ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
boğaziçi üniversitesi
-
bu okulla ilgili tek anım, 2005 yılında endüstri mühendisliğini yaklaşık 100 puanla kaçırmamdır :(
ılgaz 15 temmuz istiklal tüneli
-
130 yıl önce dedemin dedesi çankırı'ya arkasını verip ılgaz'a doğru bakmış ve demiş ki:
"ı have a dream"
büzüğüm yemiyor diyerek araçtan inmeyen sürücü
-
yemiyor diyen yiğidi bulup alnından öpmek lazım. öteki zaten öpülmek için daha sert taşa kendini vurur bir gün.
barış manço
-
ön not: verdiğim youtube linkleri sürekli öldüğündan uğraşılamayacak bir hal aldı. siz şarkı isimlerini aratıp buluverin artık.
doğum günü hatrına, diğerlerinden daha az bilinen 10 harika şarkısı da benden olsun:
1-flower of love (1968-kaygısızlar)
http://www.youtube.com/watch?v=rdnlnmgr2l4
2-anadolu (1969-kaygısızlar)
https://www.youtube.com/watch?v=h1wvby-ah5g
3-dağlar dağlar 2 (1970-ve)
https://www.youtube.com/watch?v=7hzontbe9bc
4-binboğanın kızı (1971-moğollar)
http://www.youtube.com/watch?v=j86ymys3zhq
5-kol bastı (1975-kurtalan ekspres - 2023 albümünden)
http://www.youtube.com/watch?v=vqnibvejc4g
6-yol verin ağalar beyler (1975-kurtalan ekspres - 1975 tarsus konserinden)
http://www.youtube.com/watch?v=jtrku1qbdkq
7-vur ha vur (1976-kurtalan ekspres)
https://www.youtube.com/watch?v=5jdrnph-mj0
8-selahaddin eyyubi (1983-kurtalan ekspres - estağfirullah ne haddimize albümünden)
https://www.youtube.com/watch?v=pr1yt3rxvl0
9-dön desem döner misin (1985-kurtalan ekspres - 24 ayar albümünden)
http://www.youtube.com/watch?v=jc9fk9sehmw
10-rüya (1992 - mega manço albümünden)
http://www.youtube.com/watch?v=vcxawhibgjc
edit: "kol bastı" için 2 adet itiraz geldi. biri eserin adının dere boyu kavaklar olduğunu, kol bastı'nın ise bu türküyle yapılan oyunun adı olduğunu belirtiyor. diğeri de albümde de dere boyu kavaklar olarak geçtiğini söylüyor. ilk itiraz türkünün genel anlamıyla haklı. dere boyu kavaklar, yaylanın çimenine gibi farklı isimleri var ve kol bastı bu türküyle yapılan oyunun adıdır. hatta faroz kesmesi, metelik gibi adlarla da söylenmiştir. lakin burada şarkıları incelerken albümde adı nasıl geçmişse öyle incelemek gerekir. bu eseri o dönem ersen, esin engin ve arif sağ metelik adıyla, orhan gencebay, metelik oyun havası, üç hürel ve barış manço ise kol bastı adıyla plaklaştırmıştır.
ikinci itirazda geçen "albümde de öyle geçiyor" kısmı maalesef yanlıştır. yazarın bahsettiği albüm daha sonra çıkmış olan ben bilirim toplamasıdır. o toplamada ve almanya'da çıkan bazı toplama albümlerde şarkının adı dere boyu kavaklar olarak geçse de barış manço'nun eseri seslendirdiği ana albüm olan 2023'te adı kol bastı olarak geçer.
http://images.gittigidiyor.com/…_1.jpg?_=1374663615
ve hatta (bkz: #43615102)
şarkı ismi demişken, selahaddin eyyubi olarak kastedilen şarkının da asıl adı "selahaddin eyyubi'nin yeğeni, aslan yürekli rişar'ın kız kardeşine karşı" olarak geçer. barış manço'nun böyle bir kaç şarkısının ismi çok uzundur. sonradan toplama albümlerde vs... kısaltılmıştır.
beşiktaş
-
günden güne büyüyen bir ailedir, ailemdir
çocukken yapılan deneyler
-
banyoya girip bulunan bütün temizlik maddelerini bir kovada karistirmak. tuz ruhu vs dahil. bir miktar yumusatici ve sampuan karisimin etkisini biraz azaltmis olsa da onca seyi solumak. sallanarak anneye gidip ben bir bok yedim demek. doktorlara tasinmak. doktorun ictin mi o karisimi diye sormasina cok fena bozulmak. saf miyim ben onu iceyim, deney yapiyordum triplerine girmek. doktorun keh keh kimyager mi olacaksin sen demesi.
bonus olarak, yillar sonra gercekten kimyager olmak. hizini alamayip doktora yapmak. öyle bir deney aski iste benimki de. allahim aklima mukayet ol. amin.
uçak yolculuğu sırasında sinir eden olaylar
-
eşşek kadar bavulu el bagajı diye kabine sokup sizin el bagajınızı, montunuzu, ceketinizi ezerek kapağı kapatmaya çalışan denyolar.
100 bin liraya 1071 lira mevduat faizi verilmesi
benekli ayhan
-
aslında x8 hızda konuşmasa mantıklı şeyler de söylüyor ama hızdan dolayı mevzu sadece komik kısımlarıyla kalıyor. örnek:
"şimdi istanbul'dan beni çağırıyorlar. filmden falan çağırıyorlar. o zaman da gidince ne oluyor, sanatçı mı olacağım ben şimdi? ilkokul 3'ten terk sanatçı mı olacak? sanatçı neye denir? bir beste, bir türkü, bir müzik, bir resim, bir heykel yapana sanatçı denir. sinema filminde oynayana sanatçı denmez bana göre. çünkü kameralar çekiyor, alttan biri konuşuyor, o konuşuyor, biri söylüyor, o yapıyor, kötü yerleri kesiyorlar. g*tü yiyen tiyatroda oynasın."
:]
son cümle hariç edebiyat dergisine koy sırıtmaz. gerçi son cümleyle de sırıtmaz.
13 eylül 2021 mediamarkt rezaleti
-
31 ağustos 2021 tarihinde mersin sayapark avm mediamarkt mağazasına oled tv bakmaya gittim. televizyonları incelerken, satış danışmanı arkadaş yardımcı olmak adına ilgilendiğim bir model ya da marka olup olmadığını sordu. ben de 12-15 bin tl civarı bütçem olduğunu bu aralıkta lg ya da philips markalarının modellerini düşünebileceğimi söyledim.
satış danışmanı, philips'in oled805 modelinde indirim olduğunu, düşünürsem biraz daha düşebileceklerini söyledi. verebilecekleri en iyi fiyatı sordum. satış takım lideri ile konuşup bana en son 12k'ya düşebileceklerini bildirdi. internette yaptığım ufak fiyat araştırması ile internetteki fiyatların da 12k bandında olduğunu gördüm ve 11.5k'ya düşebilirseniz cihazı alacağımı söyledim.
ema üzerinden mail atıp fiyat onayı almaları gerektiği ve dönüşün 1 saate kadar olacağı söylendi. fiyata onay gelirse aramaları için telefon numaramı bırakıp çıktım. 30 dakika sonra telefon ile arandım. fiyata onay geldiği söylendi, satın alma işlemi için mağazaya geri gittim.
çocuğumun yaşı ufak olmasından dolayı ekran koruyucu ve 1+3 yıl cihaz koruma paketi ile beraber 14.407 tl ödemeyi kk ile yaptım.
görsel
sıfır kapalı kutu cihazın kahramanmaraş mediamarkt mağazasında olduğu ve teslimatın 7-10 gün süreceği söylendi. benim için problem olmadığını yeter ki söylendiği gibi sıfır kapalı kutu, sağlam bir şekilde gelmesini söyledim ve mağazadan ayrıldım.
aradan 10 gün geçtikten sonra, telefon ile bilgilendirilme yapılmadığı için mağazaya gidip ürünün durumunu sordum. 13 eylül pazartesi günü mersin'e geleceği ürünün şu anda hatay'da olduğu ve direkt olarak gelmediği söylendi. bu aşamada şüphe duymaya başladım.
13 eylül pazartesi günü söylendiği gibi ürün geldi ve kurulum için philips teknik servis ile 17:00'a sözleştik. buradan sonra olaylar başlıyor.
sıfır kapalı kutu olarak geleceği söylenen cihazın kutusu daha önceden açılıp, bantlanmış olduğunu gördüm. teknik servisteki çalışanlara neden böyle yapıldığını sorduğumda, cihazı kendileri açıp müşteriye getirmeden önce teknik serviste kontrol ettiklerini söylediler. ben de bu şekilde ürünü kabul etmeyeceğimi söyleyip, mağazada ürünü satan satış danışmanını aradım. o da aynı şekilde ürünün kontrol amaçlı açıldığını sıfır olduğunu söyledi. teşhir olup olmadığını nasıl ispat edeceksiniz diye sorduğumda; teknik serviste çalışan kişi çalışma saatine bakabileceklerini söyledi.
tv kurulup açıldıktan sonra çalışma saatine baktırdım. ev modunda 1 saat çalışan cihaz, mağaza modunda tam 1366 saat çalıştırılmış olarak göründü!
görsel
ürünün teşhir olduğunu ve kabul etmediğimi söyledim. o sırada kurulumu yapan kişi mediamarkt'ı aradı ve durumu izah etti. bana sıfır kapalı kutu cihaz geleceğini söyleyen kişi telefonda teknik servis çalışanına utanmadan ürünün sıfır olduğu konusunda ikna etmesini istedi.
bunun üzerine hemen mağazaya geleceğimi söyledim.
15 dakika sonra mağazaya gittiğimde bana ürünü satan kişinin izne ayrıldığı söylendi :) ve satış takım lideri görüşebileceğim bildirildi. yaşanan bu durumdan dolayı çok mahçup olduklarını ve ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını söylediler.
satın almış olduğum ürünün söylendiği gibi kapalı kutusunda tarafıma teslim edilmesini talep ettim, fakat türkiye'de hiçbir mağazada bulunmadığını, kahramanmaraş'taki mağazanın da kendilerine bu ürünün sıfır olduğunu belirterek gönderdiklerini söylediler. düşünürsem aynı markanın bir alt modelini aynı fiyattan yardımcı olabileceklerini de eklediler, kabul etmedim ve konu hakkında tutanak tutulmasını ve paramın iadesini talep ettim.
görsel
görsel
sonuç, 13 gün boyunca sıfır kapalı kutu olarak geleceğini sandığım teşhir ürünü bekleyip, üstüne kk limitini doldurmuş oldum. tv fiyatlarına gelen zam da cabası olarak kaldı.
kurumsal firma deyip güvenerek alış veriş yaptık ve mağdur olduk.
düzeltme: öncelikle geçmiş olsun dileklerini ileten tüm arkadaşlara teşekkür ederim, bu yönde birçok mesaj aldım. konu hakkında genel müdürlükten arandım. özür dileklerini ilettiler, konunun detaylıca incelenip, personeller hakkında soruşturma açılacağı bilgisi verildi. mağduriyetin giderilmesi adına ise, tarafımca teklif edilen cüzi bir fark ile aynı markanın bir üst modelini gönderebileceklerini söylediler.
süreç hakkında telefon ile genel müdürlükten bilgilendirme yapılıyor. yeni televizyonun tesliminden sonra tekrar düzeltme yapacağım.
barbie bebek
-
bir kız çocuğunun hayatında ne kadar önemli olabileceğini gözümle gördüm. görmesem hadi len oradan derdim.
ilayda'ya(7) ufak tefek çok hediye aldım bugüne kadar. sebepsiz yere. sadece canım istiyor diye aldım çoğunlukla.
geçenlerde ablası ile oyun oynarken ablasından barbie bebeğini istedi. ablası da vermedi. tabii bu paylaşmama durumu beni rahatsız etti ve ablasına minik bir örnek ile sadece oyuncağını değil her şeyini herkesle paylaşması gerektiğini açıkladık falan neyse...
sonra ilayda'nın barbie bebeğinin olmaması takıldı kafama.
evet aç değil açıkta değil. ondan zor durumda olan binlerce çocuk var ama bir kız çocuğu için barbie bebek bi şeydir yahu yani bi şey işte, önemlidir.
benim yoktu mesela. ha dert ettim mi? annemin dediğine göre hiç etmemişim.
ama barbie'si olan arkadaşlarıma gıpta ettiğimi çok net hatırlıyorum. bunu net hatırlıyor olmam bana yetti zaten ertesi akşam ilayda'ya barbi bebek almak için...
ufacık çocuk, babasının öldüğü gün 5 yaşında olan çocuk, o güne dair hemen hemen her detayı hatırlıyor...
istiyorum ki çocukluğuna dair tek kötü anısı bu olsun...
istiyorum ki gülerek hatırladığı şeyler daha çok, çok çok olsun.
aldım hediyeyi. geldim eve. nasıl heyecanlıyım ama anlatamam. sanki daha önce onca hediye alan ben değilim gibi heyecanlıyım.
sürpriz var dedim, verdim hediyeyi.
ve işte o an...
bugüne kadar aldığım hediyeleri ona verdiğimde bana hiç teşekkür etmeyen çocuk, barbie'yi görünce nasıl kocaman gülümsedi ve nasıl kocaman teşekkür etti, size anlatamam sevgili okur.
annesi de ben de şok olduk.
ilayda teşekkür etmişti.
"oha çocuğa daha teşekkür etmeyi bile öğretmemişsiniz" diyenleriniz olacaktır.
açıklayayım.
ilayda babasını kaybettikten sonra içine kapandı.
iletişimi çok zayıf.
korkuyor. utanıyor. vs...
daha önceki hediye verişlerimde yüzündeki müteşekkir ve mutlu ifadeyi görüyor olmam yetiyordu bana.
en azından ahlakı, maneviyatı yerinde çocuğun diyordum.
sadece bunu kelimelere dökemiyor diyordum.
ama barbie bebek ile o zinciri de kırmış olduk.
teşekkürler barbie...
dipnot: bilen bilir... en büyük hayallerimden birisi, çok param olsun ve edebildiğim kadar çok çocuğu mutlu edeyim istiyorum. imkanım el verdikçe yapıyorum ilayda'dan başka çocuklara da. ama yetmiyor işte... o kadar çok muhtaç çocuk var ki
her şey dahil otelde tatil yapmak
-
tatil dediğimiz olay kişiden kişiye değişen bir zevk olup neden milletin birbirini gömdüğünü anlamadığım eylem.
ben belki bu yaşıma kadar bir sürü yer gezdim artık bütün gün yiyip içip denize girip yatmak istiyorum kime ne alüminyum?
biri de demiş ki:
“şu saatte şu olacak, bu olacak. kafama göre hareket etmedikçe o benim için tatil değildir.”
eleman her şey dahil oteli nazi kampı falan sandı galiba. olm yine istersen dışarı çıkabiliyorsun la kimse seni zorla bir yerde tutmuyor.*