha fazla değil.
buyrun tff'nin faal futbolcu sayısı raporu;
http://www.tff.org/…lt.aspx?pageid=470&ftxtid=18363
diyor ki, 2013 için 273382. bir yıl sonra spor bakanlığı da diyor ki, biz saydık 596765.
hani nerede diyenlere kaynaklar (istatistiksel tablolar sekmesine tıklayıp, sporcu istatistikleri kısmından excel olarak açabilirsiniz);
http://www.tuik.gov.tr/veribilgi.do?alt_id=1087
her sabah evden çıkarken alınması gerekenler
demba ba
-
hügo almeida'nın şut atabilen, çalım atabilen, driplingi olan, omuz omuza mücadele edebilen, kafa topuna çıkan(düşmeyen), takım oyunu oynayan, son vuruşu olan, pas özelliği olan, verkaçı bilen, pozisyon bilgisi yüksek, özgüveni yüksek, bire birlerde etkili, bire ikiyelerde daha etkili, iletişimi kuvvetli, kariyerli, finishing özelliği yüksek, namazında niyazında olan versiyonu.
otobüste öğrenci kartı istenen kızın çıldırması
-
kulaklıklı ve gözlüklü delikanlı hayatın sırrını bu yaşta çözmüş, takdir ettim, helal olsun.
sinema tarihinin en iyi aşk filmi
-
(bkz: wall-e)