ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
abartılmış tatil yerleri listesi
-
abartılmış yazsa kahrından ölecek kişi sorunu.
edit: iş bu entry overrated tatil yerleri başlığından buraya devşirilmiştir.
su böreğinin kenarıyla ortası aynı fiyat olmamalı
-
ne zaman canım çekse yesem, hep kenarını getiriyorlar. katır kutur ne yediğimi de anlamadan kalkıyorum. madem işkence çeker gibi yiyorum daha az para ödeyeyim. göbeğini yiyip, ağzında yufkanın ayrı peynirin ayrı dağıldığı adamla niye aynı parayı ödüyorum anlamadım.
elin dangalağına verip onu yaşatmanın anlamı yok
-
celal hocama çok saygı duymakla beraber bir soru sormak isterim aslında.
ya araştırma için bağışladığın herhangi bir organdan yada iskeletten bir hastalığa çözüm bulurlar da, bir dangalak tedavi olur ve yaşarsa, yine sorun olmayacak mı?
edit : msjla gelen soru ve yorumlar üzerine küçük bir açıklama.
yapılacak organ bağışı sonrası kurtulacak kişinin (çocuğun) ilerde tüm insanlığa faydalı bir buluş, araştırma yapmayacağını nasıl bilebilir. araştırma için bağışladığı organın yapılan araştırma sonucu daha fazla insanin kurtulmasına nasıl kesin gözü ile bakılabilir.
bu ihtimali kim hesaplayabilir. organ bağışı bekleyenler hep bilgisiz, faydasız ve fakirler mı?
sen çok yanlış gelmişsin kardeş
-
doğduğumda ablam demişti bunu.*
polise çığlık atan hocanın suçsuz olması
-
edit: atv, cnn türk, haber türk, show tv, tgrt haber gibi birçok haber kanalından hocayla görüşme isteği geldi, 2018 yılında yapılan kimsenin yanına kar kalmıyor, büyüksün ekşi sözlük, sözlüğün gücünü, sosyal medyayı nasıl yararlı şekilde aydınlatabileceğini tekrar göstermiş olduk, teşekkürler arkadaşlar.
mesaj kutum ağzına kadar dolduğu için yazanların yarısına ancak cevap verebildim, diğer arkadaşlar kusura bakmasınlar.
malum olayda adı geçen öğretim üyesi dr. özlem atan tarlacı'nın daha önce iki dersini almış ve kendisini 5 senedir tanıyan birisiyim, gerek derslerde gerekse ders dışında son derece sakin ve anlayışlı olan özlem hocayla ilgili çıkan haberin videosunu izlediğimde fazlasıyla şaşırarak hocamı arama gereği duydum.
olay tahmin ettiğim gibi kamuoyuna yansıtılandan çok farklı şekilde bizzat hoca tarafından anlatıldı, şu an kendisi savcılıkta, kendisinin söylediklerini sözlükte duyuracağımı belirttiğim ve kabul ettiği için burada paylaşıyorum, sizlerden ricam twitter ve diğer sosyal medya uygulamalarında kendisine gerekilen desteği vermenizdir, çok klişe olacak biliyorum ama bu olayı sizin bir yakınınızın yaşamaması sadece tesadüftür.
özlem hoca konuşmamızda olayı şu şekilde anlattı;
"üniversitede gerçekleşen önemli bir toplantıya yetişmek üzere aracımı sürüyordum, bu esnada trafik polisi durmamı istedi, ehliyet ve ruhsatı kendilerine verdiğimde ehliyetimin kırık olduğunu öne sürerek bu ehliyeti kabul etmeyeceklerini bildirdiler, kendilerine ehliyetimin olduğunu ve ehliyetsiz araba kullanmaktan ceza veremeyeceklerini söyledim, önemli bir toplantıya yetişmek durumunda olduğumu belirttim, kendileri bana herhangi bir şey söylemeden uzun bir süre beklettiler, kendimi tanıtarak sizin gibi bir çok polis öğrencim var bana saygıda kusur etmezler, ben sizleri onlardan ayırmıyorum dedim, o sırada polis "bana ne öğretmensen, hocaysan" dedi ve ehliyetim olmasına rağmen ehliyetsiz araba kullanmaktan ceza kesti, uzlaşmacı bir tavırla memur olduğunu sabit bir gelire sahip olduğumu bu cezanın hem ağır hem de lüzumsuz olduğunu söyledim diğer polis cebinden çıkardığı telefonla beni videoya kaydetmeye başlayınca sinir krizi geçirdim, ben de polis memurlarının ve polis arabasının fotoğraflarını çektim, toplantıya gitmek üzere yola koyuldum aradan 1 ay geçtikten sonra video görüntülerinin basına servis edildiğini üzülerek öğrendim, hukuki olarak sürecin takipçisi olacağım."
edit2: başlıktaki entryleri okumayı şimdi tamamlayabildim, devlet görevlisinin bir vatandaşı zorla kayıt altına alıp olayın üzerinden 28 gün geçtikten sonra internette paylaşmasını görmezden gelip konuyu beyaz türklüğe, elitizme hatta kemalizme bağlayan arkadaşlar var, mesaj atarlarsa tanıdığım bir psikoloğun telefon numarasını paylaşabilirim.
ankara semtlerinin ingilizce karşılıkları
roxy
-
* cüzdanınızdan 30 milyon çıkartın, yakın.
* üzerinize kalınca bir palto/mont giyip evinizin gardrobuna girin
* gardrobun içinde ard arda sigara için, hatta mümkünse içeriyi ter kokutun
* hareket etmeye çalışıp edemeyin, piyon gibi dikilmek zorunda olduğunuzun bilincine varın
* sabah 4 olunca, gardroptan çıkın...
işte size harika bir roxy gecesi...
edit: bir daha gidersem ebemi siksinler diye de içinizden geçirmeyi unutmayın
kimi raikkönen
-
profesyonel is yapmanin tanimi gibi bir insan kendisi.
hepimizin icra ettigi iste, yapmak zorunda oldugu sacma rutinler vardir. raikkonen icin bunlardan birisi, basina demec vermek muhtemelen.
tahmin ediyorum ki bu sezon basindan itibaren, formula 1 ile ilgilenmek zorunda kalan s sport calisani, kendisiyle soyle bir roportaj yapiyor cuma antrenmanlari oncesi:
x: istanbul park'ta yapilan ilk yarisin kazananiydin 2005'te. 15 sene sonra yine burada olmak nasil hissettiriyor?
kimi: ben ralli icin geliyorum zaten bu piste.
x: sence o zamanlardan bugune ne degisti?
kimi: havaalanindan buraya gelirken yeni binalar gordum.
ve roportaj biter.
edepsizce sokağa çıkıyorlar
-
süper liderimizin yeni süper saçmalığı.
"başbakan tayyip erdoğan katıldığı törende internet sansürüne karşı eylem yapanları hedef aldı. "edepsiz görüntülere dokunma diyerek, edepsizce sokağa çıkıyorlar" diyen erdoğan, bir kez daha taksim'de yapılacak eylemlere izin vermeyeceklerini söyledi."
(bkz: ülke benim çıkartmam)
biraz daha mide bulantısı için:
"çok çok afedersiniz, kusura bakmayın, edepsiz görüntülere dokunma diyerek, edepsizce sokağa çıkıyor, bu paralel yapı onları destekliyor. allah ıslah etsin diyorum, başka da bir şey demiyorum. devletin kılcal damarlarına sızmaya çalışan bu örgüte fırsat tanımayacağız. yaptıkları ajanlığın casusluğun hesabını soracağız."
(bkz: edepsizliğin tanrısından edep kuralları)
uyuyan yolcuyu uyandırıp o koltuk benim demek
-
uyayan yolcuda salatalik yapmasin, gitsin kendi koltuguna otursun.