hesabın var mı? giriş yap

  • cast away'de tom reyis ile wilsın reyis tipidir benim için. öyle bağlanmak istiyorum işte.

    edit:
    bilmeyenler için söyleyelim yanlış anlaşılmasın. tom reyis erkek wilsın reyiz toptur.

    edit2: tekrar düzeltelim. wilson reyiz gerçekten toptur. voleybol topu.

  • mukadderattır. boya teknolojisinde kaydadeğer bir gelişme olmadıkça da hep siyah olarak kalacaktır.
    istisnasız her türlü taşıt lastiğinin siyah olmasının lastik tasarımcılarının beşiktaş taraftarı olmalarıyla ilgisi yoktur. öyle olsaydı lastiğin bir kısmınında beyaz olması gerekirdi. zaten lastik üreticilerinin çoğu türkiye dışından, ne bilsinler beşiktaş’ı galatasaray’ı. kara şövalye, kara korsan, kara şimşek gibi on yaş erkek çocuğu idollerinden kurtulamayan; “kara” rengi erkeklik nişanesi olarak bellemiş, yirmi yaşına geldiğinde bile siyah renkli don giyip, defterini siyah kağıtla kaplayan naif conan erkeklerinden de oluşmaz bu lastik tasarımcıları. öyle olsa, içlerinden ateş rengi kırmızı lastik tasarlayacak örümcek adam hayranları da çıkabilirdi, ama piyasada kırmızı lastiği de bul bulabilirsen. kir göstermesin diye de seçilmez siyah renk. yoksa, en azından bu konuda siyah kadar başarılı olan kahverengi lastiklere de rastlanabilirdi.
    uzatmayalım, otomobil lastiklerinin rengini estetik tercihler değil, teknoloji belirler. lastiğin iki tane ana hammaddesi vardır. ilki, kauçuktur. kauçuk ağacından elde edilen tabii kauçuk ile petrolden elde edilen suni kauçuk, kullanım yerine göre uygun oranlarda lastik hamuruna katılır. lastiğin içindeki toplam kauçuk oranı % 60-80 arasındadır. kauçuk lastiğe esneklik verir ve sürtünme katsayısını artırır. tabii kauçuk kahverengidir. suni kauçuk ise beyaz, sarı, kahverengi veya şeffaf olabilir. ikinci ana hammadde ise istir*. yanma sonucu ortaya çıkan bildiğimiz is. bu miktarda lastik üretimine yetecek isi nereden ve nasıl elde ederler bilinmez. ancak bulaşık, yıvışık, yılışık ve tabii ki simsiyah berbat bir tozdur. kıyafetinize temas ederse ya o kıyafeti tamamen siyaha boyamak ya da atmak gerekir. lastiğin içinde %20-40 oranında yer alır(yüzdeler hakkında yanılma payım olabilir ama çok da değil). asıl görevi lastiğe aşınma direnci vererek ömrünü uzatmaktır. ancak lastiğin sürtünme katsayısını yani yer tutma kabiliyetini azaltır. mesela içine is eklenmemiş lastik, asfalta kene gibi yapışıp fren yapıldığında arabayı zınk diye durdurur, lakin ömrü 10-20 kilometredir. içine fazlaca is katılmış lastik ise evladiyeliktir ama, ancak havaalanı genişliğinde caddelerde bariyerlere çarpmadan viraj alabilir(bakıyorum hemen kaptınız formula yarışlarında neden zırt pırt lastik değiştirildiğini). hiç bir boya bu lanet is karasının yanında kendini gösteremez. lastik hamuruna ne kadar renkli boya atılırsa atılsın, lastik gene de siyah olarak kalır. zaten, kompozisyonu bozacağından lastiğin içine boya gibi ek maddeleri bolca boca etmek de mümkün değildir.
    not: çocuk bisikletlerinin beyaz renkli lastikleri istisnadır. diğer taşıtlara göre çok daha az yüke ve aşınmaya maruz kaldığından is yerine deha az etkili ancak boyanabilir katkı maddeleri kullanılabilir.

  • + mendil verem mi?
    - ne?
    + mendil verem mi diyorum?
    - ver madem?
    + mendil ayrılık demek kendim gelem mi?
    - anlamadım?
    + mendil diyorum, ayrılık demek diyorum, mendil vermeyeyim de kendim geleyim?
    - gel <3

    evet çok canım sıkılıyor lan.

  • yine bi tekniker ağlayışı. yakında 10 yıllık hemşirenin 2 yıllık doktorun, 10 yıllık katibin 2 yıllık hakimin altında çalışması diye de başlık açılırsa şaşırmayacağımız durum. üniversite orda, sınavla alım yapıyorlar, mülakat yok. paşa gönlün çok huzursuz olduysa paşam, ver hakkını diplomanın. sen de mühendis ol.

  • genellikle 2-3-1 düzeninde dizilirler.

    ------ merve ------ ağlayan kızımız -------- hülya ------
    ---- ayşegül ---------- ceren ----------- fulya ------------
    --------------------- bahar ----------------------------------

    öncelikle başroldeki ağlayan kızımızdan bahsetmek gerekir. bu kız sınıfın en güzel iki kızından biridir genellikle. tabi güzellik başa bela olduğundan haftada bir diğer güzelle dönüşümlü olarak sürekli ağlar.

    merve: tahmin edeceğiniz üzere şişman olanıdır. şeytandır. ateşe körükle gider. acıdan beslenir. sınıfın erkekleri amaçlarına ulaşmak istiyorlarsa merve ile iyi geçinmek zorunda olduklarını bilirler.
    hülya: sınıfın diğer güzel kızıdır. bir hafta sonraki sırasını usulca bekler.
    ayşegül: merve'den çok hazetmez ama açık açık düşmanlık yapacak cesareti yoktur.
    ceren: merve kadar olmasa da şişmandır. balık etli diyelim başımıza bela almayalım. onun da gözü merve'nin sahip olduğu konumdadır. fakat bunun yolu ilave poğaçadan ziyade ilave kötülüktür.
    fulya: bu da hülya'nın yancısıdır. sonraki hafta merve'nin yerinde oturacak kişi kendisidir.
    bahar: gruba kendisini kabul ettiremeyen kızımız budur. bu tür felaket günlerinde şansını denemektedir.

  • anahtar kelimeler: muhammed, ali, necmettin, prof, şeriat, mekke, umre, suud, taciz, hapis.
    kader işte, önüne geçilmiyor.

  • x - uzun zamandir görüşemiyoruz.
    y- yakın bir zamanda eski sevgililerim için bir gece düzenlemeyi düşünüyordum ben de. sen de gel , yabancilik çekmezsin ortama, hepsi senin gibiler.

  • benim bildiğim casuslar elde ettikleri bilgileri gazete üzerinden halka servis etmez gizli saklı rakip devletlere satar. can dündar'ın yaptığı bırakın casusluğu tam bir gazetecilik örneğidir. illa casus arıyorsanız o görüntüleri can dündar'a temin eden adamı bulun. can dündar'a şu diktatörlük döneminde de böyle cesurca bir haber yaptığı için madalya takın. ya da durun en iyisi siz o madalyayı gotunuze sokun nasıl olsa 13 senede bundan zevk alır hale geldiniz.

  • lozan'ı kimse zafer olarak görmüyor zaten. mevcut şartlarda yapılabilecek en iyi antlaşma olarak görüyor. ama bazıları başarısız bir darbe girişimini, ülkenin kurtuluş savaşı gibi göstermeye çalışıyor o ayrı.