hesabın var mı? giriş yap

  • o kiralari artıran emlakcilar. yok bir de utaniyorlarmsi. 1lira fazla almak için yapmayacaklari şey yok. çoğu zaten ucuza kiraya veren ev sahibini arayıp 3 katına verelim diyor.

  • 1986 yılında van'a tayin edilmiştim. daha doğrusu sürülmüştüm..1987 de siyasi yasaklıların (demirel,ecevit vs) yasaklarının kaldırılması için referandum yapılacaktı. turgut özal yasakların devamından yanaydı. bu nedenle anap yasaklar lehinde , muhalefet ve hüsamettin cindoruk aleyhte propaganda yapıyorlardı. hüsamettin cindoruk vanda miting yaparken özal için “kaldırım mühendisi”demişti.o dönemde de kraldan fazla kralcı savcılar vardı. hemen başbakana hakaret suçundan cindoruk hakkında dava açtılar.özal da müşteki müdahil oldu. bu davaya ben bakıyordum.

    van başsavcısına uğramıştım. odasında otururken telefon çaldı. adalet bakanlığı
    müsteşarı arıyormuş.bir süre konuştuktan sonra “davaya bakan hakim şimdi yanımda isterseniz ona sorun” dedi. telefonu aldım kendimi takdim ettim. “ bizim dava ne oldu” dedi. şaşırdım. “sizin davanızı anlayamadım”dedim. “canım sayın başbakanımızın davası “dedi. bu derece taraf tutan bir müsteşar olacağını tahmin etmezdim. ( sonradan neleri gördük). biraz atıştık. sonuçta dava sonuçlandı.savcı temyiz etti. yargıtay beraet kararını tasdik etti.

    yani bu söz, yargı kararına göre hakaret değildir.

  • david le breton'a ait bir tanım olan başvuru yüzü, insanın içselleştirmiş olduğu yüz imgesidir. yüzü için referans olarak kabul ettiği tek yüzdür. kendisini düşündüğünde başvuru yüzü çağrışır.

    başvuru yüzü gençliğe aittir ancak yıllar geçse bile zihindeki varlığı sürer. bir fotoğrafını ya da aynadaki aksini inceleyen kişi kendini başvuru yüzü ile karşılaştırır. yaşlandığımızı bize hatırlatan ilk şey, başvuru yüzü ile karşılaştırdığımız güncel simamızdır. nostaljik bir duygu ile yapılır bu karşılaştırma.

    plastik cerrahiye en sık başvuru nedenlerinden birisi, başvuru yüzüne en yakın ifadeyi yüze sabitlemeye dair nafile çabadır. başvuru yüzü bireyin en olumlu anımsadığı kimlik duygusunun da çağrıştırıcısıdır. ona bu denli güçlü tutunulmasının bir nedeni de kimlik duygusu ile bu bağlantısıdır.

    başvuru yüzünü canlı tutan şeylerden biri de bizi o yüzle anımsayan sevdiklerimizdir. aile, partner, arkadaşlar gibi seneler boyu duygusal yatırım yaptığımız ve bize yatırım yapan insanlar, bizi başvuru yüzümüzle hatırlar. yaşlandıkça hem başvuru yüzü ile güncel simamız arasında fark açılır hem de o yüzü hatırlayanlar yavaş yavaş hayatımızdan çıkar, böylece başvuru yüzünün yitimi duygusu güçlenir.

    hayatta - hayatın kendisi dahil - her şey geçici olduğu gibi, görünümler de geçicidir. bazen insan zihni bu geçiciliği zihninde ve hatta bedeninde durdurmak, bilinçdışında ölüme başkaldırmak ister. başvuru yüzü, belki bir açıdan da bu içsel çatışmanın bir parçasıdır.

  • başlık: beyler elim ayağım titriyor şuan inanamazsnız

    1.amını sikim ekmek almaya gittim bakkal amcaya. son 3 ekmek vardı aldım onları tam çıkacakken bizim mahhalleden bi kız girdi çok tatlı bi kız öğrenci ünide. o da ekmek var mı diye sordu. bakkal amca beni gösterdi son 3 taneyi aldı diye.

    kız bana baktı sonra ve "yaa rica etsem birini verseniz dedi bizim evde hiç kalmadı" dedi. anında koşarak uzaklaştım eve zor attım kendimi.

    ekmeği kaptıracaktım az kalsın lan elim ayağım titriyor piçler

  • çocuklarının mutluluğunu her zaman üstte tutuyor olması dünyanın en büyük kahpesi olduğu gerçeğini değiştirmiyor. çünkü değil dünyanın, gezegenimizin bilinen en büyük kahpesi. kaltak kadın.

  • bunlarla ilgili bir kitap okumuştum. bunların bir türü var, ormanda ne kadar başıboş böceğe denk gelirlerse onları topluyorlar yaprak maprak taşıttırıyorlar, ne kadar angarya iş varsa kitliyorlar. hatta bazılarını resmen eğitip çiftçi yapıyorlarmış. toprak kazdırıyorlar çiftçisin hesabı. sonra discovery' de belgeseline denk gelmiştim. bazı başıboş böcekler bunları görünce aynen yolunu değiştiriyordu.

  • "normalde seni siklemezler ama beni görürlerse seni ciddiye alırlar" anlamında kullanılan yönetici ifadesi.

  • bozok sevenlere tek bir soru sormak istiyorum.

    sevgilinizle yolda yürüyorsunuz, karşıdan bozok ve hakan geliyor, bozok öküz gibi gözlerini hiç kaçırmadan sevgilinize bakıyor,laf atıyor, hakan'da bozok'la aynı ölçüde sevgilinizi güzel ve alımlı buluyor fakat ayıp olur diye gözlerini hep kaçırıyor başını öne eğip geçip gidiyor.

    şimdi siz gidip sen olduğun gibi bir adamsın bozok,içinden geldiği gibi hareket ettin,duygularını bastırmadın tebrik ederim mi dersiniz ? bozok'u sevdiğinize göre böyle dersiniz.

    toplum içinde yaşıyorsanız bazı duygularınızı,yönlerinizi bastırmanız gerekir,ben sinirliyim arkadaş ona göre davranın bana diyeni haklı görürseniz,birgün biri çıkar ben sapığım arkadaş,karınızı kızınızı sokağa çıkartmayın yoksa tecavüz ederim der.