hesabın var mı? giriş yap

  • gecenin köründe gelen bir telefonda "abla beni al, başım belada" diye kurulan kısa bir cümle sonucu müdürüme mesaj atmamla birlikte yataktan fırlayıp 3 saatte istanbul'dan ankara'ya ulaşmam ve tüm ev eşyalarını sabaha karşı arabaya taşımamla birlikte kardeşimi eve getirmem. ya da en küçük kardeşim üniversite de kara sevdaya tutulup kıza açılamadigi için akan gözyaşlarıyla kahrolmam ve bir yaz günü ta zonguldak'a kardeşimle gidip kızı bulup kavuşmalarını sağlamam en basit örneklerdir sevgiye dair. hayatınızı düşüncesiz davranışlarla ne kadar zora sokarlarsa soksunlar, abla dedikleri anda iki eliniz kanda da olsa da her zaman yanlarında olmaktır ablalık. bazen anneden de öte olabilmektir.

  • istanbul dışında ikamet eden kuzenin anaokuluna giden kızına proje ödevi verilmiştir. projeye göre önce eldeki malzemelerle bir oyuncak bebek yapılacak ve bebek muhtelif yerlerde gezdirilip bir günlük tutulacaktır. fakat her nedense bebeğin şehir dışında bir yere gitmesi de şarttır. "nolucak yeaa, göndermiş gibi yaparız, günlüğe de döktürürüz bir güzel" desen de yemiyorlar. kanıt olarak fotoğraf sunmak lazım. hal böyle olunca da tek çare olarak bebeğin şehir dışı gezisi için istanbul seçilmiştir. bebek, günlüğüyle birlikte taa istanbul'a gönderilmiş ve dayı tarafından alınıp getirilmiştir.

    istanbul'da bulunan aile bireyleri tarafından proje son derece ciddiyetle karşılanmış, herkes canla başla çalışmış, bebek herkesin evinde yatıya kalmış(!), tüm ayrıntılar günlüğe yazılarak hepsiyle ilgili kuzene rapor verilmiştir. fakat dayımın yaptığı çalışmalar adeta projeyi başka bir boyuta taşımış, öğrendiğimde de beni kahkahalara boğmuştur.

    meğer benim koskoca dayım, bezden falan yapılmış bildiğimiz oyuncak bebeği de almış istanbul turuna çıkmış. beyazıt kapalıçarşı senin, eminönü benim dolaşmışlar bütün gün. öyle bir keyifle anlattı ki, sanırsın adam hayatının gezisini yapmış. geziyi ölümsüzleştirmek için çektiği hatıra fotoğraflarından sonrasını pek dinlemedim, dinleyemedim:

    http://i.hizliresim.com/jqvagy.jpg
    http://i.hizliresim.com/jqva9y.jpg
    http://i.hizliresim.com/o01j5m.jpg

    ya, 57 yaşında bir adam düşünün. oyuncak bebeği almış, oraya buraya koyup fotoğrafını çekiyor. "abi hayırdır?" diye soruyorlar, "hiiç, gezdirmeye çıktım" diye istifini bile bozmuyor. gülmeyeyim dedim, sonra kahkahalarımız birbirimizin suratında patladı. neyse ki dayım sayesinde ailece projeden alnımızın akıyla çıktık. fotoğrafları kuzenime mail attım, kahkaha atmaktan konuşamasalar da teşekkürlerini ilettiler. şimdi dayım diğer velilerden kendi bebekleri için gezi teklifi alıyor, mutluyuz gururluyuz.

  • 9 günlük tatil sonrası mesaiye başlayan devlet memurlarının aşırı yüklenmesi nedeniyle oluşan durum. iki güne normale döner merak etmeyin.

  • pandemi boyunca günde 10 12 saat çalışmak zorunda olup çok az evde kalabildim.yasakları destekleyenleri asosyal olmakla itham eden ergen malları anlayamıyorum maalesef. bir şekilde daha, önce örneği görülmemiş bir bela ile mücadele ediyoruz. bütün dünyanın anası sikilmiş ama hayat devam etmeli diyen malları bu yeni normal sürecinde maskeleri atmış sağa sola salyalarını akıtan tiplerden anlayabilirsiniz. çünkü yeni normalin ne olduğuna dair fikirleri yok. her şey eskisi gibi olacak zannediyorlar. ama olmayacak maalesef yazın bitimi ya da salgının artmasıyla yeni yasaklar gelecektir. toplum sizin zevk algılarınızla yönetilmiyor maalesef.
    edit:basit bir gribal enfeksiyon diyen mi ararsın, falcı mısın diyen mi ararsın, sanarsın ki bütün dünya ülkeleri lockdown ilan etmemiş, herkes şen şakrak bi bizim ülke şizofren. çok fazla ergen var risk grubunda olmadığı için atıp tutan.
    en yakın arkadaşım 2 ay önce yendi bu virüsü ve halen inanılmaz nörolojik sorunlar ve ağrıdan duramadığı bağırsak problemleri çekiyor. iyileştikten sonra beyin kanaması ya, da kalp krizi geçiren tonla adam var. bunlar covid sayılmıyor.
    arkadaşlar bu bir grip değil bu bir bela. inansanız da inanmasanız da aşı bulunana kadar gerçek bu.