hesabın var mı? giriş yap

  • adam.

    bu adam emekli imam. bu adam mahalli tarih araştırmacısı. bu adam cumhuriyet tarihçilerinin yapamadığını yapmış, atatürk'ün osmanlı belgelerine göre soy kütüğünü çıkarmıştır.

    2001-2014 yılları arası sultanbeyli'den sabah namazından sonra çıkar ve sultan ahmet'e devlet arşivlerine araştırmaya gidermiş. bu adama türk tarih kurumu tarafından ödül verilmeli. onlar yatmış bu abi çalışmış.

    adına üstad deyip bu temiz insan ve soyuna çamur atmaya çalışanlardan dolayı bu kitabı yazmış... üstad'lara diyor ki "bütün arşivler istanbul'da gidin araştırın".

    bu adam sivas'lıdır.

  • şehzade mustafa ölmeseydi osmanlı şöyle süper güç olacaktı falan diye anlatmayacağım baştan söyleyeyim.

    benim dikkatimi çeken nokta şehzade cihangir ile olan ilişkileri. bildiğiniz gibi şehzade cihangir bir engelli olarak doğmuştu. ve ona amasız lakinsiz en fazla sevgiyi abisi şehzade mustafa göstermişti. ve ölümünden de en çok o etkilendi.

    peki şehzade cihangir niye mustafa abisinin ardından öldü. şehzade mustafa cihangir'e büyü mü yapmıştı.

    hayır sadece yüksek empati yaparak o engelli minik cihangiri sevmişti. hem de hiçbir çıkarı falan olmadan. bundan dolayı bence de mustafa iyi bir padişah olurdu. fakat bence de osmanlının muhtemel sonunu önleyemezdi.

    rahmetli eski türkiye cumhuriyeti başbakanlarından bülent ecevitin yazdığı şiir aşağıda. bu şiir çok şeyi anlatıyor aslında. iki kardeşin birbirine olan sevgisini anlatıyor. ve insan olmanın önemi.

    iki büyük suçumuz var

    seninle benim cihangir

    biri sevmek biri sevilmek

    bunca büyük suçlarla

    padişah olunmaz

    biz insanız cihangir

    bizden tahtlara han olmaz

    sıcağına bak yüreğimizin

    aktıkça gözlerden gözlere

    nasıl eritir birbirini

    tahtların karlı doruğunda

    t: katledilmiş bir şehzade fakat gerçekten iyi bir insanmış kendisi.

    debe editi: beni bu güzel listeye layık görenlere saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

    edit2: bu vesile ile şehzade mustafa ve şehzade cihangir'e allah gani gani rahmet eylesin. mustafa kemal gelmiş ve şehzade mustafayı aratmamıştır. bu vesileyle allah başta mustafa kemal'e ve ona yardımcı olan her bir ferde rahmet eylesin.

  • mimarisini cok iyi bildigim, acik uygulamanin ne demek oldugunu teknik altyapasiyla birlikte anladigim; hem objective c, hem de swift dillerinde uygulama gelistirdigim telefon.

    bence, gecin o ayaklari. uygulamalarin uyumasi diye bir sey var ios'te, cok sukur ki. android'de bunun telefonu nasil patlattigi da belli ki, bir suru "close all" butonlari, "task manager" gibi uygulamalari var.

    uygulamalarin uyumasi, gerektiginde background job calistirabilmesi, ios'in sizin "kullanim tarziniza adapte" olmasi gibi ozellikleri var. ornegin, facebook'u sadece geceleri kullaniyorsaniz, ios gunduzleri o uygulamaya cok cok az kaynak ayirir ama geceleri o uygulamayi daha sik background job olmaktan cikarir ve islemlerini yapmasina izin verir gibi.

    bu telefon icin 1gb ram yeterli. otesini tartismaya gerek yok. ios ile android'in isletim sistemi mimarileri cok farkli. buraya gelip de, teknik hicbir sey bilmeden, baglanti yavasken youtube iki kere takilmis diye "android'deki gibi 4gb ram gelsin yeaaa" demek kadar sacma ve teknik bilgi yoksunu bir yorum yoktur.

    herkes yazilim muhendisi, herkes teknoloji uzmani olmus amk.

    ek: he yavrum he, seri kotuleyince apple mimari degistirecekmis. level 5'te.

  • dün akşam eski sevgili adayının durduk yerde mesaj atmasıyla başlayıp ileriki zamanlarda başıma gelen aydınlanma.

    dedi: "sana aşık değilim. hepsi bu."
    dedim: "e o zaman bu gururu kırıp günler sonra yazmanı sağlayan ne?"
    dedi: "sevgi eksikliği"

    yani bir tek yalnız kalındığında hatırlanılan bir boşluk doldurucudan başka bir şey olamam hayatta.

  • başlık: a4 kağıdını araplar bulmuştur kanıtlıyorum

    1. beyler arabistan ingilizcede ne demektir? arabia...

    peki bir şey dikkatinizi çekti mi? a-rabia

    rabia arapçada 4 demektir, rabianın yerine 4 koy a4 olur

    bu da şüphesiz ki a4 kağıdını arapların bulduğuna işaret eder...

    genel kültür olsun size

    13. ismini bulmuşlar kağıdı değil oç

  • ak parti balıkesir milletvekili tülay babuşçu'nun dile getirdiği ara.

    --- spoiler ---
    "bu resim (resim değil fotoğraf) okunması gereken bir resim (öff yine). filistin'i vermediği bahanesiyle yıkılan osmanlı imparatorluğu ve filistin devlet başkanı'yla cumhurbaşkanı'mızın arka plan görüntüsü. muhteşem bir zeka. tabiki sn cumhurbaşkanı'mızın zekası. 600 yıllık imparatorluğun 90 yıllık reklam arası sona erdi"
    --- spoiler ---

    haber.

    paylaşımı.

    artık aleni bir şekilde gerçek niyetlerini belli ediyorlar.
    yazık; nasıl da seviyorlar birey değil kul olmayı.

  • warren buffet der ki;
    gelir üzerine: asla tek bir gelir kaynağın olmasın. ikinci bir kaynak için yatırım yap.
    harcama üzerine: eğer ihtiyacın olmayan şeyleri satın alırsan, bir gün ihtiyacın olanları satmak zorunda kalırsın.
    tasarruf üzerine: harcamalarından kalanı tasarruf etme, tasarruflarından kalanı harca.
    risk üzerine: bir nehrin derinliğini iki ayağınla birlikte ölçme.
    yatırım üzerine: bütün yumurtaları tek sepete koyma.
    beklentiler üzerine: dürüstlük pahalı bir hediyedir, bunu ucuz insanlardan bekleme.

  • şu an beni bıraksalar gıkım çıkmadan ölene kadar tek başıma yaşayabileceğim yer.

    faroe adaları, konum olarak norveç ile izlanda arasında yer alan takımadalardır. özerk bir yönetimi olan bu adalar danimarka'ya bağlı. haliyle vize başvurusu için danimarka
    konsolosluğu'na başvuru yapılmalı. buna rağmen alacağınız vize yeterli değil, mutaka faroe adalarına gideceğinizi belirtmeniz gerekiyor. adanın resmi dili de danca ve faroece. a á b d ? e f g h i í j k l m n o ó p r s t u ú v y y æ ø ---->> alfabesi böyleymiş. bana biraz izlandacayı falan hatırlattı. zaten çok da uzak kültürler değiller. adanın başka ilginçliklerinden biri de koyunları. ciddi ciddi koyun sayısı(70 binden fazla) insan sayısından(50 bin) fazla. zaten adanın isminin anlamı da koyun adaları anlamına gelmekteymiş. olur da adaya bir gün yolu düşecek olanlar olursa şunu bilmekte fayda var: ada insanı oldukça çekingen ve içe kapanık. yine de nazik insanlar tabii öyle bir ön yargıları yok. yılın 260 gününden fazlasını yağışlı geçiren faroe adalarını ziyaret etmek için en ideal dönem yaz mevsimi. çünkü en sıcak olduğu(10 derece civarı) dönem bu zamanlarmış. adada yemek kültürü olarak balık önemli bir yere sahip. hatta balina eti oldukça popüler. balina avcılığı olarak ciddi suçlamalara maruz kalan faroe adaları sanırım bu alışkanlığından vazgeçemiyor. peşinde patates ve koyun eti tüketimi öne çıkıyor. klasik kuzey ülkesi gibi, yemekleri bana çok uzak. kendi para birimi olan faroe adalarında danimarka para birimi de kullanılmakta. kurları da birbirine epey yakın fakat ada üzerine yaptığım küçük araştırmada her şey için çok pahalı deniyor. bu da benim severek takip ettiğim, iç açan görüntüleriyle faroe adalarının instagram hesabı.

    daha da fazlasını isterseniz:
    https://gezimanya.com/faroe-adalari
    http://www.wikizero.org/wiki/tr/faroe_adaları
    https://www.turna.com/…akkinda-bilinmesi-gerekenler

  • durmadan kötülenen, itilip kakılan kadın.

    arkadaşım koç burcu kadını serttir evet ama sorun bakalım bi neden serttir. çünkü kendini koruyup kollamadığında zarar gören kadındır. çünkü kendini bıraktığında tam bırakır ve sevince ayakları yerden kesilir. sonsuz fedakar ve sahiplenici bi kadına dönüşür. dolayısıyla neye dönüşeceğinin farkında bi kadın olarak ince eleyip sık dokur. o noktaya gelmeden önce her şeyden emin olmaya çalışır. bu sırada da kendi iç dünyasını ortaya dökemeyecek kadar gururlu yapısından mütevellit biraz ketum ve adamsendeci tavırlar sergiler. halbuki gerekli samimiyeti ve şevkati gösterdiğinizde bildiğin kedi yavrusudur bu kadıncağız. zaten gazla çalışıyo, tatlı dil, güler yüz, anlayış, biraz da pohpohlama ile açıverir kendini. şefkatle sarıp sarmalar, karşı tarafın hayatını güzelleştirecek, kolaylaştıracak şeyler yapmak için yanıp tutuşur. ayrıca zodyaka inanan herkes bilir ki size karşı olumlu ya da olumsuz hislerini en samimi biçimde dile getirecek kadın tiplerinden biridir. fazlasıyla ve bazen gereksiz dürüsttür. kendine saygısından ötürü politik davranamaz, bu bazen bodoslama bir insan görüntüsü verir karşı tarafa, zaman zaman patavatsız olabilir ama öyle saman altından su yürütmeler, çıkar ilişkileri, yalanlar dolanlar asla var olamaz bu kadının hayatında. gerek sabırsızlığından, gerek kendi dürüstlük takıntısından ötürü zaten istese de başaramaz bunları bu kadıncağız.

    ha ama erkeksi midir, evet erkeksidir, öyle yumuş yumuş dolanmaz ortalıkta. ağlıcaksa gider gizli gizli ağlar bi köşede genelde, ortalıkta mızmızlanmaz. ayakları her daim yere basar, aşk hayatının dışında kallavi bir iş ve sosyal hayata sahiptir. siz olsanız da olmasanız da o kendisini her daim ayakta tutacak türlü türlü meşgaleye sahiptir. dolayısıyla "sensiz yaşayamam tankuuuuttt" "sana çok ihtiyacım var tankutum" gibi cümleler duyamazsınız ondan. öyle hissedecek kadar aşık olsa bile zaten söylemez ki ilişkiniz bittiyse ya da güvenini kaybettiyse.

    yaşı kaç olursa olsun çocuk kalır koç kadını. hayalleri, istekleri pek çoktur. ama hırslı bi kadın silüeti çizmez, o daha çok hevesli, duygusal, ama aynı anda zıpır bi kız çocuğu gibi dolanır ortalıkta. onun bunun derdini dert edinir, nerden nereye yetişsem de kime yardım etsem diye paralanır. tankut için pek ağlamaz ama sokaktaki dilenci çocuğa oturup günlerce ağlar..

    gözü kara koç kadını, mücadeleye balıklama dalar ve adaletsizlik gördüğü yerde boynuzlarını ne pahasına olursa olsun mutlaka çıkarır. kendisi için ne isterse başkaları için de aynısını istediğinden ve empati duygusunun yüksekliğinden ötürü "ulan buna noluya amk" diyeceğiniz alakasız ataklar bile yapabilir ortamdaki tanımadığı insanlar için. ortada bir sorun varsa o sorun çözülmelidir, bir eşitsizlik varsa bunun ona yapılmış olması gerekmez. çözümlenemeyen her şey üzüntü, kahırdır onun için.

    çok tikican bi tip olamaz bunlar, bodoslama halleri görünümlerine de yansır genelde. güzel de olsa öyle şakır şukur pırıltılı bişilerle güzel olmaz yani. bi kere rahat olmak isteyen insandır, hareket kısıtlılığına gelemez. ortalıkta rahatça koşturup tepişebileceği kılık kıyafeti tercih eder bunların çoğu. ama tabi güzel olmak istiyorsa da olur elbet.

    bu kadını bi elinde matkap ve ağzında sigarayla tadilat yaparken görürseniz şaşırmayın. ortada yapılması gereken iş neyse ona el atacaktır bu. sırf başkasından yardım istemiş olmamak için en olmadık, saçma ya da ağır işlere bile girişir elinin hamuruna bakmadan. eğer ilişkinizde ortak sorumluluklarınız varsa lütfen onları yerine getiriniz zira koç kadını sizin yapmadığınız şeylerden rahatsız olur. o bir kez "tankutçuğum hani şunu şunu yapacaktın"dedikten sonra o işi erteler geçiştirirseniz, gidip onu o muhakkak kendisi yapacaktır. tezcanlı çünkü, iş olsun bitsin ister. sonra da size gıcık olup söylenebilir. çünkü sorumluluk önemlidir. sözünü tutmak önemlidir. dakik olmak önemlidir. vs. vs.

    velhasıl koç kadınını seviyorsanız:

    1. su grubu burcuysanız uzak durun, sizi yer bunlar.
    2. güçlü, kendinden emin ve kendini geliştirmiş insanlar olun, ortalıkta mal mal dolanmayın.
    3. asla yalan söylemeyin; yalan konusunda geri dönüşü olmayan çok sert ataklar yaparlar.
    4. sevginizi, ilginizi esirgemeyin, aman şımartmıyım diye düşünüp de duygularınızı esirgerseniz çok kısa sürede soğur.
    5. aşırı sevgi gösterileri ve romantizme boğmayın, yumuş yumuş şeylerden hoşlanmadığı için bunu da itici bulur.
    6. sizinle ilgilendiğini eğer siz onla ilgileniyorsanız o da kısa sürede belli edecektir ama ilgilenmediğini söylüyorsa da kesinlikle ilgilenmiyordur, naz yapacak bi tip diil.
    7. kıskandırmayın, zehirli okları üzerinize çekmekle kalmayıp kısasa kısas mantığıyla o da sizi kıskandıracak hallere girebilir. kaçınılmaz şekilde ilişkiniz biter.

    evet koç kadını aşağı yukarı böyle bir şey. kendimden biliyorum klişesine girmicem. konu hakkında okuduklarım da en az kendi deneyimlerim ve gözlemlerim kadar etkili bu fikirlerimde.

    geç gelen edit: iş bu entry burç üzerinden karakter tahlilinde bulunma yanılgısına kapıldığım dönemlerde yazılmıştır. bugün sorsanız kişinin güneş burcu üzerinden pek bir şey söylememeyi tercih ederdim sanırım. sevgiler.

  • kaynak

    bakan nebati demiş ki;
    "konuttaki fahiş fiyat artışlarını yakından takip ediyoruz;
    gereğini yapacağız"
    yani konutta bir gecede fiyatların uçuşa geçtiğini kabul etmiş..
    acaba neden konut fiyatları uçuşa geçti?
    reis'in dün akşam açıkladığı faiz indiriminden dolayı olabilir mi?
    yani faizi indirince fiyatlar düşmüyor aksine fırlıyor...
    "ben ekonomistim" diyen birinin bunu bilmesi gerekmiyor mu?

    ikincisi de "gereğini yapacağız müsamaha göstermeyeceğiz" filan demiş
    napacan mesela
    ben evimi 5 milyon liraya satıyorum..
    mal benim değil mi
    alıcısını bulduktan sonra istediğim fiyata satarım
    "senin evin 5 milyon etmez mi" diyeceksin..
    gözaltına mı alacaksın?
    ne yapacaksın?

    sırf ak partililerin gazını almak için atılan tweetler..
    bu tweet'leri gören ak partililer de "devlet evini fahiş fiyata satanla mücadele ediyor" algısı yaratacak..
    gerçekse konut fiyatları katlanarak artacak....
    müteahhit cuntası servetine servet katacak...

    son olarak dün akşamki faiz indirimi insanlar ev alsın diye yapılmadı..
    müteahhitler daha çok kazansın diye yapıldı..
    çünkü uçup gitmiş ev fiyatları..
    karı-koca çalışan memurun, sağlık çalışanının o fiyatlara ev alması imkansız..
    eğer samimi olsalar ellerinin altında toki diye bir kurum var...
    emir verseler 6 ayda 500 bin adet 2+1 konut yapılır uygun fiyata da verilir..
    bunu gören müteahhitler de fiyatları makul seviyelere çeker...
    dert başka dert...

    çarkın nasıl döndüğünü de ifşa edelim..
    kimsenin kafasında soru işareti kalmasın..
    şimdi ev fiyatlarını zıplatıyorlar ya..
    bir milyon liralık evleri 5-6 milyona millete çakıyorlar..
    aradaki 4-5 milyonu müteahhide yedirmiyorlar..
    müteahhide diyorlar ki "madem sayemizde o kadar kazandın şuraya cami ya da yurt binası yap"
    müteahhit dünden razı..
    cami olur, cemaat yurdu binası olur, okul olur, ne olursa artık..
    o binayı 1 liraya mal edip 3 liraya mal ettim diyor..
    onu da vergiden düşüyor mu?
    bakın elin taşıyla elin kuşunu nasıl vuruyorlar..
    siz hala ev nasıl 3-5 milyon olur diye feryat edin...

    edit: biri cami yapmak için ülkeyi hiperenflasyona mı atıyorlar.. gençler eğleniyor gibi bir şey yazmış..
    ona cevap vereyim..
    ben en basitini yazdım..
    o müteahhitler siyaseti de finanse ediyor..
    bilin bakalım siyasette kimi destekliyorlar..?
    17 aralık'ta cemaatin sızdırdığı 2 müteahhidin telefon konuşması youtube'da duruyor...
    hani milletin orasına koyacağız dedikleri konuşma..
    bul dinle..
    100 milyon doları bir seferde kime neden veriyorlar..
    sen hiç hayatında 100 milyon doları geçtim 100 bin doları bir arada gördün mü?