hesabın var mı? giriş yap

  • antik mısırlılar, birçok tanrı ve tanrıçayı farklı hayvan özellikleri ile tasvir etmişlerdir ancak hiçbir hayvana kediden daha fazla hayranlık duymamışlardır. bugünün internet dünyasında da durum pek farklı değildir. (kedi videosu izlemek)

    biz kedileri dostlukları ve şapşallıkları nedeniyle severken, mısır toplumu onlara, yılan, sıçan, fare ve akrep popülasyonunu düşük tutma becerilerinden dolayı aşık oldular. avcılık becerilerine verdikleri önemin bir işareti olarak halkı yılan, akrep ve fare gibi zararlılardan koruduğuna inanılan tanrıça mafdet, kedi olarak tasvir edilmiştir.

    daha sonrasında mafdet'in yerini tanrıça bastet almıştır. basted, başlarda aşağı mısır'ın koruyucu tanrıçası konumundaydı ve vahşi bir aslan olarak betimlenirdi. nitekim ismi de "yiyici, (yiyerek) yok edici" anlamına gelmektedir. ev kedileriyle özdeşleştirilmesi ve bu şekilde betimlenmesi mö 1456 yılında başlamıştır. koruyucu tanrıça olarak firavunun savunucusu ve koruyucusu olarak görülürdü. bubastis şehri ona atfedildi ve yunan tarihçi heredot'un tüm mısır'daki en popüler olarak tanımladığı bast festivali için yüz binlerce kişi her yıl buraya akın etti.

    kediler sanatta her zaman saygı duyulan bir konumda göründüler ve bir ailenin sevgi dolu üyeleri olarak evcilleştirildiler. hatta öldükten sonra arkalarından yas tutulup mumyalandılar. bir kediyi öldürmek ise idam cezası ile sonuçlanacak büyük bir suçtu.

    bir efsaneye göre m.ö. 525'te yapılan pelusium savaşı'nda pers askerleri, mısırlı okçuların onlara zarar vermeyi göze alamayacağını düşünerek kedileri kendilerine kalkan olarak kullanmışlardır. görsel

    görsel: ressam paul-marie lenoir (1872)
    kaynak: history extra

  • mantikli olaydir.

    cenaze surecleri sizin sandiginiz gibi degil lan. oyle sabah uyandik, bir tanidigin cenazesi var ogle namazina muteakip hadi gidelim bi de pide gomelim gibi gelismiyor olaylar.

    bazi insanlar olmeden once saatlerce hatta gunlerce yaninda bekleyen evladi, karisi, akrabasi ve yakinlari oluyor. bu insanlar yemeksiz, uykusuz, surekli ayakta bekliyor cenaze defnedilene kadar. bu bir nokta.

    onun disinda cidden cok iyi sevenleri, akrabalari, arkadaslari vs olabiliyor lan olenlerin. onlar da saatlerce hastane kapilarinda, gasilhanede, camide, mezarlikta hic bir sey yemeden bekliyorlar. dolayisiyla bu insanlara iki dilim pide dagitiliyor, definden sonra. ınanin kimse sevdigini veya en kotu ihtimalle bi tanidiginin sevdigini defnetmeye tercih etmez iki dilim pideyi.

    yas ortalamaniz 21 falan belli ki fazla cenaze yasamamissiniz, umarim cok gec yasarsiniz.

    edit: konuyu anlamayanlar icin hatirlatma yapayim. bu yemek dagitma olayi zaten olen kisinin cok yakin akrabalarina falan birakilmaz, uzak akraba arkadas vs halleder.

  • rekabet iyidir, satsınlar. çeşit olsun, ürünün fiyatı belli olsun. kredi kartına ekstra komisyon da kesmezler hem. bir de vergisini öderler devlete. ayrıca personel istihdam ederler.

  • eğer parelel evrenler var ise bu evrende neden hüseyinin annesinin evlendiği adamın farklılığı parelel evren oluşturmuş olsun ki? biz milyonda bir gelebilecek sayısal lotonun çıkmış haliyiz çünkü bu sayısal loto milyarlarca kez çekilmiş.
    ama parelel evrenlerin mesela güneş sistemi oluşmaması, bu bir süpernova patlamasının farklı bir şekilde meydana gelmesiyle oluşacağı yerine insan ilişkilerinin değişikliği ile ortaya çıkacağını varsaymak bana göre hala evrenin merkezinde bilinçaltında insanı oturtmak ve en kutsal canlıyı insan kabul etme varsayımından geliyor.biz evrende önemsiz, olması ihtimali varken ortaya çıkmış canlılarız.hepsi bukadar.