ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
depresyonda olanlara söylenmemesi gereken şeyler
-
"herkesin derdi var."
adam zaten kendisinin özel olmadığını anladığı için depresyona giriyor. sen adama herkesin derdi var sen herkesle aynısın farklı değilsin dersen, adam daha da dibe batar. empati kurun. derdini dinleyin. çözüm üretin. ona kendini özel hissettirin.
castro'ya dedim ki silahla devrim olmaz
-
(bkz: fidel bastı kahkahayı)
yok o öyle değildi lan.
erkeklerin klozet kapağını kaldırmadan işemesi
-
kastedilen en üstteki kapaksa hayvanlıktır evet...
sevdiği kıza 100 kutu nutella yollayan genç
-
babası toptancıdır, mal yok demek için malı eve çekmiş :)
nusr-et şişirilmiş bir balondur
-
altına imzamı atacağım tespit. damacana su 7 lira iken 0,75lt maden suyuna 14 lira ödeyerek,..... amk yazamıyorum.
(bkz: nusret et lokantası)
3 kız bir araya geldiğinde konuşulan 3 önemli şey
türkiye'de yanardağ olmaması
-
nemrut, ağrı, tendürek, süphan, erciyes ve hasan dağları aktif yanardağlardır. bu dağlar yaklaşık 6 milyon yıl önce, doğu anadolu bölgesinin sıkışmasıyla yerkabuğunun kalınlaşması ve bunun sonucunda meydana gelen kırıklardan magmanın yükselmesiyle oluşmuşlardır. bazılarında gaz ve buhar çıkışı gözlemlenmeye devam etmektedir. tendürek dağından püsküren su buharının sıcaklığı yaklaşık 60 derece civarındadır. bu yanardağlar uzun vadede harekete geçebilirler. bu nedenle türkiye'de aktif yanardağlar olmaması önermesi yanlıştır.
pazar fiyatlarından memnun olan türbanlı bacılar
-
"basimizdakileri karalama kardesim allah ediyor allah" diyen teyzeyi barindiran vidyo. kendisi basimizdakileri karalamaktansa allahi karalamayi secmistir. bu basarili seciminden oturu kendisini tebrik ediyoruz.
mandalina
-
bulunabilirlik 10 (türkiye'nin her manavında var)
alınabilirlik 10 (mevsiminde kilosu 1 lira)
görsel güzellik 10 (dışı güzel bir sarı, içi daha güzel bir turuncu)
kabuk soyma kolaylığı 10 (pıtır pıtır, soyması da zevkli, portakal gibi değil)
yeme kolaylığı 10 (dilim dilim, ayrı ayrı sarılmış şeker gibi, paket içinde paket)
paylaşılabilirlik 10 (şu an elimdeki 11 dilimli, 11 kişiyle tertemiz paylaşılır)
lezzet 10 (ne tatlı ne ekşi, kıvamında bir lezzet, sulu sulu)
10 üzerinden 10 ile en sevilen meyvelerden bir tanesi. benim en sevdiğim meyve.
hamam böceği teorisi
-
google’ın ceo’su sundar pichai, hamam böceği teorisi’ni şöyle anlatıyor; bir gün, sıradan bir restoranda oturuyor ve kahvemi yudumluyordum. orada oturduğum esnada uçan bir hamam böceği aniden ortaya çıktı ve bir kadının üzerine kondu.
kadın, böceğini görür görmez büyük bir panikle çığlık atarak zıplamaya başladı. bir yandan panik içerisinde zıplarken bir yandan da elleriyle hamam böceğini üzerinden atmaya çabalıyordu. doğal olarak onun bu halini gören arkadaş grubu da onunla birlikte paniğe kapıldı ve onlarda sağa sola sallanmaya başladılar.
bu esnada kadın, hamam böceğinden kurtuldu ve böceği üzerinden savurdu. fakat hamam böceği şimdi de gruptaki diğer kadınlardan birinin üzerine konmuştu! şimdi de gruptaki diğer kadın için büyük bir panik ve hengame başlamıştı. ta ki garson ufukta gözükene dek. hamam böceği diğer kadının da üstünden uçtu ve yardıma gelen garsonun üzerine zıpladı. ancak garson diğerlerinden farklıydı. sakince üzerindeki hamam böceğinin davranışlarını takip etmeye başladı.
sonunda hiçbir heyecan emaresi göstermeden hamam böceğini parmaklarıyla tutarak restoranın kapısından dışarı atmayı başardı. kahvemi içerken izlediğim bu garip olay aklımda tilkilerin dolaşmasına yol açtı ve başladım düşünmeye. yaşanan tüm olayın ardından, acaba ufacık ve bilinçsiz bir canlı olan hamam böceği tüm bu çılgınlığın sorumlusu olarak gösterilebilir miydi?
eğer bu doğruysa garson neden diğerleri gibi rahatsız olmamış, sakinliğini korumuştu?
diğer herkes paniğe kapılıp olayı çözemezken, garson sakinliğini hiçbir şekilde bozmadan olaya sakince yaklaşmıştı. hayır, problem hamam böceğinde değildi. problem, insanların hamam böceğinden duydukları rahatsızlığı yönetmekteki başarısızlığındaydı. problem insanlardaydı. o zaman bunun sadece bu ilginç ve basit olayla sınırlı olmadığını, hayatın her alanında benzer durumların yaşandığını fark ettim.
babamın, patronumun ya da karımın davranışları değil, bu davranışlardan duyduğum rahatsızlıkları kontrol altında tutamıyor olmamın beni rahatsız ettiğini anladım. trafik sıkışıklığından yaşanan rahatsızlık da aynıydı. trafik sıkışıklığı aslında beni rahatsız etmek için tek başına yeterli değildi. ben trafik sıkışıklığının yarattığı rahatsızlık hissiyle baş edemediğim için bu olay canımı sıkıyordu. aynı trafikte sıkışmış olmalarına rağmen “mutsuz” olmayan insanları başka ne açıklayabilirdi ki?
problemin kendisinden ziyade benim probleme olan yaklaşımım, problemin hayatımda yarattığı kaosun gerçek sebebiydi. başımdan geçen bu hikayeden anladım ki hayatta önüme çıkan olaylarda tepki vermeden önce durumu anlamaya çalışmalı, ardından tepki değil, anlamlı bir yanıt verebilmeliyim.
o gruptaki kadınlar sadece tepki gösterdi, garson ise anladı ve bir “yanıt” verdi.