ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çocukken yapılan abukluklar
-
annemler beni yengem'e bırakmıştı bir yere gidiyorlar diye. yengem'e demiştim oyun oynayalım. tamam dedi ne oynayalım? dedim sen kaç ben sana tecavüz etmeye çalışayım... ulan diyorum, inşallah hala hatırlamıyordur.
ilk buluşmada 1000 tl aldığını söyleyen mühendis
-
- ilk bulusmada 1000tl aliyorum.
- memnun kalmazsak?
- paraniz iade.
edit:
- baslik basa kalirsa?
- o zaman 2000tl.
dayıların biraz arıza tipler olması
-
dayılanmak fiili, tam da bu sebepten vardır. halbuki amcalanmak, eniştelenmek diye deyimler yoktur. dayı acayip bir şey.
hatta; (bkz: dayı dayı gezmek)
beden eğitimi dersinden akılda kalanlar
-
atamadığım turnikeler.
yok 3 adım sonra sağ elinle potaya topu bırakacaksın da adımını sayarken bir yandan sıçrayabilceksin de o topu da fileden geçireceksin deee...
bi de 4 sene boyunca her dönem ya insaf ya, ağır çekimde turnike atmaktan, genelde atamamaktan helak oldum.
getir'in röportaj veren kuryeyi işten çıkarması
-
bye bye getir.
bir daha bizim eve getir-me.
kimse yaşattığını yaşamadan bu dünyadan ayrılmaz
-
geri zekalı avuntusundan başka bir şey değildir.
pınar ketçap'ın heinz ketçap'a nal toplatması
-
adam 3 tabak makarna yediğini, buna rağmen 4.yü de yiyeceğini yazmış. midesine ne derece güvenebiliriz?
yazarların kişisel çöküşünün başladığı yıl
tek başına tatile çıkmak
-
hayatta 4-4-2 yerine 1-2-1 taktiğini uygulamaya çalışmaktır.
1 kişi çıkılır tatile, her şey yolunda giderse 2 kişi tatil yapılır ve eve yine 1 kişi dönülür.
görüldüğü üzere orta sahayı kalabalık tutmak bu taktikte de çok önemlidir.
billur kalkavan'ın 1983 yılındaki fotoğrafı
-
dostum billur kalkavan demişsin ama bu seren serengil.
söyleyeni entel gösteren kelimeler
-
söyleyeni kelimesinden sonra (bkz: dediğini anlıyor ve yapısal olarak parçalanıyorum) ama şezlong kelimesini hala çözemedim.
edit: başlık yine başa kalmış.